Haber analiz

Talat iktidarından bugüne

Ada'nın kuzeyinde çözüm yanlılarının iktidara gelişiyle hızlanan barış süreci, 2004 referandumu sonrası yerini çözümsüzlük havasına bıraktı.

'Annan Planı' referandumu döneminde, Kıbrıslı Türk çözüm yanlıları 'Yes be annem' sloganını kullanmıştı.
'Annan Planı' referandumu döneminde, Kıbrıslı Türk çözüm yanlıları 'Yes be annem' sloganını kullanmıştı. [AA]

filistin sorunu ile birlikte içinde bulunduğumuz coğrafyanın en uzun soluklu uyuşmazlığı, ankara’nın uluslararası ilişkilerdeki aşil topuğu, türkiye’de milli duygularla reel politikanın çoğu zaman karşı karşıya geldiği hassas nokta…

kıbrıs sorunu, pratikte 1963 yılından, bugünkü statüko algılaması çerçevesinde ise türkiye’nin 1974 yılında gerçekleştirdiği kıbrıs harekatından beri varlığını sürdürüyor.

uluslararası toplumu yıllardır sonuçsuz kalan girişimler nedeniyle bıktıran akdeniz’in yüzölçümü en büyük üçüncü adası, türkler için bir kahramanlık hikâyesi. kıbrıs, birleşmiş milletler (bm) kararlarına göre ise kuzeyi türkiye’nin ‘işgali’ altında olan bir toprak parçası olarak algılanıyor.

kıbrıslı türklerin kuzeyde, rumların ise güneyde bm kontrolündeki yeşil hat ile bölünmüş bir şekilde yaşadığı kıbrıs’taki sorun, bugün halen çözülmeyi bekliyor. kıbrıs sorunu'nun 2004-2011 döneminden başlayarak, üç parça halinde geçmişe doğru giden detaylı kronolojisi şöyle: 

13-19 şubat 2004 – boşlukları annan dolduracak

kıbrıslı liderler kofi annan ile gerçekleşen new york zirvesi'nin ardından lefkoşa’da yeniden görüşmelere başladı. denktaş süreçten çekildi. new york’taki görüşmenin önemi, üzerinde anlaşılamayan konulardaki boşlukları son aşamada annan’ın doldurmasının kararlaştırılmasıydı.

24-31 mart 2004 – referandumdan önce son viraj

yunanistan ve türkiye’nin de katılımıyla isviçre'nin bürgenstock kasabasında yapılan görüşmelerde kıbrıs türk tarafını mehmet ali talat temsil etti. burada taraflara sunulan dördüncü versiyon annan planı'nda değişiklikler öngörüyordu. yeni metinde boşlukları bm genel sekreteri doldurdu.

24 nisan 2004 – rumlar ‘hayır’ dedi

ada'da eş zamanlı referandumlar düzenlendi. kayıtlı 480 bin kıbrıslı rum’un yüzde 90’ı ve kayıtlı 143 bin kıbrıslı türk’ün ise yüzde 75’i oy kullandı. türk tarafından yüzde 64,9 evet, rum tarafından ise yüzde 75,9 hayır oyu çıktı.

1 mayıs 2004 – rumlar avrupa birliği’nde

kıbrıs cumhuriyeti ab’ye üye oldu, birlik müktesebat kuzeyde askıya alındı.

temmuz 2004 – ab dışında ve izolasyon altında

rumların ab üyesi yapılması kuzeyde hayal kırıklığı yarattı. avrupa komisyonu kıbrıslı türkler üzerindeki izolasyonu zayıflatmak için harekete geçti. komisyonun kıbrıslı türklere teklif ettiği iki taslağın başlıkları doğrudan ticaret ve mali yardımdı.

doğrudan ticaret taslağının hedefi, kuzeyden ab’ye ihracat yapılmasının önündeki en önemli engeli ortadan kaldırmaktı. çünkü 1994’te avrupa topluluğu adalet divanı’nın aldığı bir kararla ihracat belgelerinde son sözü söyleme hakkı rum tarafındaydı. aynı kararla ihracat vergi oranları da büyük oranda artırılmıştı. amaç, kuzey kıbrıs’ın 1994’ten önceki imtiyazlı ticaret hakkına yeniden kavuşmasıydı. mali yardım taslağı ise 259 milyon euro’luk fon içeriyordu.

