Azınlık cemaatleri

'Bu davanın peşini bırakmayacağız'

Er Sevag Şahin Balıkçı'nın askerde vurulmasının üzerinden üç yıl geçti. Hukuki süreçten umutsuz olan Balıkçı ailesi davayı AİHM'e taşımaya kararlı. Balıkçı ailesinin tüm fertleri psikolojik destek alıyor.

Konular: Türkiye
Baba Garabet Balıkçı yetkili makamlara 'vicdan' sözleriyle seslendi. [AJT-Mustafa Değirmenci]

askerlik görevini yaptığı sırada devre arkadaşının silahından çıkan kurşunla yaşamını yitiren ermeni kökenli türk vatandaşı sevag şahin balıkçı’nın ölümünün üzerinden üç yıl geçti. aile davanın gidişatından da umutsuz.

yargıtay’ın ‘er sevag cinayetinde kasta dair yeterli delil yok’ kararıyla son umutları da tükenen aile türkiye’deki tüm hukuk yollarını tükettikten sonra avrupa insan hakları mahkemesi’ne başvurmaya kararlı.

sevag şahin balıkçı, batman’ın kozluk ilçesinde bulunan gümüşgörü jandarma karakolu’nda terhisine 23 gün kala, devre arkadaşı kıvanç ağaoğlu’nun silahından çıkan kurşunla 24 nisan 2011 tarihinde yaşamını yitirdi. olayın 1915 olaylarının yıldönümü olarak kabul edilen 24 nisan’a ve paskalya gününe rastlaması, kaza değil de 'ırkçı reflekle işlenmiş cinayet olduğu' yönünde şüphelere de neden olmuştu. 

dava süreci

diyarbakır 2. hava kuvvet komutanlığı askeri mahkemesi’nde görülen davada, sanık kıvanç ağaoğlu ‘taksirle adam öldürmek’ ve astsubay çavuş sadrettin ersöz ise "görevi ihmal" iddialarıyla yargılandı.

mahkeme, ağaoğlu'nun 4 yıl 10 gün hapis cezasına çaptırılmasına hükmetti ve eylemin ‘bilinçli taksirle’ yapıldığı gerekçesiyle cezayı 5 yıl 4 aya çıkardı. karar aşamasında ağaoğlu’nun duruşmalardaki ‘iyi hali’ gözönünde bulundurularak ceza, 4 yıl 5 ay 10 güne indirildi.

astsubay ersöz ise, ‘ihmal suretiyle görevi kötüye kullanmak’ suçunu işlediği sebep gösterilerek 5 ay hapis cezasına çarptırıldı. verilen ceza ertelendi ve ersöz’ün beş yıl süreyle denetime tabi tutulması kararlaştırıldı.

mahkemeye olayı anlatan ve ağaoğlu’nun silahı sevag şahin balıkçı’ya doğrultuğunu söyleyen görgü tanıkları, ilerleyen duruşmalarda ifadelerini geri çekti.

süreç yargıtay’a taşındı. yargıtay kararı 8 nisan’da açıklandı ve "balıkçı’nın öldürülmesinde kasıt, yeterli ve ikna edici delil bulunmadığı"na hükmedildi. ağaoğlu kaçma olasılığı olmadığı gerekçe gösterilerek geçen yıl serbest bırakıldı. 

balıkçı ailesinin avukatı cem halavurt, yargıtay cumhuriyet başsavcılığı’nın dosyaya ilişkin görüşünü bildirdiğini, yagıtay tarafından verilen kararın mahkeme tarafından tekrar inceleneceğini söyledi. 

dava aihm’e gidebilir

dava sürecinden umutsuz olduğunu söyleyen anne ani balıkçı al jazeera’ye konuştu. balıkçı, “bu davanın türkiye’de çözüme ulaşamayacağını artık biliyorum, yaşananlardan öncelikle bir anne olarak utanıyorum. fakat bu davanın peşini bırakmamaya kararlıyız gerekirse avrupa insan hakları mahkemesi’ne de gideceğiz” dedi.
Anne Balıkçı, "Anne olarak yaşananlardan utanıyorum."
[[AJT-İlker Taş]]
 
”apolitik bir aileyken politik bir aile haline dönüştük” diyen balıkçı, oğlunun vurulmasının 24 nisan’a denk gelmesinin tesadüf olmadığını savundu. sevag’ın ölüm haberini aldıktan sonra bu olasılığı ilk anda aklına getiremediğini söyleyen anne balıkçı şöyle devam etti: 
 
“çevremdekiler ilk andan itibaren bu olayın 24 nisan’a denk gelmesinin bir tesadüf olmadığını söylediler, ben bu olasılığa inanmak istemedim. oğlumun vurulması biz ermenilere aslında bir gözdağıydı.”

baba garabet balıkçı da davanın gidişatından umutsuz. yetkili makamlara “vicdan” diyerek seslenen baba balıkçı, “yaşananlar son derece açık, herşey ortada. rica ediyorum sayın savcı bir kez daha olay yerinde yapılan tatbikatın kasetini seyretsin. verilen ifadelerde tanık askerler silahın sevag’ın üzerine doğrulttuğunu söylüyorlar. fakat tanıklara bu beyanatlarının aksine başka ifadeler imzalatırmışlar.” dedi.

tanık askerin sevag’ın vurulduktan sonraki durumunu da mahkemeye aktardığını söyleyen baba balıkçı şöyle devam etti: 

“tanık asker, kıvanç ağaoğlu’nun tüfeği tele sokup ateş ettiğini söyledi.  fakat sonra ifadesini değiştirdi.”

37 yıllık mesleğini kaybetti

balıkçı ailesinin tüm fertleri üç yıldır psikolojik destek alıyor. sevag’ı yetiştiren anneannesi olayı duyduktan kısa bir süre sonra akıl sağlığını yitirmiş. anne balıkçı’ysa 37 yıllık mesleğini.

“hayatımız artık eksik devam ediyor” diyen anne balıkçı, sevag’ın ölümünün ardından evlerini de değiştirdiklerini söyledi. oğlunun ölümünün ardından çok sevdiği öğretmenlik mesleğinden zorla kopartıldığını aktaran anne balıkçı şunları söyledi:

”mesleğimi o kadar çok seviyordum ki bu yüzden çocuklarımı bile ihmal ettim. oğlumun acı ölümünün ardından 'ruh durumu müsait değildir' deyip beni mesleğimden de ettiler. işimi kaybettim, yakın arkadaşlarım da bizi birer birer terk etti. yaşananlara çok kızgın ve kırgınım.”

“gitmek fakat nereye”

on aylık bir erkek torunu olduğunu söyleyen anne balıkçı,”oğlumun başına gelenlerden dolayı torunumun geleceğinden endişe duyuyorum. benim mücadelem bütün çocuklar için. ötekileştirmelerin olmadığı bir ülke istiyorum. belki ben göremeyeceğim fakat en azından torunum görsün” dedi.

zaman zaman başka bir ülkeye yerleşme fikrini düşündüklerini söyleyen anne balıkçı,ben oğlumu, doğduğum ait olduğum toprakları nasıl bırakır giderim” dedi. baba balıkçı da yaşadıkları duygusal gelgitleri şu sözlerle aktardı:

“gitmek fakat nereye. bu topraklar hepimizin sanıyorduk. fakat biz ötekileştirildik. acıların en büyüğünü tattık, ne diyeyim."

kaynak: al jazeera

 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;