Kürt sorunu

İmza bilançosu gözaltı getirdi

Güneydoğu’daki çatışmalarla ilgili yayımlanan bildiriye imza atan akademisyenlere açılan soruşturmalar hakkında açıklama yapan dört akademisyen için gözaltı kararı çıkarıldı.

[Fotoğraf: DHA]

istanbul cumhuriyet başsavcılığı tarafından "barış için akademisyenler inisiyatifi" üyeleri hakkında yürütülen soruşturma kapsamında, "terör örgütü propagandası yapmak" suçundan hakkında gözaltı kararı çıkarılan 4 akademisyenden üçü gözaltına alındı. 

istanbul emniyet müdürlüğü güvenlik şube müdürlüğü ekipleri, boğaziçi üniversitesinden esra mungan, mimar sinan güzel sanatlar üniversitesinden kıvanç ersoy ile nişantaşı üniversitesindeki görevine son verilen muzaffer kaya'yı gözaltına aldı. hakkında gözaltı kararı çıkarılan ve bildirinin ardından yeni yüzyıl üniversitesindeki işine son verilen meral camcı'nın ise yurtdışında olduğu tespit edildi. 

anadolu ajansı, “haklarında gözaltı kararı çıkarılan şüphelilerin, önceki bildirinin arkasında olduklarına dair geçen hafta bir bildiri daha okuduklarının polis ekiplerince belirlendiği öğrenildi” ifadesini kullandı. hakkında gözaltı kararı çıkartılan dört akademisyen, 10 mart’ta güneydoğu’daki çatışmalarla ilgili bildiri yayımladıktan sonra açılan 500’ü aşkın soruşturmada 30'dan fazla akademisyenin işten çıkartıldığını duyurmuştu. 

emniyetteki işlemleri devam eden şüphelilerin, yarın adliyeye sevk edilmesi bekleniyor. 

733 akademisyenin ifadesi alınıyor

istanbul cumhuriyet başsavcılığı, "barış için akademisyenler inisiyatifi" üyeleri hakkında başlatılan soruşturma dosyalarını kendi bünyesinde toplayarak, bildiriyi imzalayan 733 akademisyenin ifadesini almaya başlamıştı. anadolu ajansı, savcılığın yükseköğretim kurulu başkanlığına (yök) 733 akademisyenle ilgili yazı yazarak, haklarında idari işlem yapılmasını da talep edeceğini bildirmişti. 

soruşturma kapsamında akademisyenlere, “pkk'nın terör örgütü mü, değil mi?”, “türkiye cumhuriyeti devleti katliam mı yapıyor?”, “bildiriyi imzalamak için baskı veya tehdit aldınız mı?”, “bildirinin halen arkasında mısınız?”, “bildiride geçen 'bu suça ortak olmayacağız' ifadesiyle güvenlik güçleri mi kastedilmektedir?” şeklinde sorular yöneltiliyor. 

733 akademisyen haricinde bildiride imzası olan 395 kişi hakkındaki işlem ise ankara cumhuriyet başsavcılığınca yürütülüyor. söz konusu 395 kişi, ankara yargı çevresiyle yurt dışında bulunan akademisyenlerden oluşuyor. 

ne demişlerdi?

'barış için akademisyenler inisiyatifi' 11 ocak'ta ankara ve istanbul'da düzenledikleri basın açıklamalarında "bizler bu suça ortak olmuyoruz" başlıklı bir bildiri yayınladı. türkiye ve yurt dışından 89 üniversiteden 1128 akademisyenin imzaladığı bildiride şöyle deniyordu:

"türkiye cumhuriyeti; vatandaşlarını sur'da, silvan'da, nusaybin'de, cizre'de, silopi'de ve daha pek çok yerde haftalarca süren sokağa çıkma yasakları altında fiilen açlığa ve susuzluğa mahkûm etmekte, yerleşim yerlerine ancak bir savaşta kullanılacak ağır silahlarla saldırarak, yaşam hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkı, işkence ve kötü muamele yasağı başta olmak üzere anayasa ve taraf olduğu uluslararası sözleşmeler ile koruma altına alınmış olan hemen tüm hak ve özgürlükleri ihlâl etmektedir.

devletin başta kürt halkı olmak üzere tüm bölge halklarına karşı gerçekleştirdiği katliam ve uyguladığı bilinçli sürgün politikasından derhal vazgeçmesini, sokağa çıkma yasaklarının kaldırılmasını, gerçekleşen insan hakları ihlallerinin sorumlularının tespit edilerek cezalandırılmasını, yasağın uygulandığı yerde yaşayan vatandaşların uğradığı maddi ve manevi zararların tespit edilerek tazmin edilmesini, bu amaçla ulusal ve uluslararası bağımsız gözlemcilerin yıkım bölgelerinde giriş, gözlem ve raporlama yapmasına izin verilmesini talep ediyoruz."

müzakere koşullarının hazırlanmasını ve kalıcı bir barış için çözüm yollarının kurulmasını, hükümetin kürt siyasi iradesinin taleplerini içeren bir yol haritasını oluşturmasını talep ediyoruz."

yök ve uak'dan açıklama

erdoğan'ın akademisyenleri sert bir dille eleştirerek mandacılıkla suçladığı konuşmasının ardından önce yök, "teröre destek veren bildiri ile ilgili olarak hukuk çerçevesinde gereği yapılacak" açıklaması yaptı. bildiriye yönelik tepkiler büyüdü. bir grup akademisyen "devletin yanındayız" diyerek karşı bildiri kaleme aldı. üniversitelerarası kurul açıklama yaparak, "akademik özgürlüğün, bir ülkenin varlığını tehdit aracı olarak istismar edilemeyeceğini" belirtti.

kaynak: al jazeera, aa ve dha

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;