Görüş

Kobani Savaşı'nın etkileri ve sonuçları

IŞİD'in ele geçirmesi halinde Kobani, bölgede savaş sonrası süreç ve Türk ordusu gibi yeni bir sorunu örgütün önüne koyacak. Örgüt, sınırda seferber olan ve her olağanüstü durumu hesaplayan güçlü bir orduyla karşı karşıya gelecek

Türkiye'nin Kobani'deki çatışmaya müdahil olması gerektiğini savunanlar, protesto gösterileri düzenliyorlar. [Fotoğraf: EPA]

kobani (ayn el arap) savaşı, belli bir alan üzerinde yapılan bir savaştan ziyade, tüm suriye coğrafyasına ateş ve kanla akın eden projelerin çizimine etrafındaki bir iradeler savaşıdır. bu savaş, 16 eylül 2014'ten itibaren dünyanın dikkatini üzerine çekti. belki de kürt savaşçıların, irak ve şam islam devleti (işid) örgütü üyeleri ile aralarındaki (sayı ve donamım açısından) büyük farklılığa rağmen, gösterdikleri büyük direniş, kobani'ye ilgiyi arttırdı.

kobani'yi doğudan, güneyden ve batıdan kuşatan işid, kenti yoğun ateş altına aldı. kuzey ise on binlerce kürdün kobani'den kaçışının sonuçlarıyla mücadele etmek için güçlerini sınıra konuşlandıran türk tarafının merhametine kaldı. türkiye, olası her acil durumla baş edebilmek için de hazırlık yaptı.

kürtler açısından kobani savaşı, suriye ve bölgedeki kürt projesine yönelik sonuçlarından önce, bir ölüm kalım ve kimlik savaşıydı. bu da işid'in (ilerleyişini etkilemeyen uluslararası koalisyonun hava bombardımanı altında) kenti işgal etme ısrarını daha da güçlendirdi.

'kürt projesi' savaşı

kobani, suriye'deki iki kürt bölgesi (doğuda kamışlı, rasulayn, amuda ve derbasiye kentleri ile haseke eyaleti ve batıda afrin bölgesi) arasında yer alıyor. aynı zamanda kobani, pkk'nın müttefiki salih müslim liderliğindeki demokratik birlik partisi'nin de (pyd) kalesi. kent, pyd için sembolik bir değer taşıyor. zira pkk lideri abdullah öcalan, 1979'da türkiye'den kaçmasının akabinde buraya sığınmıştı. ayrıca pkk'nın birçok yöneticisi de kobanilidir.

yani kobani, kürtler nezdinde büyük bir manevi konuma sahip olmasının yanında pyd'nin özerklik projesi çerçevesinde ilan ettiği üç kantondan birini oluşturuyor.

örgüt kenti işgal ederse islam devleti'nin sınırları ilk defa türkiye ile doğrudan temas halinde olacaktır. bu da kuzeyde suriye-türkiye sınırı üzerindeki munbiç kasabasından güneyde bağdat eteklerine kadar uzanan büyük bir coğrafik bölgenin kontrol altına alınması demek. 

by Hurşid Deli

işid'in kobani'ye uyguladığı boğucu kuşatma ve kentin (arap bölgeleri arasında bulunması sebebiyle) tecrit edilmiş coğrafi konumu, diğer kürt bölgelerinden yardımların oraya ulaşmasını engelledi. kürt savaşçılar, başından itibaren iki seçenekle karşı karşıyaydılar: sonuna kadar savaşmak ya da kenti, irak'ın musul kentinde yaşandığı gibi, savaşmadan işid'e teslim etmek.

kürtlerin birinci seçeneği tercih ettikleri ortada. belki de bu seçeneği tercih ederken, denklemi lehlerine çevirebilecek üç etkene bel bağlıyorlardı: uluslararası koalisyonun işid'e yönelik operasyonları ile suriye'deki kürt bölgeleri veya türkiye kürtlerinden kendilerine askeri yardımların ulaşması; yüksek savaşma kapasiteleri ve türkiye'nin onlar için müdahalede bulunması.

ancak bu üç etkenin de kürtlerin beklentileri doğrultusunda gelişmediği açık. direniş ve mücadele etkeni ise işid'in yoğun saldırıları, örgütün musulve suriye'nin rakka eyaleti'ndeki 17. tümen ve tabka havaalanı'ndan getirdiği gelişmiş silahlar yüzünden günbegün tedricen sahadaki önemini yitirdi. kürtlerin kobani savaşı'nı kaybetmeleri, hiç kuşkusuz suriye'deki projelerini derinden etkileyecek.

kobani'nin işid'in eline geçmesi, üç büyük sonuç doğuracak:

1) suriye'nin kürt bölgeleri, coğrafi olarak birbirinden ayrılacak. bir kamışlı kürdünün afrin'e gidip gelme imkanı ortadan kalkacak.

