japonya'da bağımsız bir kuruluş tarafından hazırlanan rapor, ülkenin liderlerinin geçen yılki deprem ve tsunami felaketi sonrası, nükleer krizin ne boyutta bir zarara yol açtığını bilmediklerini gösterdi. hatta japonya'yı yeniden inşa inisiyatifi vakfı'nın hazırladığı rapora göre, 11 mart 2011'deki felaketin ardından japon liderler baştta riski de önemsemedi. 

raporda, felaketten üç gün sonra ise dönemin japonya başbakanı naoto kan ve ekibinin, japon ulusunun varlığının tehdit altında olduğu en kötü senaryoya hazırlık yaptıkları, hatta gizlice başkent tokyo'yu boşaltmayı değerlendirdikleri bildirildi. 

japonya başbakanı'nın, deprem ve tsunami sonrası ağır hasar alan fukuşima nükleer santrali'nin çalışanlarına tesiste kalma emri verdiği, milyonlarca kişiyi tokyo'yu terk etmeyi zorlayacak 'ölümcül bir zincirleme reaksiyondan' korkulduğu bilgileri de raporda yer aldı. 

raporda, japonya'nın tehlikenin gerçek boyutlarını abd'den de gizlediği ve tokyo yönetiminin bu tavrının iki ülke arasındaki ilişkileri zedelemiş olabileceği belirtiliyor. 

japonya'yı yeniden inşa inisiyatifi vakfı'nın raporu; profesörler, avukatlar ve gazetecilerden oluşan 30 kişilik bir ekip tarafından hazırlandı. 

ekibin eylül ayından bu yana görüştüğü 300'den fazla kişi arasında naoto kan'ın yanı sıra, dönemin ticaret bakanı banri kaieda da bulunuyor. 

peş peşe patlamalar

11 mart 2011'deki deprem ve tsunami felaketi sonrası fukuşima nükleer santrali'nde peş peşe patlamalar meydana gelmişti. radyasyon sızdıran santralin altı reaktörünün üçü erimişti. santraldeki reaktörlerin soğutulması aylar sürmüştü. 

olay, 1986'da çernobil santrali'nde görülenden bu yana dünyanın tanık olduğu en büyük nükleer sızıntı olarak kayıtlara geçmişti.

japonya'daki felaket sonrası toplam ölü ve kayıp sayısı ise 21 bini geçmişti. 

kaynak: ajanslar