Görüş

Boko Haram, Çad ve ABD stratejisi

Uluslararası toplum, Boko Haram ve bölgedeki diğer ayaklanma tehditlerinin yatıştırılmasına yardımcı olmakla yükümlü. Ancak Çad gibi sorumsuz aktörleri askerî yardımlarla güçlendirmek, yarardan çok zarar getirebilir.

Konular: ABD, Fransa, Nijerya, Afrika
ABD'nin organize ettiği Flintlock Tatbikatı'nda ev sahibi Çad'ın özel kuvvet askerleri ön saflarda yer aldı. [Fotoğraf: Reuters]

amerika birleşik devletleri afrika komutanlığı'nın her yıl düzenlediği flintlock tatbikatı'nın bu yılki ayağı 16 şubat-9 mart tarihleri arasında batı afrika'da yapıldı. üç hafta süren tatbikata burkina faso, kamerun, nijer, nijerya, mali, moritanya ve senegal dâhil 28 afrika ve batı ülkesinden 1.200'ün üzerinde asker katıldı. tatbikata ev sahipliği yapan bölge, nijerya'da faal silahlı boko haram örgütüne karşı afrika birliği'nin desteğiyle yürütülen harekâta da sahne oluyor.

kapasite zafiyeti ve bölgesel husumetler, sahil kuşağı'nda işbirliğini engellemeye devam ederken, abd askerî desteğinin, istikrarsızlığı daha da körükleme ihtimali var.

by Hilary Matfess

tatbikatta tüm gözler, ev sahibi çad'ın üzerindeydi. afrika sahil kuşağı ülkelerinin terör tehdidi ile mücadele kapasitesini artırma hedefi doğrultusunda abd'nin finansmanıyla hayata geçirilen sahra bölgesi terörle mücadele işbirliği çerçevesinde güçlü bir lider rolü üstelenen çad, bölgesel bir güç odağı olarak yerini sağlamlaştırmaya hevesli görünüyor. ancak abd, çad ordusuna gereğinden fazla destek vermemeye de dikkat etmeli.

çad öteden beri bölgesindeki çatışmalara sık sık burnunu sokan bir ülke. abd'nin bölgeyi istikrara kavuşturma ve silahlı ayaklanma tehdidini yok etme gayretleri, çad'ın komşularını zayıflatma kabiliyetini artırabilir. kapasite zafiyeti ve bölgesel husumetler, sahil kuşağı'nda işbirliğini engellemeye devam ederken, abd askerî desteğinin, istikrarsızlığı daha da körükleme ihtimali var.

çad'daki amerikan çıkarları

reuters'tan emma farge'un geçen yıl kaleme aldığı bir makalede de belirttiği üzere, çad, "kuzeyde libya çöllerinde kol gezen cihatçı savaşçılar, batıda islamcı mağrip bölgesinde el kaide, doğuda ise sudan'ın darfur bölgesinde savaşan cancevid milisleri ile çevrelenmiş durumda". 1990 yılında darbeyle iktidara gelen çad cumhurbaşkanı idris deby, bölgedeki güvenlik tehditlerini fransa ve abd başta olmak üzere yabancı güçlerle olan bağlarını pekiştirmek için kullandı.

flintlock tatbikatı ile sınır güvenliğinin geliştirilmesi ve isyancı grupların, insan kaçakçılarının ve suç şebekelerinin hareket kabiliyetinin kısıtlanmasına yardımcı olunması amaçlanıyor. bu doğrultuda, abd, çad'ın telekomünikasyon ve istihbarat servislerinin iyileştirilmesine ağırlık verecek. abd, boko haram haricinde sahil kuşağı ve batı afrika genelinde süregelen istikrarsızlıktan ve mali, orta afrika cumhuriyeti ve nijer'de milis ve silahlı grupların artmasından da endişeli. ancak washington, deby'ye destek verirken, abd'nin bölgedeki menfaatlerinin çad'ınkilerle örtüştüğünü varsayıyor. oysa amerikan politikalarına yön verenler, çad'ın istikrarsızlığın beslenmesi ve bölgesel milislerin güçlendirilmesinden çıkarı olduğunun farkına varmalı. çad, istikrarın bekçisi olmaktan ziyade, bir kaos simsarı olduğunu gösterdi.

