15 Temmuz darbe girişimi

Siyasette yeni iklim

15 Temmuz darbe girişimi, iktidarla muhalefet arasındaki ilişkileri değiştirdi. Gerilim yerini uzlaşmaya bıraktı. Muhalefet partilerinin darbeye karşı çıkan duruşu, CHP'nin düzenlediği mitinge AK Partililerin katılımının ardından bugün de 3 partinin liderleri Beştepe'de Cumhurbaşkanı Erdoğan ile bir araya geliyor.

cumhurbaşkanı tayyip erdoğan göreve geldiğinden bu yana ilk kez iktidar ve muhalefet ile aynı masanın etrafında buluşacak. 15 temmuz askeri darbe girişiminin ardından erdoğan, ak parti genel başkanı ve başbakan binali yıldırım, chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu ve mhp genel başkanı devlet bahçeli ile cumhurbaşkanlığı sarayı'na davet etti. üç genel başkan da daveti kabul etti. 4’lü görüşme saat 14.00’de cumhurbaşkanlığı beştepe kompleksinde yapılacak. görüşmeye meclis’in üçüncü partisi hdp eş genel başkanları selahattin demirtaş ve figen yüksekdağ ise davet edilmedi.

sert sözler yerini yumuşamaya bıraktı

siyasette yeni iklimin doğuşu, darbe girişiminin olduğu gece tüm siyasi partilerin darbeye karşı duruşuyla başladı. 

dün de, ilk kez chp'nin düzenlediği bir mitinge ak parti'den katılımlar oldu. 

bugünkü davet ve davetin kabûlü ise özellikle chp ile cumhurbaşkanı erdoğan ilişkileri açısından önemli bir dönüm noktası. çünkü chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu, cumhurbaşkanlığı külliyesi ya da cumhurbaşkanlığı sarayı olarak anılan beştepe’deki kompleks için ‘kaçak saray’dan başka bir ifade kullanmadı. hatta 7 haziran seçimlerinden sonra yeni hükümet kurulması çalışmalarında bile kendisine bir görevlendirme yapılırsa buna ilişkin görüşmeyi saray’da yapmayacağını söyledi. hatta başbakan olsa bile gitmeyeceğini açıkladı.

örneğin, 7 haziran seçimleri öncesinde almanya dönüşü habertürk'ten bülent aydemir'in sorularını yanıtlayan kılıçdaroğlu cumhurbaşkanlığı saray’ına ‘asla’ gitmeyeceğini söylemişti:

"gül davet ederdi, ara sıra görüşürdük. tabii bu, erdoğan davet ederse gideceğim anlamına gelmez. olağanüstü bir durum yoksa davetine icabet etmeyiz. saray’a gitmem. bina kaçak. devletin başı, hukuk devletinde kaçak yerde oturmaz. saray ile bütün dünyanın alay konusu oldunuz. türkiye alay konusu olacak ülke mi? sadece odtü’ye anahtarı teslim etmeye giderim."

kılıçdaroğlu ısrarını 7 haziran seçimlerinden sonra da sürdürmüştü. koalisyon arayışınının başladığı dönemde o dönem ak parti genel başkanı ahmet davutoğlu ile görüşmeye hazırlanan kılıçdaroğlu, saray’a gitmeyeceğini bu kez vatan gazetesi’ne açıklamıştı:

- bir şekilde, adalet ve kalkınma partisi hükümeti kuramazsa ve görev sırası size gelirse?..

- cumhurbaşkanı, sayın baykal’ı dışişleri konutu’nda kabul etmişti mesela... ben öyle bir durumda görevi almaya, benzer bir çağrı olursa tabii giderim. saray’da değil, başka bir yerde yani"

erdoğan da ‘adını anmam’ dedi

cumhurbaşkanı erdoğan’ın bu sözlere yanıtı ise kılıçdaroğlu’nu ‘tanımamak’ oldu. ak parti koalisyon arayışında başarılı olamadığında, erdoğan meclis’te en çok ikinci milletvekilline sahip olan chp’nin genel başkanını görevlendirmek için çağırmadı.

gerekçesini de muhtarlarla buluşmasında açıkladı:

“yeni bir görevlendirmeye ihtiyaç duymadım. beştepe'nin adresini bilmeyenlere ben hangi görevlendirmeyi yapacaktım. bu makama her türlü hakareti yapanlar, şahsıma hakaret edenlere hangi görevi verecektim. bizim kaybedecek zamanımız yok. anayasa'da belirtilen 45 günlük süre bitince seçimlerini yenilenmesi sürecini başlattım.”

erdoğan konuşmalarında kılıçdaroğlu’nun kendisine hakaret ettiğini belirterek ‘adını anmayacağını’ söyledi. anayasa mahkemesi töreninde olduğu gibi elini bile sıkmadı. bir çok konuşmasında da kendisinden ‘o zat’ diye bahsetti. tıpkı karaman’daki bir yurtta ortaya çıkan cinsel taciz olayından sonra kılıçdaroğlu’nun aile ve sosyal politikalar bakanı sema ramazanoğlu’na dönük sözlerini eleştirirken olduğu gibi.

"şu anda bu zat bulunduğu makamın adamı değil. siyaseti henüz öğrenemedi. çırak bile olamadı demiştim, gerçekten çırak bile olamadı. ona yakışacak ifadeler var da buna edebim müsade etmiyor. siyasi sapık dedim. bir kasetle geldiği makam var. o kaset olayı olmasa o makama gelemezdi. yalan dolan her şey var. sabah başka akşam başka. böyle bir tip, böyle bir tipleme.”

15 temmuz askeri darbe girişimi sarf edilen tüm sözleri geride bıraktırdı. 

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;