Türkiye

‘Ben buradayım, katilim nerede?’

Bir ayı aşkın süredir cevabı aranan soru bu. İstanbul Bağdat Caddesi’nde meydana gelen trafik kazasında hayatını kaybeden çiçekçi Mehmet Emin Kaya’ya çarpıp kaçan kişi hâlâ yakalanamadı. Kaya ailesine göre bu bir skandal; karşı taraf toplum ve emniyetle dalga geçiyor.

Konular: Türkiye
Çiçekçi Mehmet Emin Kaya'nın tezgâhının bulunduğu noktada çok sayıda not var. [Fotoğraf: Al Jazeera Türk]

istanbul kadıköy’deki bağdat caddesi’nde, 11 temmuz gecesi meydana gelen trafik kazasında, kaldırımda çiçek satan 34 yaşındaki mehmet emin kaya hayatını kaybetti. sürücü murathan öztürk, kaya’ya çarptıktan sonra olay yerinden kaçtı. o gün bugündür kendisinden bir iz yok. hakkında bilinenler sadece ailesinin ve avukatının yaptığı açıklamalar.

36 gündür firari

sürücü 19 yaşında. üniversite öğrencisi. hukuk fakültesi’nde eğitim görüyor. baba mustafa öztürk oğlunun psikolojisinin bozulduğunu, hastaneye yattığını ve teslim olacağını açıkladı. 

öztürk türkiye’de mi, yurtdışına mı kaçtı, bilinmiyor. ailenin avukatı melahat uzunoğlu görüşme talebimize olumsuz yanıt verdi. ancak daha önceki açıklamalarında, müvekkilinin sosyal medyada kendisi için yapılan yorumlardan korktuğunu belirterek, yakın bir tarihte ortaya çıkmasını beklediklerini söyledi. 

Mehmet Emin Kaya'nın yakınları adaletin yerini bulmasını istiyor.
[[Fotoğraf: Al Jazeera Türk]]

"ağabeyim toprağın altında, murathan dışarıda"

cengiz kaya kaybettiği ağabeyinin başına gelenleri bir türlü hazmedemiyor. kaya ile istanbul güngören’de kendi halinde yaşayan teyzesinin evinde bir araya geldik. 

ailenin geri kalanı izmir’de. mardin’den göç eden kalabalık bir aile onlar. mehmet emin kaya’dan üç yaş küçük kardeşi cengiz kaya, istanbul’da hukuki süreci takip ediyor. ailede avukatla muhatap olan da o.

kaya, öztürk ailesinin canlarını çok yaktığını ifade ediyor. ona göre başından beri ailenin tavırları saygısız, hadsiz ve şımarıkça…

"allah kimsenin başına getirmesin ama bir aylık süreden sonra hayat normalleşmeye başlar değil mi, acısını yaşar, yarası kabuk bağlamaya başlar. hafif toparlanmaya başlar, fakat bizim için öyle olmadı; olamıyor. süreç işlemiyor. ağabeyime çarpan ve onun ölümüne sebep olan kişi hâlâ yakalanamadı. bizi en çok üzen olay ağabeyimin ölümü değil, ölüm hak'tır; takdiriilâhidir. ama devamında yaşananlar bizi çok üzdü. biz daha cenazemizi gömmeden aracılar bizi aramaya başladı şikâyetçi olmayalım diye. biz, ‘bizim çocuğumuz toprak altındayken sizin çocuğunuzun dışarıda olması doğru değil. siz önce çocuğunuzu teslim edin, biz sonra başsağlığınızı kabul ederiz’ cevabını verdik. saygısızlık yaptılar ve hâlâ o saygısızlıkları, şımarıklıkları devam ediyor."

Kaya, üniversite mezunuydu.
[[Fotoğraf: Al Jazeera Türk]]

"emniyet için utanç"

cengiz kaya, öztürk'ün hâlâ yakalanamamasının emniyet için büyük bir utanç olduğu görüşünde. ona göre bu bir skandal. 

"ağabeyimin ölümüne sebebiyet veren çocuğun yakalanamaması skandal bana kalırsa. ‘ben yakalanmam, beni kimseye yakalayamaz, ben istediğim zaman teslim olurum' havası var. ben bunu şımarıklık, saygısızlık ve dalga geçme olarak görüyorum. biz hep iyi düşündük ama bir ay geçti. yakalanmıyor ya da yakalatılmıyor. bu nasıl bir anlayış? suç işleyenlerin teslim olmasını beklersek emniyetin ne anlamı var? biz başlangıçta yakalanacak; teknoloji var, mobese var diyorduk. ama zaman geçtikçe bazı insanların varlığı, hatırı devletin üstündeymiş, onu gördük. buna inanmaya başladık. adalete, devlete olan inancımız her geçen gün sarsılıyor."

kaya ailesinde öztürk'e karşı en ufak bir öfke ya da nefret yok. ailesi ve avukatının açıklamalarına tepkililer. istedikleri tek şey murathan öztürk’ün teslim olması.