2) işid, haseke eyaleti'ni suriye'nin diğer bölgelerinden tecrit edecek. örgütün bir sonraki hedefi, kürt nüfusun en yoğun olduğu haseke eyaleti olacak. petrol ve doğalgaz, işid'in ağzının suyunu akıtıyor.

3) moral etkeni, gelecek dönemde beklenen çatışmaların seyrinde büyük rol oynayacak.

kobani sonrası, kürtler için zor seçenekler süreci olacak. oysa birçokları, suriye krizinin, milliyetçi hedeflerine ulaşma yolunda kürtlere büyük bir fırsat sağladığını düşünmüştü.

işid'in hesapları

kobani savaşı, kürtler kadar işid için de önemli. örgüt eğer kobani'yi işgal ederse, işid'in kontrolündeki alanın sınırları, ilk defa türkiye ile doğrudan temas halinde bulunacak. kuzeyde suriye-türkiye sınırı üzerindeki halep kırsalının munbiç kasabasından güneyde bağdat eteklerine kadar uzanan büyük bir bölgenin kontrol altına alınması demek bu. yani işid'in bu büyük coğrafi sahada yayılma ve manevra yapma imkanı olacak. o imkan, uluslararası koalisyonun işid mevzilerine yönelik hava saldırıları gölgesinde önemli bir konu.

üstelik kobani'nin ele geçirilmesi, örgüt açısından sadece kürt ulusal projesinin başarısız kılınması anlamına gelmeyecek. aynı zamanda (uluslararası koalisyonun yerel güçler kanalıyla karadan harekete geçme kararı alması halinde) sahada işid ile savaşması muhtemel aktör güç olarak görülen kürt tehlikesi uzaklaştırılacak. bazıları, örgütün bu amacına ulaşmak için saldırdığını düşünüyor. pyd'nin silahlı kanadı halk savunma birlikleri (ypg) güçleri ile suriye rejimiyle savaşan özgür suriye ordusu (öso) gibi gruplar arasında 'fırat volkanı' ortak operasyon odası çerçevesinde bir ittifak kuruldu. işid, bu deneyimi ve onun başka bölgelere taşınma olasılığını gördü.

esasında örgütün ideolojisi, ilan ettiği devletin sınırlarını elinden geldiğince genişletmeye dayanıyor. örgüt açısından kobani savaşı, vaat ettiği devletin sınırlarını genişletme mücadelelerinden biri. işid üyelerinin türkiye sınırlarına kadar ulaşmaları, saflarına sınır ötesinden daha fazla savaşçı katması ve türkiye'de kendine bir kucak oluşturmak için kullanabildiği takdirde, daha fazla güç ve nüfuz sahibi olmasına imkan verecek. bunun yanı sıra önemli bir ekonomik etken daha var. bu etken, işid'in suriye kanalı ile türkiye ve irak arasındaki sınır ticaretinin yollarına hakim olmasını sağlayacak. 

işid'in kobani'yi ele geçirmesinin türkiye'nin önüne büyük sorunlar koyacağı şüphesiz. kentin düşmesi türkiye'de kürtlerin büyük öfke dalgasını patlatacaktır. pkk daha önce ilan ettiği üzere türk hükümetiyle barış sürecini bırakacaktır. 

by Hurşid Deli

işid'in ele geçirmesi halinde kobani, bölgede savaş sonrası süreç ve türk ordusu gibi yeni bir sorunu örgütün önüne koyacak. örgüt, sınırda seferber olan ve her olağanüstü durumu hesaplayan güçlü bir orduyla karşı karşıya gelecek. bu da ankara'nın işid'e yönelik uluslararası koalisyonun operasyonlarına katılma kararı alması veya örgütün de faaliyetlerini türkiye içlerine taşımaya çalışması halinde türk tarafıyla çatışması demek.

türkiye ve kobani savaşı

türkiye, 16 eylül'den itibaren kobani savaşı'na, akıllı savaş olarak tanımlanabilecek şu üç düzleme dayalı hassas bir stratejiyle yaklaştı:

i) kobani'den sayıları 200 bine ulaşan binlerce sığınmacıyı kabul etmesinde görüldüğü üzere insani düzlem.

ii) güvenliğini tehdit edecek olağanüstü bir duruma karşı güvenlik hazırlığı düzlemi. 

