Görüş

Parçalanan Suriye'nin simgesi Halep

Halep artık paramparça bir şehir. Evler mezara, mahalleler enkaz yığınına dönmüş durumda. Bir zamanlar meşhur bir ticaret merkezi olan kent, şimdilerde Suriye devletini hızla sona doğru götüren bir havan topu ateşi ve varil bombası cehennemine dönüşmüş durumda.

Halep'in mahalleleri şiddetli çatışmaların etkisiyle enkaz yığınına dönüşmüş durumda. [Fotoğraf: Reuters]

suriye'nin en büyük şehri halep, aynı zamanda ülkedeki iç savaşın yarattığı tahribatın da en net görüldüğü yer. halep'in enkaz yığınına dönen mahallelerine ait havadan çekilmiş görüntüler "şok edici" diye manşetlere taşınsa da, kenti sürekli hedef alan havan saldırılarını ve varil bombalarını izleyenler için bu durum hiç de sürpriz değil.

economist dergisinde yayınlanan bir makalede halep için "eski halinden eser kalmamış" deniyor. bölgede bir yandan tarih yazılırken, diğer yandan da bir dünya mirasının barındırdığı tarih, ağır patlayıcılar ve durmak bilmeyen silahlı çatışmalarla yok ediliyor.

görünen o ki, suriye'de çatışmaları gerçek anlamda "donduran" tek şey, muhalif unsurlar ile rejim arasında uzlaşma yönünde atılmış herhangi bir adımdan ziyade, bölgeyi etkisi altına alan kötü hava koşulları.

by James Denselow


işid'in yükselişiyle birlikte tüm dikkatler doğuya, kobani ve rakka hikayelerine odaklandı. halep'te ise birleştirici bir mevzu yok. mahalle ve sokakları farklı farklı muhalif grupların denetiminde olan kentin ne denli bölünmüş durumda olduğunu belki de en iyi gösteren şey haritalar.

bununla birlikte halep, kentin isyancıların kontrolündeki bölgelerini kuşatıp sonra da muhtemelen buralardaki insanları aç bırakarak ve varil bombaları ile saldırarak muhalifleri kentten atmayı hedefleyen suriye ordusu (ve müttefikleri) ile yaşanan çatışmada ön plana çıkmış görünüyor.

sakin bir altı hafta

şu anda dünyanın en zor görevini üstlenmiş durumda olan birleşmiş milletler suriye özel temsilcisi staffan de mistura, esed rejiminin halep'e yönelik hava saldırılarına altı hafta ara vermesi için girişimde bulunmak üzere şam'a gitti. eleştirmenler, ölüm oranlarını yavaşlatıp yardımların nadiren de olsa bölgeye ulaşmasına imkan tanıyan yerel ateşkeslerin prensipte olumlu olduğunu, ancak bunların bölgeye yeniden asker konuşlandırılması ve muhalif grupların ayakta kalmasını sağlayan daha uzak tedarik hatlarına yönelik saldırıların sıkılaştırılması için bir kılıf olduğunu öne sürüyor.    

suriye muhalif ve devrimci güçler ulusal koalisyonu başkanı halid hoca, bu ay yaptığı bir açıklamada "geçtiğimiz dört yılda rejimin bu yerel ateşkeslerdeki amacının zaman kazanmak ve isyancıların elindeki bölgeleri hedef alan saldırıları tırmandırmak olduğunu gördük." dedi.

hatta kimi yorumcular, önceki "yerel ateşkesleri" teslim olmanın kibarcası olarak nitelendiriyordu.

beşşar esed, emrindeki ordunun savaş sırasında varil bombası kullandığını düpedüz inkar ederken, rejimin çatışmalara altı hafta ara verme vaadine ne kadar inanılabilir? görünen o ki, suriye'de çatışmaları gerçek anlamda "donduran" tek şey, muhalif unsurlar ile rejim arasında uzlaşma yönünde atılmış herhangi bir adımdan ziyade, bölgeyi etkisi altına alan kötü hava koşulları. diğer yandan, rejimin hareket gücü bakımından daha üstün pozisyonda olduğu zannı da, suriye insan hakları gözlemevi'nin cumartesi günü halep çevresinde yaşanan şiddetli çarpışmalarda 129 esed askerinin öldürüldüğü yönündeki açıklamaları ile çürümüş oldu.  

paramparça bir şehir

halep artık paramparça bir şehir. evler mezara, mahalleler enkaz yığınına dönmüş durumda. tüm bunlar, savaşın beyhudeliğinin birer kanıtı gibi. bir zamanlar meşhur bir ticaret merkezi olan kent, şimdilerde suriye devletini hızla sona doğru götüren bir havan topu ateşi ve varil bombası cehennemine dönüşmüş durumda. bu acımasız savaş ortamında insana umut veren nadir gelişmelerden biri ise, "beyaz baretler" isimli gönüllü bir arama kurtarma ekibinin ortaya çıkması oldu. gelen bilgilere göre grup, şimdiye dek enkaz altından 12.521 kişiyi kurtardı. kurtarılanlar arasında 80 yaşında bir kadın da vardı.

geniş ölçekli bir barıştan ziyade, bu geçici ateşkesin sürece dair başarının ölçüsü olarak görülmesi ise, bundan dört yıl önce dera'daki eylemlerle başlayan çatışmanın ne denli derine kök saldığının göstergesi.

by James Denselow


halep'teki evler adeta birer mezara dönüştü demişken, kentin su yollarının da ölüm kokar hale geldiğinden bahsetmek gerek. kentteki ana su kanalında sık sık elleri bağlanmış, başlarına çuval geçirilmiş kurbanların cesetlerine rastlamak mümkün. kanala bu yüzden artık "şehitler nehri" deniyor. yıllardır büyük ölçüde iki ayrı bölge olarak yaşayan şehirde, aradaki sınır gittikçe belirginleşiyor, aileler hatta sevgililer birbirinden ayrı düşüyor.

buna rağmen, yıllardır uyku uyumayan halep'i altı haftalığına sükûnete kavuşturma konusundaki kararlılığını koruyan de mistura, geçici ateşkesi bir "umut ışığı" olarak nitelendiriyor. geniş ölçekli bir barıştan ziyade, bu geçici ateşkesin sürece dair başarının ölçüsü olarak görülmesi ise, bundan yaklaşık dört yıl önce dera'daki protesto eylemleriyle başlayan çatışmanın ne denli derine kök saldığının göstergesi. belli ki, ortamı umutla dolduran "arap baharı", bitecek gibi görünmeyen, acı ve kayıplarla dolu, sonsuz bir "halep kışı"na dönüşmüş durumda.

james denselow, ortadoğu siyaseti ve güvenlik meseleleri uzmanı. dış politika merkezi'nde araştırmacı olarak görev yapmaktadır.

twitter'dan takip edin: @jamesdenselow

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

James Denselow

James Denselow

ortadoğu siyaseti ve güvenlik meseleleri uzmanı. londra merkezli düşünce kuruluşu the foreign policy center'da araştırmacı olarak görev yapıyor. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;