"bizim murathan öztürk’e karşı herhangi bir kızgınlığımız yok. annemin babamın da… en çok ailesine ve avukatına kızgınız. çünkü toplumla dalga geçiyorlar. inanın şu an az da olsa acıyorum. 19 yaşında bir çocuğun sırtına ağır bir yük bindi. onu yöneten bir akıl var ama o akıl, 19 yaşındaki bir akıl değil."

teyze halise beg, tepkili. tepkisi adalete ve kolluk kuvvetlerine.

"mehmet çok iyi çocuktu. olayla birlikte yıprandık, parçalandık. adalet olsa babasının kulağını tutardı devlet, çocuğu yakalatırdı. adalet nerede? kaç gün oldu? böyle adalet olur mu? allah kimsenin başına vermesin. yakalanamadığı için her gün aynı acıyı yaşıyoruz. katilin hâkim karşısına çıkmasını istiyoruz."

Kaya'yı tanıyan tanımayan herkes çiçekçi tezgâhının duvarına not bırakmış.
[[Fotoğraf: Al Jazeera Türk]]

"çiçeğini kopardılar anne"

mehmet emin kaya’nın çiçek tezgâhının bulunduğu nokta, onu tanıyan tanımayanların notlarıyla dolu. hepsi de sitemkâr…

kimi, "burada bir insan katledildi ve hâlâ suçlu saklanıyor. bu ülkede paran varsa adalet senden yana" diye el yazısıyla not düşmüş. kimi, "ben buradayım, katilim nerede?" diye soruyor. kimi de, "çiçeğini kopardılar anne" diyerek acısını paylaşıyor.

bağdat caddesi’nin coşkusu, çiçek tezgâhında yerini sessizliğe bırakıyor. çoğu mehmet emin kaya’dan ya çiçek almış ya varlığına alışmış insanlar.

bir aylık aranın ardından tezgâh yeniden açıldı. mehmet emin kaya’nın yerinde şimdi gonca kiraz var. kiraz, fotoğrafların ve yazıların altında oturamadığını söylüyor.

Artık Kaya'nın yerinde Gonca Kiraz çiçek satıyor.
[[Fotoğraf: Al Jazeera Türk]]

"burası bizim, aslında annem duruyor. annem 35 yıldır çiçekçi. mehmet son iki yıldır bizim yanımızdaydı. iş arıyordu, annemden iş istedi. iki yıl yanımızda kaldı. olay bizi de çok etkiledi, özellikle de annemi. gelemedi uzunca bir süre buraya. yüreği kaldırmadı. ama ekmek kapısı. yeniden açtık. şimdilik ben geliyorum. annem ancak eylül’de gelebileceğini söyledi bize. fotoğrafları görünce bir tuhaf oluyor insan. fena oluyorum, okudukça gördükçe. yazık oldu mehmet’e."

kaldırımda geçip gidenlerin arasında isyan eden de var, söylenen de... ama en çok da tedirginlik var. kaldırımda tezgâhı olan, hayatını bu şekilde kazanan çok.

işte onlardan biri, 45 yıldır galeta satarak hayatını kazanan ali oymak. namıdiğer ali dayı. oymak da murathan öztürk’ün yakalanamamasını paranın gücüne bağlıyor.

Ali Oymak, Bağdat Caddesi'nde galeta satarak ekmeğini kazanıyor.
[[Fotoğraf: Al Jazeera Türk]]

"teslim olmadı, demek ki teslim ettirmiyor bazı güçler. dayanakları var, öyle anlıyoruz. ben yedi, sekiz yıldır buradayım. iki senedir de mehmet ile tanışıklığımız vardı. yazık olduğu çocuğa. bakın burada süratli araba çok. tedirginiz, bir sağa bir sola gidiyorlar. ben de onun yerinde olabilirdim. mehmet’e vuran araba hızlı olmasa bu direği kırıp girebilir miydi?"

murathan öztürk hakkında yakalama kararı var. kaya ailesinin avukatı ilknur tunç karşı tarafın kredi kartlarının olay gününe ait harcama bilgilerinin incelenmesini bekliyor. amaç yapılan harcamalarda alkol olup olmadığının ortaya çıkması. 

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;