16-17 aralık 2004 – türkiye kapıyı araladı

brüksel’de ab zirvesi düzenlendi. türkiye, gümrük birliği’ni kıbrıs dahil on yeni ab üyesine genişletmeyi taahhüt ederek, üyelik müzakerelerine başlamak için vize aldı.

22 aralık 2005 – aihm’den mülkiyet kararı

avrupa insan hakları mahkemesi’nden (aihm) kıbrıs’la ilgili yeni bir karar çıktı. rum xenides-arestis’in türkiye aleyhine açtığı mülkiyet davasında ara karar veren mahkeme, ankara’dan başvurular için bir iç hukuk yolu yaratmasını istedi.

20 nisan 2005 – talat denktaş’ı devirdi

mehmet ali talat, kuzey kıbrıs’ta düzenlenen cumhurbaşkanlığı seçimini  kazanarak rauf denktaş’ın yerine geçti. bu tarihten sonra talat ile papadopulos arasında görüşmeler yapılsa da önemli bir ilerleme sağlanamadı.

29 temmuz 2005 – ek protokol imzalandı

türkiye, gümrük birliği’ni kıbrıs dahil 10 yeni ab üyesine genişletecek olan 1963 tarihli ankara antlaşması’nın ek protokolü'nü imzaladı. ankara, buna rağmen ilerleyen dönemde belgeyi tbmm’de onaylamadı, limanlarını ve havaalanlarını kıbrıs gemi ve uçaklarına açmadı.

3 ekim 2005 – müzakereler resmen başladı

17 aralık 2004’te avrupa birliği kapısını aralayan türkiye, tam üyelik müzakereleri için birlikle masaya oturdu.

24 ocak 2006 – liman ve havaalanı açılımına ret

ab ile müzakereleri sürdüren türkiye, yeni kıbrıs planı'nı açıkladı. dışişleri bakanı abdullah gül’ün ilan ettiği ‘kıbrıs eylem planı’, çözüm için eş zamanlı açılım istiyordu. türkiye’nin liman ve havaalanlarını rumlara açması karşılığında avrupa birliği’nden de kuzey kıbrıs'ta adım atması bekleniyordu. bu çerçevede, ab ile kuzey kıbrıs arasında doğrudan sefer ve uçuşlar başlayacaktı. teklif kıbrıs cumhuriyeti tarafından kabul edilmedi.

27 şubat 2006 – ab’den 259 milyon euro yardıma onay

ab gündemindeki kuzey kıbrıs’a mali yardım, rumların istediği değişiklikler yapılarak onaylandı. kıbrıs cumhuriyeti’nin kabul ettirdiği değişiklikler, pratik uygulamada önemli zorluklara neden oldu.

17 mart 2006 – mülkiyet başvurularına yeni adres

xenides-arestis davası ara kararından sonra kuzey kıbrıs’ta rum mülkiyet başvuruları ile ilgilenmek üzere taşınmaz mal komisyonu kuruldu.

29 kasım 2006 – limanlar açılmadı, sekiz başlık askıda

ab komisyonu, türkiye’nin ek protokol’ü uygulamayıp kıbrıs bandıralı gemilere limanlarını açmadığını gerekçe göstererek, üyelik müzakerelerinin kısmi olarak askıya alınmasını önerdi. öneriyi takiben 11 aralık 2006 tarihinde ab dışişleri bakanları, 35 müzakere faslından sekizinin askıya alınmasına karar verdi.

28 şubat 2008 – güneyde bir solcu lider

komünist akel lideri dimitris hristofyas, kıbrıs cumhurbaşkanı seçildi.

21 mart 2008 – büyük umutlarla ilk görüşme

talat ve hristofyas, büyük beklentilerle ilk görüşmelerini gerçekleştirse de, ilerleyen süreçte çok az ilerleme yaşandı. çeşitli konularda kurulan kıbrıslı türk ve rum uzmanlardan oluşan komiteler, düzenli olarak görüşmelerini sürdürdü.

3 nisan 2008 – 45 yıl sonra ilk kez

kıbrıs'ta bölünmüşlüğün en önemli simgelerinden biri olarak görülen lefkoşa'daki lokmacı kapısı, 45 yıl aradan sonra geçişlere açıldı.

1 mart 2010 – aihm, komisyonu tanıdı

aihm, demopoulos ve diğerleri davasındaki kararıyla taşınmaz mal komisyonu’nu etkin bir iç hukuk yolu olarak tanıdı.

23 nisan 2010 – talat’ın yerine eroğlu

derviş eroğlu, kuzey kıbrıs liderliğine seçildi. mayıs ayında eroğlu-hristofyas görüşmeleri başladı. görüşmeler halen devam ediyor.

