Siyaset
CHP'den kutuplaştırma suçlaması
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, hükümetin toplumu kutuplaştırdığını savundu. "Müthiş bir kamplaşma yaratıldı. İlk kez böyle bir şeyle karşı karşıyayız" dedi.
Konular:
Türkiye
chp lideri kılıçdaroğlu grup toplantısında, soma'daki maden faciasıyla tartışmaya açılan taşeron sistemini eleştirdi. taşeron sistemini kaldırmak isteyen tek partinin chp olduğunu savunan kılıçdaroğlu, çözüm için taşeron işçileri chp'ye destek vermeye çağırdı ve şunları söyledi:
"biz sizin haklarınız için mücadele ediyoruz. ama hâlâ sizin emeğinizi sömüren bir partiye destek verirseniz başınıza daha çok şey gelir. hep beraber ağlayacağız ama ağlamak çözüm değil. çözümü beraber üreteceğiz. bulduğumuz çözümler evrensel. avrupa birliği'nde, abd'de, japonya'da hangi haklar varsa, onlar olacak. biz üçüncü sınıf demokrasiye mi layık bir halkız. hayır, birinci sınıf demokrasiye layıkız. 2 milyon taşeron işçisine sesleniyorum; sizin yeriniz, sizin ocağınız cumhuriyet halk partisi'dir. ne arıyorsunuz sağda solda, umut mu bekliyorsunuz? onlardan umut yok. onlar kendi keselerini doldurmanın peşinde."
somalıları haklarını aramaya çağıran kılıçdaroğlu, "eğer siz bütün bunları unutup, yardım gelecek, şu gelecek, insanlar öldü ne yapalım, derseniz olmaz. emeğinizi sömürtmeyin.
geleceksiniz, eliniz mahkum. ya emeğinizi sömürtmeye devam edecek ya da artık yeter diyeceksiniz." diye konuştu. grup salonunda 'soma'nın hesabı sorulacak' sloganları atıldı.
'türkiye riskli sürece girdi"
chp lideri kılıçdaroğlu, türkiye'nin çok riskli bir sürece girdiğini, siyasette kullanılan dilin gerginliği beslediğini söyledi.
"bu gerginlik, kaygı toplumun dokularına işlemiş durumda. tekerlek kırıldıktan sonra yol gösteren çok olur, biz tekerlek kırılmadan yol göstermek istiyoruz. kim yapacak bunu, bu ülkenin aydınları, siyasetçileri yapacak." dedi. siyasetçilere daha çok görev düştüğünü vurguladı.
'üç gün sussa huzur olur'
"her gün kavga, her gün kavga, nereye gidecek bu? huzurlu bir toplum yaratmak zorundayız. emin olun üç gün sussa türkiye’de huzur olur. her gün konuşuyor, her gün kavga. sürekli bir gerginlik ortamı yaratılıyor ve belli siyasi partiler bunlardan beslenmeye çalışıyor. biz üstümüze düşeni yapıyoruz. yapılan yanlışlıkları gündeme getirmek bizim görevimiz. hükümet ülkeyi akılla yönetmeli, öfkeyle değil. kendisiyle kavga eden bir siyasal anlayış olabilir mi?
'çok dikkatli davranıyoruz'
kılıçdaroğlu toplumda kutuplaşma olmasın diye çok hassas davrandıklarını, bazı hataları görmezden geldiklerini anlattı. "toplumda kutuplaşma olmasın diye soma olaylarında çok dikkatli olduk, gezi olaylarında çok dikkatli olduk. 76 milyon insanımıza sesleniyoruz. yanlış mı yapıyoruz biz?" dedi.
kılıçdaroğlu, maskeli silahlı halde boy gösteren gruplarla ilgili de konuştu. "bu arada yüzü maskeli, elinde silah olay yaratan kişilere de karşıyız. o kişiler kimse ortaya çıkarılsın. gezi olaylarında toma'ya motolofkokteyli atan polisleri gördük. şimdi toplumda bu kutuplaşmayı yaratanlar kimler, hükümetin bunları bir an önce ortaya çıkarması lazım." dedi.
türkiye'nin tarihte yaşanan acı olaylardan ders çıkaramadığını söyleyen kılıçdaroğlu, siyasetteki diyalogsuzluktan yakındı:
"biz siyasetçiler şimdi konuşmayacaksak, dinleyemeyeceksek ne zaman konuşacağız, ne zaman dinleyeceğiz. müthiş bir kamplaşma yaratıldı. ilk kez böyle bir şeyle karşı karşıyayız. ve bunu yapan iktidarını korumak isteyen hükümet. bugün cumhuriyet tarihinin en büyük kırılması ile karşı karşıyayız. toplum ayrışmıştır. bölen siyasetçiler, ayrıştıran siyasetçiler. kendi iç sorunları ile kavga eden siyaset anlayışını bir kenara bırakmak zorundayız. empati kuramayan bir siyasetçi olabilir mi; vatandaşını anlamayan, onu oy makinesi olarak gören bir siyasetçi olabilir mi?"
