son iki günde hdp binalarına çok sayıda saldırı düzenlendi. hdp genel başkanı selahattin demirtaş saldırı sayısını 400 olarak açıkladı. dün de bir grup hdp genel merkezi’ne saldırdı. binanın camları kırıldı, ikinci katı yakıldı. bu saldırı ülkü ocakları'nın türkiye genelinde “şehide saygı, teröre lanet” yürüyüşü yaptığı bir zamana denk geldi. mhp yönetimi, aralarında bozkurt işareti yapanların da bulunduğu bu grubun kendileriyle bir ilgisinin olmadığını açıkladı.

al jazeera’nin sorularını yanıtlayan mhp genel başkan yardımcısı semih yalçın, “hdp binalarına saldıranlar ülkücüler mi?” sorusuna, “ülkücüler değil” yanıtını verdi. peki kim bu saldırıları yapanlar? yalçın’a göre, “bu durumdan istifade etmeye çalışan her mahfil olabilir. her bozkurt işareti yapan ülkücü değildir.”

ülkücüler sokağa çıkmıyor ama…

devlet bahçeli’nin genel başkanlık koltuğuna oturması ile birlikte ülkücülerin sokağa çıkmaması, şiddet eylemlerine başvurmaması ülkücü camianın en önemli ve hassas ilkesi olarak benimsendi. dün ülke genelinde ülkü ocakları'nın düzenlediği eylem ise akıllara “ülkücüler sokağa mı çıkıyor?” sorusunu getirdi.

semih yalçın bu soruya, “hâlâ aynı noktadayız” yanıtını verdi. bu yürüyüşe neden izin verildiğini ise yalçın şu sözlerle anlattı; “dün sahaya çıkmamış olsaydık kontrolsüz tepkiler olabilirdi. ülkücü hareket bunu kendi kontrolünde yaptı. bazı riskler göze alınmazsa toplumda patlama meydana gelir.”

hdp’ye yapılan saldırılara ilişkin görüntülerde “ülkücü” olarak tanımlanan isimlerin de yer aldığının tespit edilmesi durumunda, “bu kişiler hakkında gereğinin yapılacağını” söyleyen yalçın, genel başkan devlet bahçeli’nin bu protesto yürüyüşüne izin verirken iki ilkenin altını çizdiğini anlattı; bayrak taşınması ve en küçük bir taşın dahi fırlatılmaması.

kaynak: al jazeera