iii) savaşın uzaktan yönetilmesi düzlemi. burada örgütün düşmanları, "işid'i bırak birbirleriyle savaşsınlar." yollu bir stratejiyi baz aldı. ankara, hem pkk/pyd hem de işid'i terör ve düşman hanesine koyuyor. geçmiş dönem boyunca türk tank ve uçakları, kobani'de olan biteni izledi ve kürtleri olası katliamlardan kurtarmak için bile harekete geçmedi.

tüm bu düzlemlerde türkiye, tampon bölge kurma projesini hayata geçirmek, gerektiğinde müdahale edip olayların akışını etkileyebilecek devlet görüntüsü vermek için gelişmelerden istifade etmeye çalıştı.

kobani savaşı'nı yönetmesi etrafında başbakan ahmet davutoğlu'nun, kobani'nin işid'in eline düşmemesi için çalışacaklarını vurguladığı açıklaması dikkat çekiciydi. bu açıklama, öcalan'ın kobani'nin düşmesinin kürt-türk barış sürecinin bitmesi anlamına geleceği yönündeki tehdidi sonrası yapılmıştı.

her iki açıklama da, pyd başkanı salih müslim'in türk desteğini talep etmek üzere ekim 2014 başında ankara'yı kısa ziyaretinin ardından geldi. lakin ankara'nın masaya koyduğu üç şart, bu desteği engelledi. türk basınına göre bu şartlar şunlardı:

1) pyd'nin suriye rejimiyle ilişkisini kesmesi ve devlet başkanı beşşar esed'in düşürülmesine çalışması.

2) pyd'nin öso ve suriye muhalif ve devrimci güçler ulusal koalisyonu'na (smdk) katılması.

3) pyd'nin 2013 yılında ilan ettiği özerk yönetim projesinden vazgeçilmesi.

müslim'in bu şartları kabul etmemesi gayet doğaldı. zira şartların kabulü, uğruna çalıştığı kürt projesinin sonu demek. keza böyle bir kararı salih tek başına alamaz. çünkü pyd, pkk sisteminin genel çerçevesi kapsamında yer alıyor.

yukarıda anlatılanlar doğrultusunda işid'in kobani yolu, kürt savaşçıların sert direnişi sebebiyle bir müddet gecikse de açık. değişmeyen tek şey, bu savaşların dünyaya, sincar'da ezidilere yapılanları hatırlatacak katliamlar yaşanmadan bitmeyecek olması.

ayrıca işid'in kobani'yi ele geçirmesinin türkiye'nin önüne büyük sorunlar koyacağı açık:

i) türkiye'deki kürtlerin büyük öfke dalgasını patlatacak. bu patlama, türk-kürt ilişkilerinin gerginleşmesine kadar gidebilir.

ii) pkk, daha önce ilan ettiği üzere, türk hükümeti ile sürdürdüğü barış sürecini bırakacak. bu da yeniden şiddete dönülmesi anlamına geliyor.

iii) işid'in kobani'yi işgaline karşı türkiye'nin nasıl bir yaklaşım sergileyeceği meselesi. askeri müdahalede bulunabilir mi? kobani'den gelen on binlerce insanın sorunu karşısında nasıl hareket edecek?

bu sorulara cevap vermek zor. yanıtlar, türkiye'nin kapalı odalarında dönüyor. türkiye'nin sınıra asker yığması, parlamentonun orduya suriye ve irak'ta askeri müdahale yetkisi vermesi, ankara'nın işid ile savaşı doğrudan suriye rejiminin düşürülmesi ve tampon bölge kurulmasıyla ilişkilendirme ısrarı gibi göstergeler var. bu göstergeler, yukarıdaki sorulara yönelik türk yanıtının, askeri müdahale ve işid'e karşı savaş kapısından olacağına işaret ediyor. 

hurşid deli, suriyeli yazar. suriye devlet televizyonunda haber editörü ve müdürü olarak çalıştı. iran merkezli el alem televizyonunun şam muhabirliği ve müdürlüğünü yaptı. el hayat, en nehar ve el müstakbel gibi gazetelerde makaleleri yayımlandı. türkiye ve kürt konularında uzman olan yazarın 'türkiye ve dış politikanın sorunları' başlıklı bir kitabı bulunuyor.

bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve al jazeera'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Hurşid Deli

1967 suriye doğumlu yazar, suriye televizyonunda haber editörü ve müdürü olarak çalıştı. iran merkezli el alem televizyonunun şam muhabirliği ve müdürlüğünü yaptı. el hayat, en nehar ve el müstakbel gibi gazetelerde makaleleri yayımlandı. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;