'sendika ağalığını yıkacağız'
chp lideri soma faciasında sendikaların tutumunu da eleştirdi. "bizim inancımızda haksızlıklara karşı susan dilsiz şeytandır. ben isterdim ki, soma'da 301 işçimiz hayatını kaybederken, bütün sendikalar orada olsun. benim sözüm var, bu sendika ağalığını yıkacağız, patron sendikacılığını yıkacağız, onlardan hesap soracağız." dedi.
'hâlâ seni tokatlayanın arkasındaysan...'
chp lideri başbakan'ın soma'da yaptığı ziyarette yaşananlara da değindi:
"soma'ya gittim. bir kadıncağız sitem etti. yanımdakine bu kadıncağız haklı dedim. bu ülkenin başbakanı olan zat da gitti. gitti, gayet güzel. 301 kişi hayatını kaybetmiş. yaş ortalaması 10 olan 432 çocuk yetim kalmış. eşler yok, evlatlar yok. büyük acı, büyük dram yaşanıyor. bu gidiyor, sanki miting meydanı gibi kürsüyü koyuyor, başlıyor konuşmaya. 301 ölümü doğal ölüm kabul ediyor. 'madenciliğin fıtratında, yani tabiatında, doğasında böyle ölümler vardır' diyor ve 1860'ın ingilteresi'nden örnek veriyor. 1860'da abdülmecit tahtta ve henüz ampul icat edilmemiş. türkiye 1800'lerin türkiyesi mi? sen nasıl bu örneği verirsin? bu örneği verdiği andan itibaren zaten soma ayağa kalkıyor. herkes itiraz ediyor, yuh çekiyor. efelenerek vatandaşın üstüne yürüyor, 'yuh çekersen tokadı yersin' diyor. sonra birisine çok özür dilerim, 'yahudi dölü' diye de ona hakaret ediyor. 4 bin polisle gidiyor soma'ya ve bir markete sığınmak zorunda kalıyor. sonra marketteki bir vatandaşı da tokatlıyor. ilk kez bizim tarihimizde, dünya tarihinde örneği var mı bilmiyorum, bir ülkenin başbakanı kendi vatandaşını tokatlıyor. bu ülkenin insanlarının, 76 milyon yurttaşın vicdanına sesleniyorum. seni tokatlayan adamın hâlâ arkasındaysan oraya ben üç nokta koyuyorum, kimse kusura bakmasın."
okmeydanı'ndaki olaylar
kılıçdaroğlu, okmeydanı'ndaki olaylarda hayatını kaybeden uğur kurt'un bir eylemci değil, oradan geçen bir kişi, bir baba olduğunu söyledi. sosyal medyada kızılay istanbul şube başkanı ilhami yıldırım'ın attığı tweet'e tepki gösterdi. "senin defolup gitmen lazım, sen kimi defediyorsun." dedi. ilhami yıldırım daha sonra sildiği mesajında, “ya bu ülkede eşşek gibi yaşayacaksınız, ya da defolup gideceksiniz! sizlere her kim destek oluyor, yüz veriyorsa o da şerefsizdir!” diye yazmıştı. kılıçdaroğlu, "siz erdoğan'ın bunu eleştirdiğinizi duydunuz mu? işte toplumu bölmek budur." diye konuştu.
diktatör suçlamasını sürdürdü
chp lideri kılıçdaroğlu, başbakan erdoğan'ın muhalefete tahammül edemediğini söyledi.
"diktatörlerin ortak özelliği, çok korkaktır. benim konuşmama tahammül edemiyor. hemen müdahale edecek. müdahale ederse hemen cevabını alacak, onun için benim konuşmamı dinlemeden çekti gitti." dedi.
chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu, başbakan'a yönelik 'diktatör' suçlamasını yinelerken, iranlı profesör fathali mogadham'ın diktatörlüğün psikolojisi adlı kitabından alıntılar okudu. kitabı başbakan erdoğan'a ve çevresindekilere de tavsiye eden kılıçdaroğlu, "bütün bu özelliklerin sende olduğunu göreceksin. ben boşuna bir adama diktatör demem." diye konuştu.
kılıçdaroğlu, "yeni bir süreci yaşıyoruz. bir diktatörün yönettiği bir ülkede yaşıyoruz." derken, konuşmasını halka birlik olma çağrısıyla tamamladı.
kaynak: al jazeera
Yorumlar