çad, 11 eylül'den bu yana "teröre karşı savaş"ta abd'nin sadık bir müttefiki. washington'ın ülkeye yönelik güveni, son yıllarda daha da arttı. tomdispatch sitesi editörlerinden nick turse, geçen sene yayınlanan bir makalesinde şöyle diyordu:

"amerika birleşik devletleri, çad'ı bölgede istikrarlı bir terörle mücadele ortağı hâline getirebilmek için on yıldan uzun süre boyunca ülkeye muazzam paralar akıttı. bölgeye asker gönderdi, çad ordusunu eğitip teçhizatlandırdı, çadırdan kamyona çok miktarda ekipman gönderdi, askerî liderlere danışmanlık yaptı, on milyonlarca dolar yardımda bulundu, askerî seferlere finansman sağladı, yerel güvenlik güçlerine ilave ekipman hibe etti, sınır güvenliğinden sorumlu organlara denetim ve güvenlik sistemi tedarik etti ve çad ordusu çocukları askere aldığında da görmezden geldi."

çad'dan yapılan petrol ithalatı, böylesine sağlam bir güvenlik ortaklığını pek de haklı kılmıyor. fakat çad'ın bölgesel krizlere müdahil olma arzusu, washington'ın afrika'daki çatışmalara bulaşmaktan kaçınmasını sağlıyor. yani çad, abd'yi üstlenmek istemediği görevleri yerine getirme zahmetinden kurtarıyor.

deby, bölgesel çalkantılardan faydalanarak batılı müttefikleri ile bağlarını kuvvetlendirirken, ülkesinin gücünü de gösterdi. çad, silahlı islamcı grupların mali'nin kuzeyindeki hâkimiyetine son vermek amacıyla 2013 yılında fransa öncülüğünde düzenlenen saldırıda önemli rol oynadı. temmuz 2014'te fransa, sahil kuşağı'nda terör ve etnik çatışmalarla mücadele amacıyla düzenlediği 3.000 daimi askerden oluşan barkhane operasyonu'nun ana üssü olarak çad'ı seçti.

benzer şekilde, abd de nisan 2014'te nijerya'nın chibok kentinde boko haram tarafından kaçırılan kız öğrencilerin bulunmasına yardım çalışmaları kapsamında insansız hava araçlarının idaresini ve izleme çalışmalarını çad üslerinden gerçekleştirdi. deby, kasım ayında kız öğrencilerin serbest bırakılması ve boko haram ile nijerya hükümeti arasında ateşkes imzalanması için aracı oldu, ama bu girişim başarısızlıkla sonuçlandı. bu ayın başında ise, çad, boko haram ile mücadele etmek üzere örgütlenen afrika koalisyonunda başrol oynadı.

çad'ın nijeryalı isyancı gruba yönelik saldırıları aralıksız sürüyor. ocak ayı sonunda, çad ordusu, boko haram'ı püskürtmek için tek taraflı olarak nijerya'ya girdi. çad askerleri 3 mart'ta nijerya'nın kuzeydoğusundaki dikva kentini örgütün elinden aldı. çad birlikleri, saldırılar neticesinde 200'ün üzerinde boko haram mensubunun öldürüldüğünü ve bölgede 320 kilometrelik yol üzerinde yer alan kentlerin kurtarıldığını iddia ediyor.

bölgesel krizlere müdahale

çad'ın nijerya'ya müdahalesi ve batı'nın desteğini kazanma hevesinin ekonomik bir boyutu var. denize kıyısı olmayan, 11,4 milyon nüfuslu, yoksul bir ülke olan çad, bölgesel istikrarsızlık tehdidi altındaki ticareti korumak için her şeyi göze almış durumda.

bölgede savaşlarla pişmiş bir askerî müttefiklerinin olması abd ve fransa'yı rahatlatabilir; ama çad'ın geçmişte bölgesel çatışmalarda nasıl yer aldığını da enine boyuna düşünmeleri gerek.

by Hilary Matfess

michael m. phillips ve drew hinshaw, bir süre önce wall street journal'a yazdıkları makalede şöyle diyorlar: "çad'ın en büyük ihracat kalemi büyükbaş hayvanlar. ve militanlar, çobanların nijerya'ya satılacak sığırları yürütürken kullandıkları yolları kapattı. boko haram da başkent n’djamena'ya mamul ürün akışını olumsuz etkiledi. plastik leğen gibi gündelik ithalat kalemlerinin fiyatları aniden fırladı."

