AKP

Davutoğlu: Türkiye son kaledir

Başbakan Davutoğlu, "Türkiye bütün mazlumların sığınabileceği son kale" diye konuştu. "Birileri bu son kaleyi tahrip etmek istiyor" diyen Başbakan, "Savunmak için ne gerekiyorsa yapacağız. Son kalenin müdafaa hattı da AK Parti teşkilâtlarıdır" ifadelerini kullandı.

Konular: Türkiye, AKP, PKK
Başbakan Davutoğlu, AK Parti 106. Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'na katıldı. Başbakan Davutoğlu toplantıda konuşma yaptı. [Fotoğraf: AA]

il başkanları toplantısında konuşan başbakan ahmet davutoğlu, türkiye'nin "bütün mazlumların sığınabileceği son kale" olduğunu söyledi. başbakan davutoğlu, "birileri bu son kaleyi tahrip etmek istiyor. bizler son kaleyi savunmak için ne gerekiyorsa yapacağız. son kalenin müdafaa hattı da ak parti teşkilâtlarıdır" dedi.

dhkp-c, pkk ve işid'in aynı anda türkiye'ye karşı saldırı başlattıklarını söyleyen davutoğlu, şunları söyledi:

"bunların hepsi birer piyon. onun için 23 temmuz'da huzur ve demokrasi operasyonunu başlattık. pkk'nın uzantısı olan pyd'nin deaş ile neyin pazarlığını yaptığını biliyoruz. onlar ne yaparsa yapsınlar biz son kalemizi müdafaa etmeye devam edeceğiz. 7 haziran sonrası terör örgütlerinin saldırılarına karşı başlatılan operasyonlar devam edecek. biz her zaman bölge insanının yanında olmaya devam edeceğiz. vatandaşlarımızın mağduriyetini gidermek için tedbir alıyoruz."

"ihanet saldırıları karşısında ne yapacağımızı biliyoruz" diyen başbakan, "bir yandan şeytanı taşlarken bir yandan da anayasa yapmak gibi olumlu hizmetlerle yolumuza devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

toledo tartışması: şehir cahilleri

diyarbakır'ın sur ilçesini ispanya'nın tarihi kenti toledo gibi inşa edeceklerini söylemesiyle başlayan tartışmaya değindi. toledo'dan arapça adı "tuleytula" diye de bahseden davutoğlu, kendisini ispanyol faşist diktatör francisco franco'ya benzeten hdp eş genel başkanı selahattin demirtaş'a da yanıt verdi.

davutoğlu şunları söyledi:

"sur’daki kentsel dönüşümle ilgili şunu söyledim. diyarbakır dünyanın en kadim kentlerinden biri, bütün özelliklerini sokak sokak bilirim. toledo üzerinden franco polemiği başlatanlar şehir cahili. biz toledo deyince endülüs medeniyetini hatırlarız. onlar franco'yu hatırlar. biz toledo deyince biblo gibi inşa edilmiş o köklü medeniyetimzin her bir minaresini hatırlarız. bunlar ise zihinleri franco, statlin zihniyeti olduğu için başka bir şey akıllarınıza gelmez. bunların ufukları sadece buna ulaşır. toledo'da bir taş bile oynatamazsınız. modern bir bina yapamazsınız. gökdelen dikemezsiniz. mimari dokusunun korunması için aynı taştan eserleri de aynen muhafaza ederek imar faaliyeti yaparsınız. istismar edecekler ya, ben kültürel-mimari özelliklerin korunması bağlamında diyarbakır'ı toledo ve dubrovnik ile karşılaştırdım diye birinin aklına franco diğerinin aklına da özerklik geliyor. şartlanmış zihniyetlere ne derseniz deyin, 'benim oğlum bina okur, döner döner onu okur' misali başka bir şey bilmez bunlar. biz onlara, o faşist zihniyetlere faşizmin ne olduğunu da öğretiriz, tarihin ne olduğunu da öğretiriz, tuleytula'nın ne olduğunu da öğretiriz allah'ın izniyle. franco zihniyeti arayacaklarsa aynaya baksınlar. franco zihniyetiyle stalin zihniyetini türkiye'de temsil edenler, kendilerinin olduğu yerde başka hiçbir siyasi harekete, farklı düşünceye izin vermeyecek şekilde terör uygulayanlardır. biz diyarbakırımızı, siirtimizi bütün güzel şehirlerimizi inşa edeceğiz."

suudi arabistan ziyareti sırasında gazetecilerin sorularını yanıtlayan başbakan, şu ifadeleri kullanmıştı:

"diyarbakır'ın sur ilçesini öyle inşa edeceğiz ki aynen toledo (ispanya'nın tarihi kenti) gibi mimari dokusuyla herkesin görmek istediği bir haline gelecek. bu şehirler 90’lı yıllarda çarpık ve kontrolsüz bir şekilde gelişen şehirler. bu olaylar yaşanmamış olsaydı bile kentsel dönüşümün yapılması gereken yerlerdi. sur, silopi, nusaybin ve benzer yerlere insanca yaşanabilecek konutlar yapılabilecek. özellikle sur’da bir taş üzerine taş konsa haberim olacak dedim. tescilli diyarbakır evleri, camiler, kiliseler, hanlar diyarbakır’ın mimari dokusuna hiç bir zarar vermeden restore edilecek."

"yaralı terörist de olsa..."

başbakan davutoğlu'nun gündeminde pkk'ya karşı yürütülen operasyonlar da vardı. bölge insanının "tüm baskılara rağmen teröre destek vermediğini" yineleyen davutoğlu, "silopi'de sona geldik, tek bir çukur ve hendek yok. cizre ve sur'da da sona yaklaşıyoruz" diye konuştu.

operasyonların en yoğun olduğu yerlerden şırnak'ın cizre ilçesindeki bir apartmanın bodrum katında bekledikleri iddia edilen yaralılarla ilgili de konuşan davutoğlu, ambulansların yaralıları almaya gitmediği iddialarına tepkisini sürdürdü. ambulansların gittiğini ancak araçlara ateş açıldığını söyleyen başbakan, "yaralı terörist de olsa tedavi eder adalete teslim ederiz. türkiye demokratik bir hukuk devletidir" dedi. sözlerini şöyle sürdürdü:

"cizre devlet hastanesi'ne 20 roket atıldığında neden bu roketleri atıyorsunuz demediler. biz kimseyi sağlık hizmetlerinden mahrum etmeyiz. cizre'ye ilişkin iddiaları bizzat ben takip ettim. ambulanslar gönderildi ambulanslara ateş açtılar. ambulanslar binaya doğru hareket ettiğinde keskin nişancılar ateş açtı. 'yaralıları getirin' dedik, getirmediler. nerede bu yaralılar? biz yaralılara ulaşmaya çalıştık. muhtemelen yaralı hiç yok. o kadar süre beklendi, getirilen yaralı olmadı."

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;