savunma sanayi müsteşarı orhan öğe’nin 17 nisan’da yaptığı ‘yerli teknolojilerle değil, yabancı teknolojiyle 4g lisansı veriliyor’ iddiası tartışmaları başlatmıştı. müsteşar bu açıklamayı 4g baz istasyonu geliştirme projesi ulak’ın tanıtımında yapmıştı. 

daha sonra 22 nisan’da türk telekom’un 175. yaşınının kutlandığı gecede cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan, '4g ile zaman kaybetmemize gerek yok. iki yıl içerisinde türkiye de 5g’ye geçmeli’ ifadesini kullanmıştı. ülke çapında 4g ve 5g tartışmalarını ateşleyen bu açıklamalar, 26 mayıs’ta yapılması beklenen 4g ihalesi öncesinde gözlerin ulak’a çevrilmesine yolaçtı. 

cumhuriyet tarihinin yatırımı

bazı çevrelerce 'cumhuriyet tarihinin en büyük teknoloji yatırımı' olarak görülen ulak projesinde  4g destekli bir baz istasyonu üretildi . baz istasyonu ilerde standartları belirlenecek olan 5g desteğini de verecek şekilde tasarlandı. yerli firmalar tarafından geliştirilen ulak projesi teknoloji anlamında türkiye'deki en büyük yatırımlardan birisi. 

ulak, türk firmaları olan aselsan, argela ve netaş ortaklığında geliştirilen ve release 11 adı verilen standartları destekleyecek şekilde tasarlanan bir baz istasyonu. henüz resmi olarak açıklanmayan bir standart olan release 11’i destekleyen ilk ürünlerden biri olan ulak’ın dünyada çok fazla örneği yok.  

türkiye'deki operatörler tarafından testleri başlayan ulak projesinde üretilen baz istasyonunun ticari olarak piyasaya sürülüş tarihi ise kasım 2015 olarak açıklandı. bu da ürünün 4g altyapısının kurulması sırasında yaygın olarak kullanılamayacağı anlamına geliyor.  çünkü açıklanan yol haritasına göre mayıs ayında ihalesi yapılacak olan 4g teknolojisi, 1 ocak 2016'de kullanıma sunulacak. kasım ayında satışa sunulacak olan bir baz istasyonunun 2 ay içinde yaygın olarak kullanılmaya başlanması biraz zor görünüyor.   

50 milyar dolarlık pasta

4g altyapısının kurulması beraberinde büyük bir ağ yatırımını da getirdiği için ilk etapta 5 milyar, uzun vadede ise 50 milyar dolarlık bir pazardan söz ediliyor. tahmini olan bu rakamlar özellikle çok uluslu şirketlerin sektörle yakından ilgilenmesine yol açıyor.  

kaynak: al jazeera