Türkiye

4 Siverekli'nin kayakla değişen hayatı

Siverekli bir inşaat ustası, bir bakkal, bir kebapçı ve bir iş makinesi operatörünün yaşamı tesadüfen tanıştıkları kayak sayesinde değişti. Sporcu lisansı alan dört arkadaş artık sürekli pistte. Ders verip, kayak takımı kiralıyorlar, yaşamlarının geri kalanındaki hayâlleri de milli sporcu ve antrenör olmak.

Konular: Spor, Diğer Sporlar

 

her şey dört sene önce siverek'ten geçen ve üzerinde kayak takımları olan bir arabayı gördüklerinde başladı. diyarbakır-siverek arasındaki karacadağ kayak tesisleri’ne giden aracın arkasından bakan dört arkadaş, kayak yapmanın nasıl bir şey olduğunu görmek için tesislere gitmeye karar verdiler. 

"çok güzeldi"

Badin Akay kayak yapanları ilk gördüğünde 'çok güzel' demiş.

badin akay’ın siverek’e bağlı ileri köyünde küçük bir bakkal dükkânı var. arkadaşları ile birlikte kayak tesislerine gitmeye karar verdikten sonra dükkânına uğramaz olmuş.

“çok güzeldi, insanlar önce tepeye tırmanıyor sonra aşağı kadar kayıyorlardı. çok hoşuma gitmişti, sadece televizyonda görmüştüm böyle bir şeyi. baktım arkadaşlardan birisi bir kayak takımı almış. düşüyor, gidemiyor, gülüyoruz biz de. acaba denesek mi diye düşündük. sonra biz de kiraladık. düşe kalka ayakta kalmayı öğrendik. biraz da kayabildik. o gün köye döndüğümde hayatımda hiçbir şeyden bu kadar keyif almadığımı hissettim. insanlar boşuna yapmıyormuş demek ki. bir daha gitmeye karar verdik, sonra bir kez daha ve işte buradayız. artık dükkâna gitmiyorum, kardeşimi koydum başına. ilk kar düşer düşmez çıkıp geliyoruz. bilmeyenlere ders veriyorum, kayak takımı ve kızak kiralıyorum. artık lisanslı sporcuyum, daha fazla ilerletebilirsem yarışmalara da katılacağım ama şimdilik cesaretimi topluyorum ve çalışıyorum.”

 

"sosyete olmuşsunuz"

Hasip Atilla'ya arkadaşları kayak yaptığı için 'sosyete' demişler.

hasip atilla, inşaat kalıp ustası. batı illerinde mevsimlik işçi olarak da çalışyormuş. artık onun da yeni bir işi var, hem eğlenceli hem kazançlı.

“kalıp ustasıyım ama fındığa, çapaya, pamuğa çok gittim. inşaatlarda çalıştım. bizim işler yazın olur, kış geldiğinde iş yoktur. otururuz evde, kahvede. burayı çok güzel bir tesadüfle keşfettik. sırf meraktan gelip baktık. sonra biz de kaymaya başladık. önceleri kimselere söyleyemedim kaymaya başladığımı. bir arkadaşıma söylemiştim inşaatta, ‘oğlum sen sosyete olmuşsun’ dedi. ben de sakladım bir süre. sonra işi iyice öğrenince getirip nasıl kaydığımı gösterdim arkadaşlara, kıskandılar tabii. şimdi kışın da işim var, küçük bir harçlık çıkarıyorum, evde oturmaktan iyi değil mi? lisans çıkardım ve artık sporcuyum. kendimi çok iyi hissediyorum. bir amacımın olduğunu hissediyorum. size çok inanılmaz gelebilir ama ben inanıyorum ve bir gün türkiye adına yarışmalara katılacağımı hayâl ediyorum, bunun için çalışıyorum.”

 

"kayak hayatımızı kurtardı"

Seyithan Ağan da kayak için iş makinesi operatörlüğünü bırakmış.

seyithan ağan’ın esas mesleği iş makinası operatörlüğü. ancak, kayak artık yaşamının merkezinde. üstelik gerçek anlamda da yaşamlarını kayağa borçlu olduklarını söylüyor.

“buralarda kış çetin geçer. bir kış yollar kapandı kayak tesislerinde, elektrikler kesildi. telefon zaten çekmiyor. birkaç gün bekledik. yiyeceğimiz bitti. kimseye haber de gönderemiyoruz. açlıktan soğuktan öleceğiz. takımlarımı kuşandım ve yola çıktım. çok fena tipi vardı. kayarak diyarbakır-şanlıurfa yoluna kadar ulaştım birkaç saatte. haber verdim yolu açtılar ve arkadaşlarıma yiyecek götürebildim. artık iş çıksa bile gitmek içimden gelmiyor. burada insanlara kaymayı öğretiyorum. para da kazanıyorum ama bu işi profesyonel şekilde yapmak için girişimlerime başladım, lisanslı bir kayak hocası veya antrenörlük yapacağım bir gün.”

"burada da kebap yapıyorum"

Şakip Arıkboğa kayakta kariyer yapmak istiyor.

siverek’te kebapçılık yapan şakip arıkboğa kayakla tanıştıktan sonra piste mesleğini de taşımış. şimdi hem kayak hem kebap yapıyor:

“lokantada çalışıyorum ve ocağın başında kebap yapıyorum. buraya geldikten sonra işimden ayrıldım. bende bağımlılık yarattı kaymak. kendimi kuşlar gibi hissediyorum. çok eğlenceli bir şey, baktım para da kazanıyoruz dedim ki, ‘vallahi bu iş benim işimdir.’ lisans çıkardım, sporcuyum şimdi. yaşım da uygun. buraya gelen hocalar yetenekli olduğumu söylüyorlar. amacım milli sporcu olmak. tabii, burada açık havada kebap yapmaya da devam ediyorum. iki işi bir arada götürüyorum ama sorsan ‘neyi istersin?' diye, hiç düşünmeden ‘kayak’ derim.”

Kebaplarını artık kayak tesislerinde pişiriyor.

kaynak: al jazeera

muhaberimize ulaşmak için: kadir.konuksever@aljazeera.net

twitter'dan takip edin: @kadirkonuksever

Abdülkadir Konuksever

1971 yılında diyarbakır'da doğdu. 1990 yılında gazeteciliğe başladı. ulusal ve uluslararası yayın kuruluşlarında çalıştı. basılı iki öykü kitabı bulunan konuksever, al jazeera türk diyarbakır ofisi muhabiri olarak görev yapmaktadır.  Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;