18 kasım 2010 – ilk üçlü görüşme

durma noktasına gelen görüşmeleri yeniden canlandırmak isteyen bm genel sekreteri ban ki-moon, başlattığı hızlandırılmış müzakere süreci çerçevesinde hristofias ve eroğlu ile ilk üçlü görüşmeyi new york’ta gerçekleştirdi.

26 ocak 2011 – ikinci üçlü görüşme

süreç çerçevesindeki ikinci üçlü görüşme cenevre’de yapılırken, olumlu mesajlar verildi.

temmuz 2011 – ankara’dan sert mesajlar

türkiye başbakanı recep tayyip erdoğan ve dışişleri bakanı ahmet davutoğlu, kıbrıs cumhuriyeti’nin avrupa birliği dönem başkanı olması halinde ilişkilerin donabileceğini açıkladı. erdoğan ve davutoğlu, kıbrıs’ın görevi devralacağı 1 temmuz 2012 tarihine kadar sorunun çözülmesini talep etti. üçüncü üçlü görüşme 7 temmuz tarihinde gerçekleştirildi.

19 eylül 2011 – kıbrıs cumhuriyeti, sondaj çalışmalarına başladı

kıbrıs rum tarafı, kendi tanımladığı münhasır ekonomik bölgesinin 12’nci parselinde petrol ve doğal gaz aramaya başladığını duyurdu. ticaret, sanayi ve turizm bakanlığı, abd merkezli noble energy’nin sondaj platformunun deniz tabanına ulaşarak toprağı deldiğini açıkladı.

kıbrıs cumhuriyeti, 2003, 2007 ve 2010 yıllarında, sırasıyla mısır, lübnan ve israil’le, münhasır ekonomik bölge sınırlarını belirleyen anlaşmalar imzalamıştı. kıbrıs cumhuriyeti le israil ve mısır ile imzalanan metinler, bu ülkelerin iç hukuk süreçlerinden geçerek yürürlüğe girerken, lübnan ile imzalanan anlaşma hala onaylanmadı.

21 eylül 2011 – karşı atak

türkiye ile kıbrıs türk tarafı, ‘kıta sahanlığı sınırlandırma anlaşması’nı imzaladı. recep tayyip erdoğan ile derviş eroğlu’nun imza koyduğu anlaşmanın, iki ülkenin akdeniz’de petrol ve doğalgaz arama faaliyetlerini beraber yürütmelerine olanak sağlayacağı belirtildi.

anlaşma çerçevesinde, türkiye petrolleri anonim ortaklığı’na (tpao) ilerleyen dönemde ada etrafındaki deniz sahalarında doğal kaynak arama ruhsatı verildi.

24 eylül 2011 – eroğlu’nun önerisi

derviş eroğlu, bm genel sekreteri ile new york’ta yaptığı görüşmede, ada'nın doğal kaynaklarının hakça paylaşımına yönelik bir öneri sundu. hala masada olan ve karşı taraftan kabul görmeyen öneri, her iki toplumun petrol-doğalgaz çalışmalarını eşzamanlı olarak askıya almalarını veya bm aracılığıyla bir ortak komite kurarak bu çalışmaların nasıl devam edeceği ve gelirlerin nasıl paylaşılacağı konularına açıklık getirmelerini öngörüyor.

26 eylül 2011 – piri reis çalışmalarına başladı

tpao’nun kiraladığı piri reis gemisi 26 eylül tarihinden itibaren ruhsat alanlarında iki boyutlu sismik arama çalışmalarına başladı.

30-31 ekim 2011 – ‘2012’de nihai çözüm’

kıbrıslı türk ve rum liderler, bm genel sekreteri ban ki-moon ile dördüncü defa bir araya geldi. toplantı sonucunda, son üçlü görüşmenin ocak 2012’de gerçekleştirilmesi kararlaştırıldı. kararlara göre, son görüşme sonrasında, iki tarafın yanı sıra garantörlerin de katılacağı ve sürecin nihai aşaması olacak yüksek düzeyli bir toplantının kısa sürede düzenlenmesi amaçlanıyor. ban açıklamalarında, açık bir şekilde 2012 yılında nihai çözüm aşamasına girileceğini belirtti.

bu dosyanın diğer başlıkları:

1974 müdahalesinden talat dönemine

osmanlı’nın girişinden 1974 müdahalesine

kıbrıs sorunu sözlüğü

yararlanılan kaynaklar

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;