bölgede savaşlarla pişmiş bir askerî müttefiklerinin olması abd ve fransa'yı rahatlatabilir; ama çad'ın geçmişte bölgesel çatışmalarda nasıl yer aldığını da enine boyuna düşünmeleri gerek. evet, çad çatışmaların pençesindeki komşuları orta afrika cumhuriyeti, mali, libya ve sudan'a kıyasla nispeten daha istikrarlı durumda. fakat bu ülkelerdeki istikrarsızlık ortamının oluşmasında çad'ın da ciddi sorumluluğu var. iddialara göre, deby, orta afrika cumhuriyeti'ndeki seleka ayaklanmasına destek vererek 2013 yılında cumhurbaşkanı françois bozize'ye karşı düzenlenen darbeyi hızlandırdı. darbeden sonra ülkedeki durum, silahlı düşman gruplar arasında acımasız bir savaşa dönüşürken, ortaya da bir insani kriz ve mülteci akını çıktı. çok sayıda insan yerinden yurdundan oldu. (oysa on yıl önce, deby, dönemin cumhurbaşkanı ange-felix patasse'yi devirme girişiminde bulunan bozize'ye koruma sağlamıştı.) krizin tez elden patlak vermesi sağlandıktan sonra, çad birlikleri birleşmiş milletler'in barışı koruma misyonu kapsamında orta afrika cumhuriyeti'ne gönderildi. ancak sivillere ateş açtıkları için nisan ayında askerler geri çekildi.

benzer şekilde, 2005 yılında deby'nin darfur'daki sudanlı isyancı grup ve milislere yönelik desteği yüzünden çad-sudan ilişkileri gerildi. çad ve sudan uzlaşma noktasına vardıklarında ise isyancı gruplar kontrol altında tutması zor bir hâle gelmiş; hamilerinden koparak yerli halkın şikâyetçi olduğu konulardan faydalanmaya başlamıştı. çad'ın doğusu ile sudan'ın batısı, derin bir ayrışma içine düşüp yönetilebilir olmaktan çıktı. çad'ın sudan ve orta afrika cumhuriyeti'ndeki isyancı gruplara verdiği destek kontrolden çıkarak yerel toplulukları harap etti. ülkenin nijerya'ya büyük bir hevesle askerî müdahalede bulunmasına da şüpheyle bakılıyor. hatta deby'nin boko haram'a destek verdiğini öne süren nijeryalılar bile var ki, bu iddia, çad'ın bölgedeki bozuk sicilini ortaya koyuyor.

çad'ın iç politikaları da en az dış siyaseti kadar sorunlu. freedom house'un her yıl yayınladığı dünya özgürlük endeksi'ne göre özgürlükler konusunda son sıralarda yer alıyor. çad'ın zaten kırık notlarla dolu siyasi ve sivil haklar karnesi, deby iktidarında da gerilemeye devam etti.

abd başkanı barack obama, flintlock tatbikatı başladıktan bir gün sonra los angeles times gazetesi için kaleme aldığı görüş yazısında şöyle dedi: "insan haklarını tanımayan hükümetler, değişimin tek yolunun şiddetten geçtiğini iddia eden aşırılık yanlılarının eline koz vermiş oluyor. aşırılık yanlısı şiddetle mücadele çabaları, ancak vatandaşlar, meşru şikâyetleri demokratik süreçler çerçevesinde ele alıp, kendilerini güçlü bir sivil toplum vasıtasıyla ifade ederse başarıya ulaşabilir". bu açıdan bakıldığında çad, vatandaşlarının haklarını koruyamamakla kalmayıp, bölgede yaşanan en yıkıcı çatışmaların bazılarında önemli rol oynamıştır.

uluslararası toplum, boko haram ve bölgedeki diğer ayaklanma tehditlerinin yatıştırılmasına yardımcı olmakla yükümlü. ancak çad gibi sorumsuz aktörleri askerî yardımlarla güçlendirmek, yarardan çok zarar getirebilir.

hilary matfess, johns hopkins üniversitesi ileri uluslararası çalışmalar fakültesi yüksek lisans öğrencisi. sahra altı afrikası'nda yönetişim, güvenlik ve kalkınma konuları üzerinde çalışan matfess, nijerya toplumsal şiddet projesi'nde de araştırmacı olarak görev yapıyor.

twitter'dan takip edin: @hilarymatfess

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera’nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Hilary Matfess

Hilary Matfess

johns hopkins üniversitesi ileri uluslararası çalışmalar fakültesi yüksek lisans öğrencisi. sahra altı afrikası'nda yönetişim, güvenlik ve kalkınma konuları üzerinde çalışan matfess, nijerya toplumsal şiddet projesi'nde de araştırmacı olarak görev yapıyor.            Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;