2015 Genel Seçimi

'Benim için de sürpriz oldu'

CHP'nin seçilmesine kesin gözüyle bakılan milletvekili adaylarından Selina Doğan, kendisini 'Türkiyeli Ermeni' olarak tanımlıyor ve bütün dezavantajlı grupları temsil etmeyi hedefliyor.

Avukat Selina Doğan, CHP’nin ikinci bölge birinci sıra milletvekili adayı. [Fotoğraf: Kemal Soğukdere / Al Jazeera Türk]

kendisini "türkiyeli ermeni" olarak tanımlayan avukat selina doğan, chp’nin ikinci bölge birinci sırasından aday gösterilmesini partisinin değişim yolundaki iradesinin işareti sayıyor.

al jazeera’ye verdiği söyleşide adaylık beklediğini ama seçilmesi kesin birinci sıra adaylığının kendisi için de sürpriz olduğunu söyledi:

“son iki, üç günde adaylığı bekliyordum ama birinci sırayı beklemiyordum. herkes gibi bana da sürpriz oldu. parti meclisi’nde epey hararetli tartışmalar olduğu yönünde haberler çıktı. kontenjan adaylarının başvurusu oldu. ermeni toplumundan başka adaylar da vardı. fakat sayın kemal kılıçdaroğlu’nun kendisinin kontenjan adayı göstermesi söz konusu olunca, ermeni cemaatinden mutlaka kadın ve genç birini tercih ettiklerini söylemesiyle ben gündeme geldim. bunlar çok kısa sürede oldu. gerçekten bir boşluk vardı bu anlamda. bu şansı değerlendirmem gerektiğini düşündüm.”

"chp’nin beni aday göstermesi değişim iradesi"

geçmişte chp’nin azınlık sorunlarıyla ya da ermenistan ile ilişkilerin normalleştirilmesini öngören ancak yürürlüğe girmeyen protokollerle ilgili olumsuz tutumunun hatırlatılması üzerine de, doğan chp’de bir değişim iradesi olduğunu söyledi:

“chp’nin hafızalarda olumsuz yer eden politikaları olmuştur. bilinen bir gerçektir. ama son dönemdeki söylemleri, dersim olaylarıyla ilgili olsun, değişim iradesi sergilemektedir. benim adaylığım da bu çerçevede önemli ve bu değişime katkı sunmak gerektiğini düşünüyorum.”

“bu soruyu sormanızı istemiyorum”

"1915 olaylarını nasıl tanımlıyorsunuz" sorusuna “şu anda böyle bir şeye girmek istemiyorum” diye yanıt veren doğan, henüz adaylığının yeni olduğunu, diğer adaylarla bu hafta bir araya geleceklerini ve seçim kampanyasını nasıl yürüteceklerine karar vereceklerini söyledi, ancak "1915’te yaşanan acılar devam ediyor" dedi:

“mağduriyetler sürmektedir. inkâr politikaları sürdüğü sürece de bu mağduriyet giderilmeyecek.”

“fakat yine de bir isim koymak istemiyorsunuz” yönündeki sorumuza da, “bu soruyu sormanızı istemiyorum ama 24 nisan’da taksim’de olacağım” diye yanıt verdi.

“meclis’i daha önce düşünmemiştim”

ermeni cemaatinin çeşitli platformlarında görev aldığını belirten doğan, siyasetten uzak olmadığını ama bunu daha önce parlamento bünyesinde yapmayı düşünmediğini anlattı:

“türkiyeli bir ermeni olduğunuzda her gününüz siyasi diyebiliriz. daha doğrusu siyasetin çok uzağında olamıyorsunuz. zamanımın ve donanımımın elverdiği ölçüde elimden gelen gönüllü işleri yaptım. çeşitli mecralarda söz söyledim. parlamento diye düşünmemiştim ama parlamento olması çok anlamlı. azınlıklardan kadın milletvekili olmamış daha önce ve bu tarihi bir olay.”

geçmişte feminist ermeni kadın yazarlarla ilgili bir platformda görev aldığını, ermenice bir radyo kurmak için çalışan bir grup içinde yer aldığını ama radyonun mali kısmıyla ilgili çalışma aşamasına gelindiğinde hrant dink’in öldürülmesiyle bu projenin yarım kaldığını anlatan doğan’ı en çok zamansızlık sinirlendiriyor. profesyonel hayatı nedeniyle galatasaray üniversitesi hukuk bölümü'nden mezun olduktan sonra bilgi üniversitesi'nde tam burslu başladığı master öğrenimini de tez aşamasında bırakmak zorunda kalan doğan, günün birinde "azınlık hakları" üzerine olmasını planladığı tezini de bitirmeyi umuyor.

"sırt çantasını alıp..."

1977 istanbul doğumlu, ermeni ilkokulundan sonra fransız kız okulunda eğitimine devam eden, lisedeyken çok konuşan ve aktif biri olmasına rağmen bir lâkabının da olmadığını anlatan milletvekili adayı piyano da çalıyor.

öğrenciyken, ermeni halk dansları oynayan bir grupta yer alan, iki kez "sırt çantasını alıp" avrupa’yı trenle dolaşan doğan, siyasetin kendisini zorlamayacağını ama yaşam şeklinde pratik anlamda değişiklik yapmak zorunda kalacağını, bunu da ailesinin desteğiyle aşabileceğini umduğunu söyledi. zaten ona göre, en büyük avantajı da ailesinin desteği. dezavantajıysa ona göre, “ermeni’nin ne işi var” yönünde şimdiden başlayan eleştiriler:

“böyle diyenlere ben de 'çok işimiz var' yanıtını veriyorum."

diğer partilerden de ermeni adaylar olduğunun hatırlatılması üzerine de, doğan, seçilmeleri durumunda onlarla da işbirliği yapmayı umduğunu, bunun çok gerekli olduğunu vurguladı. bütün dezavantajlı grupların sorunlarının çözümü için de mücadele etmeyi planladığını söyleyen doğan, meclis’te en çok hangi komisyonda çalışmak istediği sorusunaysa "henüz düşünmedim" yanıtını verdi.

kaynak: al jazeera

Ayşe Karabat

1970 yılında ankara'da dünyaya geldi. orta doğu teknik üniversitesi siyaset bilimi bölümünden mezun oldu. 1995’den beri çeşitli dergi, gazete ve tv kanallarında muhabir olarak çalıştı. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;