Görüş

Kömür ve yolsuzluk

Kömür madenciliğinin olduğu yerde, rüşvetin yaygın olması da muhtemel. Hükümetler, son derece kârlı olan fosil yakıt arama ve çıkarma işiyle ilgili sözleşmeleri açık ihale usûlüyle, adil ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirmek yerine, hangi şirketlerle sözleşme yapılacağının kararını genellikle bakanlarına bırakıyor.

Konular: Dünya
Marina Lou, bir Çinli gazetecinin sözünü aktarıyor: "Burada kömür var. Kömür, beraberinde parayı, para da yolsuzluğu getirdi." [Fotoğraf: Getty]

petrol ihraç eden ülkeler örgütü'nün (opec) kurucularından juan pablo perez alfonso, bir keresinde dünyadaki fosil yakıt kullanımı için "şeytanın pisliğinde boğulmak" tabirini kullanmıştı. alfonso'nun, yolsuzluğa son derece açık olan fosil yakıt sektörünün bizleri "perişan edeceği" yönündeki öngörüsünde kesinlikle doğruluk payı var. aslına bakılırsa, dünya basınında sürekli manşetlere taşınan kömür ile ilgili yolsuzluk haberleri, madencilik endüstrisinde "yasadışılık" ile "usûlsüzlük" arasındaki o karanlık alana ışık tutuyor.

geçen yıl avustralya'nın yeni güney galler eyaletinde bağımsız yolsuzlukla mücadele komisyonu (icac), kömür arama ve madencilik ruhsatları konusunda devleti milyonlarca dolar dolandırdıkları iddiasıyla eski çalışma bakanları eddie obeid ve ian macdonald hakkında soruşturma başlattı. icac, şu anda avustralya işçi partisi ve liberal/ulusal koalisyon mensubu birçok kişi hakkında çok daha kapsamlı ve karmaşık bir soruşturma yürütüyor. soruşturma kapsamında ülkenin başlıca altyapı şirketlerinden australian water holdings'e iltimas geçildiği de öne sürülüyor.

siyaset dünyası ile madencilik sektörü arasında, kimsenin denetlemediği bir geçit var.

by Marina Lou

hindistan'da ise yüksek mahkeme, geçen ay devletin 1993-2009 yılları arasında verdiği 218 kömür madenciliği ruhsatının tamamının "yasadışı ve keyfi" şekilde çıkarıldığına; süreçten sorumlu komitenin şeffaflıktan uzak, yolsuzluğa batmış bir kurum olduğuna hükmetti. dönüm noktası niteliğindeki bu kararın ardından, hükümet, söz konusu ruhsatların 214'ünü iptal etti; hâlihazırda üretime başlamış olan bazı firmalara da ceza kesti.

endonezya'da da devlete rödovans (işletme hakkı bedeli) ödemeyen 17 kömür üreticisinin sözleşmelerinin feshedilmesi gündemde. ülkede kurulan yolsuzluk komisyonu, yılın başından bu yana madencilik sektörünü, özellikle de madencilik şirketlerinin yasadışı faaliyetlerine zemin sağlayan devlet yetkililerini araştırıyor.

benzer şekilde, yolsuzlukla mücadelede modern tarihinin en büyük çalışmasını yürüten çin de kömür sektörüne eğilmeye başladı. geçen ay, zengin kömür yataklarına sahip şansi vilayetinden iki komünist parti yetkilisi hakkında, yolsuzluk ve yetkiyi kötüye kullanma suçlamasıyla soruşturma açıldı. bu gelişme, devlet başkanı şi cinping'in komünist parti'yi yolsuzluktan arındırma girişiminde şansi'nin ön plana çıkabileceği anlamına geliyor. şansili eski bir gazeteci olan gao kinrong'un tabiriyle "burada kömür var. kömür, beraberinde parayı, para da yolsuzluğu getirdi."

bu haberler, basit bir gerçeğin altını çiziyor: kömür madenciliğinin olduğu yerde, rüşvetin yaygın olması da muhtemel. ancak bu bir kader değil. bu tür yolsuzlukları bertaraf edebilmek veya hiç olmazsa azaltabilmek için, madencilik sözleşmeleriyle ilgili düzenlemelerdeki temel zafiyetlerin ele alınması gerekiyor.

