başbakan recep tayyip erdoğan, ihraç talebiyle disipline gönderilmeleri sonrası, lideri olduğu adalet ve kalkınma partisi'nden (akp) istifa eden milletvekilleri ertuğrul günay, erdal kalkan ve haluk özdalga'yı sert bir dille eleştirdi. erdoğan üç vekile atfen, "partimizin içinde bu tür fitne unsurlarını artık barındırmanın bir anlamı yok" dedi.

erdoğan cumartesi akşamı  akp manisa il başkanlığı tarafından onuruna verilen yemekte konuştu. başbakan, 17 aralık'ta başlatılan yolsuzluk ve rüşvet operasyonunu 'komplo süreci' olarak nitelendirdi. 'türk milletine karşı bir kampanya başlatıldığını' vurgulayan erdoğan bu süreci, milletin hayır duası ve desteği ile birlikte atlatacaklarını söyledi.

başbakan daha sonra sözü akp'den istifa eden bazı milletvekillerine getirdi. erdoğan, partisinin merkez yürütme kurulu'nun (myk) söz konusu vekilleri ihraç talebiyle tedbirli olarak disiplin kurulu'na verdiğini, onların da hemen istifa ettiklerini belirtti. 

erdoğan, "artık sizin zaten yapacak bir şeyiniz yok. etseniz de etmeseniz de bu hareket sizi kapıya koymuştur. biz daha önce de bunların benzerini yaşadı" dedi.

izmir milletvekilleri ertuğrul günay ve erdal kalkan ile ankara milletvekili haluk özdalga, çarşamba akşamı akp myk'sı tarafından kesin ihraç istemiyle disiplin kurulu'na verilmişlerdi. akp sözcüsü hüseyin çelik bu duruma gerekçe olarak milletvekillerinin, 'son zamanlarda parti disiplinine, politikalarına, temel ilkelerine ve hükümet icraatlarına aykırı  sözlü ve yazılı beyanlarını' göstermişti.

üç milletvekili de cuma günü akp'den istifa etmişlerdi.

'devlet içinde devlet yapılaşması'

başbakan erdoğan ise manisa’da cumartesi günü ayrıca iki açılış töreninde konuştu. manisa cumhuriyet meydanı'ndaki konuşmasında yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasını 'büyük bir iftira' kampanyası olarak nitelendiren erdoğan, yolsuzluğa bulaşanların karşısında hükümeti bulacağını söyledi. 

erdoğan, son yolsuzluk operasyonundan sorumlu tuttuğu gülen cemaati'ni de isim vermeden 'devlet içinde devlet yapılaşması' olarak tanımladı.

başbakan "maalesef, devletin içinde yapılaşmaya giden bir örgüt, bir çete de var. bunlar mahremiyet diye bir şey tanımıyorlar. izlemekse izlemek, dinlemekse dinlemek. maalesef belli bir örgüt anlayışı içinde, görev alanının dışına çıkmak vesilesiyle, bazı medya gruplarını da yanına alarak, gizlilik kayıt olan evrakları medyaya dağıtmak suretiyle, mahremiyeti ihlal eden yargı mensupları var. poliste de bunlar var. ordan da bu tür servisler yapılıyor. sonra hiçbir günahı olmayan insanlar suçlanıyor” dedi.

savcı akkaş ve hsyk'ya tepki

erdoğan, ikinci soruşturma dosyası kendisinden alındıktan sonra basına yazılı açıklama dağıtan cumhuriyet savcısı muammer akkaş’ı da eleştirdi.

“hiçbir savcı medyayla görev paylaşımı yapamaz. hemen o yandaş medyalar o savcıya sahip çıkıyor. sonra savcı çıkıyor bildiri dağıyor. marjinal radikal örgütleri militanları gibi bildiri dağıtıyor” diyen erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“dün de söyledim. suç duyurusu yapıyorum. hsyk’ya suç duyurusu yapıyorum. bakalım ne yapacak. ama onlara da bir şey söylemek istiyorum.  sizler de adli kolluk konusunda danıştay’ı etkileyecek açıklama yapamazsınız. anayasanın 138. maddesini çiğnediniz. hangi kurum olursanız olun bunu yapamazsınız”.

'algı operasyonu'

başbakan, turgutlu ilçesindeki konuşmasında ise ‘algı operasyonunun’ başlatıldığını, paralel devlet kurmaya çalışan mercilerin olduğunu ve bunların gizli belgeleri medyaya servis ettiğini söyledi.

erdoğan, 17 aralık'ta başlatılan operasyonun zamanlamasına da atıfta bulundu. baibakan, “iki yıldır gizli tuttukları böyle bir operasyonu bir algı planlamasıyla seçimlere üç ay kala ortaya çıkartıyorlar. üstüne de 'terör örgütü' böyle bir yaftayı da yapıştırıyorlar, terör örgütü dediğin silahlıdır, bunların hangisi silahlı, nasıl bunu söyleyebilirsin” dedi.

kaynaklar: ajanslar