Göç

Beş ayda yedinci görüşme

Göç krizi büyüdükçe Türkiye ile işbirliği yapılması gerektiğini vurgulayan Alman Başbakan Merkel’in Türkiye ziyaretleri de sıklaşıyor. Resmi ziyaret için Ankara’ya gelen Merkel, Türkiye’den sığınmacıların çıkışını engelleyecek adımları masaya yatıracak. Bir yandan da AB ülkelerine ‘yükü paylaşalım’ çağrısı yapıyor. Bu, Merkel'in Davutoğlu ile son 5 ay içindeki yedinci, Erdoğan'la üçüncü baş başa görüşmesi olacak.

merkel dört ay içinde ikinci kez ankara’da. merkel davutoğlu ile bir araya geldi, görüşmenin ardından iki lider ortak basın toplantısı düzenleyecek. daha sonra da cumhurbaşkanı erdoğan ile beştepe’de görüşecek. başbakanlık kaynaklarına göre türkiye-ab ilişkileri, düzensiz göç ve ikili konular ele alınacak. merkel’in sıklaşan ankara ziyaretlerinin sebebi ve bu ziyaretin de en önemli gündem maddesi; sığınmacı krizi.

suriye’de beşinci yılını doldurmak üzere olan savaşın sonucu olarak bir milyondan fazla sığınmacının türkiye üzerinden avrupa ülkelerine akın etmesi üzerine mülteci krizine çözüm arayan avrupa birliği ülkeleri, sığınmacıların türkiye’de kalması için 3 milyar euro bağış yapma konusunda uzlaştı. bu para, türkiye’de kurulacak ve tamamen suriyeli sığınmacılara hizmet verecek dil, eğitim ve sağlık merkezleri için kullanılacak. almanya başbakanı merkel, bu kararın çıkması konusunda en etkili isim olmuştu. merkel, ab’den gelecek 3 milyar euro’nun da hızlandırılması için avrupalı liderlerle teması sıklaştırdı.

merkel ankara’ya gelmeden önce yaptığı açıklamada, düzensiz göçün engellenmesi için avrupa ülkelerinin kapasitelerine göre bir kota belirleyerek göçmenleri düzenli ve yasal yollarla almak gerektiğini söyledi. “mültecilerden payımıza düşeni almalıyız” dedi.

ziyaret, halep üzerinde rejimin saldırılarının ve rus hava bombardımanının arttığı ve bölgeden türkiye’ye 70 binin üzerinde göç dalgasının beklendiği bir zamana denk geliyor.

son beş ayda yedinci görüşme

son ziyaretle birlikte merkel, davutoğlu ile son beş aydaki yedinci, erdoğan ile de ikinci görüşmesini yapmış olacak.

yaz aylarında sığınmacı krizinin hızla büyümesi üzerine daha önce türkiye’nin ab üyeliğiyle ilgili sert açıklamalarda bulunan merkel tonunu yumuşatmış, 19 ekim’de türkiye’ye resmi bir ziyarette bulunmuştu. daha önce türkiye’nin ab üyeliği yerine ‘imtiyazlı ortaklığı’ savunan alman başbakan, bu ziyarette erdoğan ve davutoğlu ile ikili görüşmeler yapmış; sığınmacı krizinde türkiye ve almanya’nın yapabileceklerini masaya yatırmış; türkiye’nin ab üyeliği ile ilgili de yeni fasıllar açılması gerektiği çağrısı yapmıştı. türkiye’nin hızlandırılmasını talep ettiği vize serbestisi için de adımlar atmak gerektiğini söylemişti.

türkiye-ab zirvesi öncesinde 14 kasım’da antalya’da düzenlenen g-20 zirvesinde de merkel hem davutoğlu hem erdoğan ile bir araya geldi.

türkiye’nin yılda iki kez ab ülkeleriyle zirve yapması kararının ardından, ilk zirve 29 kasım’da brüksel’de yapılmıştı. brüksel’e giden davutoğlu, burada da merkel ile baş başa görüşmüştü.

17 aralık’taki avrupa konseyi zirvesi öncesinde de göç konusunda fikirdaş ülkeler’in liderleriyle davutoğlu yine brüksel’de bir araya gelmiş, merkel’le yaptığı ikili görüşmeden ‘temasların sıklaştırılması’ kararı çıkmıştı.

ekim ayının ardından sadece üç ay geçtikten sonra davutoğlu, 22 ocak’ta almanya’ya bir resmi ziyarette bulundu. masada yine sığınmacı krizi ve iki ülke arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilerin geliştirilmesi vardı. görüşmelerinin ardından basın toplantısında merkel, “türkiye ve yunanistan’ın insan kaçakçılığına göz yummaması gerekmekte. yasadışı göç, yasal göçe dönüştürülmelidir. türkiye, almanya, avrupa komisyonu ve konseyi arasında çok sağlam bir iş birliği geliştirmek için de çaba sarf ediyoruz. önemli olan türkiye ile ab'nin bu meseleyi ortak bir mesele olarak görmesi. bu mesele tek başına türkiye'nin üstlenebileceği bir konu değil. hep beraber ele alabileceğimiz husus” dedi.

son olarak 4 şubat’ta suriye’ye insani yardım için londra’da bir araya gelen liderler, türkiye’deki sığınmacılara yapılacak yardımı da görüştü. son bir yılda 1 milyon sığınmacıyı kabul ederek avrupa ülkeleri içinde en büyük rakama ulaşan almanya, suriye’ye 2018’e kadar 2.57 milyar dolar insani yardımda bulunma sözü verdi.

merkel iç politikada zor durumda

2015’te bir milyonun üzerinde sığınmacıyı kabul eden merkel’e iç politikada baskı artıyor. almanya’nın sığınmacı politikasından rahatsızlık duyan sağ ve muhafazakâr kesimin eleştirileri, merkel’in iktidarını zorluyor. yılbaşı gecesi köln’de polise yüzlerce taciz şikâyeti ulaşmış; tacizcilerin sığınmacılar olduğu iddia edilmişti. özellikle bu olayın ardından göçmen politikası yeniden gözden geçirilmiş, suç işleyen göçmenlerin eğer türkiye üzerinden almanya’ya girmişse türkiye’ye geri gönderilmesi gündeme gelmişti.

alman hükümetin mülteciler koordinatörü peter altmaier, suç işleyen mültecilerin geri gönderilmesi için türkiye ile görüşmelerin yapıldığını açıkladı.

yunanistan ile sınırın korunması da gündemde

almanya, türkiye’den avrupa’ya doğru yola çıkan mültecilerin ilk durağı olan yunanistan sınırında avrupa sınır güvenliği birliği frontex’in çalışmalarının da arttığını vurguluyor ve yunanistan ile türkiye arasındaki sınırın daha iyi korunması gerektiğini söylüyor.

davutoğlu’nun 22 ocak’taki almanya ziyareti öncesi gazetecilere açıklamada bulunan almanya’nın ankara büyükelçisi martin erdmann da türkiye-yunanistan sınır işbirliği için “kesinlikle düzeltilmesi gereken, iyileştirilmesi gereken bir işbirliği” demiş; almanya’nın göç krizinde türkiye’yi yalnız bırakmak istemediğini anlatmıştı. erdmann, “hiç kimse bu sorunu tamamıyla türkiye’nin omuzlarına yüklemek istemiyor. bu zor işin üstesinden ancak el birliğiyle gelebiliriz,” demişti.

kaynak: al jazeera, reuters

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;