siyaset-sektör ilişkisi

bir kere hükümetler, bu sözleşmeleri açık ihale usûlüyle, adil ve şeffaf bir şekilde gerçekleştirmek yerine, son derece kârlı bir iş olan fosil yakıt arama ve çıkarma sözleşmelerinin hangi şirketlerle yapılacağı kararını genellikle bakanlarına bırakıyor ve bu konudaki çıkar çatışmaları kamuoyuna açıklanmıyor. esasen siyaset dünyası ile madencilik sektörü arasında, kimsenin denetlemediği bir geçit var ve siyasi nitelikli bağışlar da serbest. ayrıca, devlet her ne kadar düzenlemelerden sorumlu olsa da, doğal kaynakların satışından rödovans ve vergi şeklinde gelir de elde ediyor ki, bu da düzenleyici mekanizmaların etkinliğini zayıflatan bir unsur.

tüm bu sorunlarla baş edebilmenin yolu, elbette şeffaflığı artırmaktan geçiyor. aksi hâlde, yolsuzluk iyice artarak çok daha ciddi sonuçlara yol açar. yolsuzluk sorunu, dünyanın dört bir yanında, çevre ile ilgili düzenleyici sistemleri zayıflatmakta, vatandaşların değişim üzerinde etkili olma kapasitesini kısıtlamakta ve demokratik süreçler ile adeta alay etmektedir.

madencilik sektörüne yabancılar hâkim olur ve elde ettikleri kârı o ülkede yatırım yapıp değerlendirmek yerine kendi ülkelerine göndermelerine izin verilirse, sıradan vatandaşlar, kendi ülkelerinin doğal kaynaklarından neredeyse hiçbir fayda sağlayamamış olur.

by Marina Lou

ancak bunların hiçbiri sürpriz değil. aslına bakacak olursak, ekvator ginesi ve sudan gibi doğal kaynaklardan yana zengin ülkeler, çok fazla doğal kaynağı olmayan benzerlerine kıyasla, ekonomik açıdan daha kötü performans gösterme ve çok daha şiddetli çatışmalar yaşama eğilimi içindedir; bu olgu "kaynak laneti" olarak da bilinir.

yolsuzluk ise bu durumda önemli rol oynuyor. doğal kaynak zenginliği, ülke liderlerine hesap vermeme ayrıcalığı sağlarken, diğer vatandaşların refahı pahasına ciddi şahsi kazanç elde etmelerine de imkân tanıyor. şayet madencilik sektörüne yabancı, çok uluslu şirketler hâkim olur ve bunların, faaliyet gösterdikleri ülkelerden elde ettikleri kârı yine o ülkelerde yatırım yaparak değerlendirmek yerine kendi ülkelerine göndermelerine izin verilirse, sıradan vatandaşlar, kendi ülkelerinin çoğu zaman en büyük ve en kârlı ekonomik sektörü olan doğal kaynaklardan neredeyse hiçbir fayda sağlayamamış olur.

dahası, doğal kaynak ihracatına dayalı ekonomiler, keskin fiyat dalgalanmalarına karşı hassas oluyor; bu da devlet gelirlerini ve döviz arzını güvenilmez kılan bir durum. özel yatırımcılar açısından bu, söz konusu ülkelerde iş yapmayı son derece riskli hâle getiriyor.

avustralya gibi sağlam bir sivil topluma ve güçlü bir demokrasiye sahip bir ülke bile, üst düzey hükümet yetkilileri arasında yaygın bir rüşvet sorunu ile mücadele eder durumdaysa, hiçbir ülke, madencilik sektörünün yozlaştırıcı etkisinden muaf değildir. daha da kötüsü, çoğu zaman olduğu gibi, madencilik sektörünün şeffaflıktan uzak, haksız uygulamalarının – ve yozlaşmış yetkililerin bencil davranışlarının – en çok zarar verdiği kesim, bu sektörün sunduklarına en az gücü yetenler oluyor.

marina lou, greenpeace international hukuk danışmanı. uzmanlık alanı, finans piyasaları düzenlemeleridir.

bu makalenin ilk nüshası project syndicate tarafından yayımlanmıştır.

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera’nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Marina Lou

Marina Lou

marina lou, greenpeace international hukuk danışmanı. uzmanlık alanı, finans piyasaları düzenlemeleridir. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;