Ortadoğu
Körfez'de gerilim hafifliyor
Cidde'de yapılan Körfez İşbirliği Konseyi 132. Dışişleri Bakanları toplantısı sona erdi. Kuveyt Dışişleri Bakanı Körfez ülkelerinin Katar'la olan anlaşmazlıklarının çözümü için bazı kriterler üzerinde anlaşmaya varıldığını söyledi.
kuveyt dışişleri bakanı şeyh sabah halid hamad sabah, suudi arabistan'ın cidde kentinde düzenlenen körfez işbirliği konseyi (kik) 132. dışişleri bakanları toplantısı'nın ardından konsey'in genel sekreteri abdullatif bin raşid zeyyani ile bir araya geldi.
görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan sabah, "körfez ülkeleri arasındaki anlaşmazlıkların çözümü için ilk adımı attık ve bazı kriterler üzerinde anlaştık. yakın bir zamanda suudi arabistan, birleşik arap emirlikleri (bae) ve bahreyn büyükelçileri katar'a dönebilir" dedi.
suudi arabistan, bahreyn, bae, kuveyt, katar ve umman sultanlığı'nın belirlenen kriterleri onayladığını belirten sabah, kik'in 33 yıllık tarihiyle tüm engelleri aşmaya muktedir olduğunu ifade etti.
büyükelçilerin katar'dan çekilmesi olayının üye ülkeleri derinden etkilediğini belirten sabah, "bölge tehlikeli bir süreçten geçiyor dolayısıyla aramızdaki sorunları çözmeli ve ilerleyişimize devam etmeliyiz" diye konuştu.
'terörle mücadele' çağrısı
suudi arabistan'ın cidde şehrinde düzenlenen bir günlük toplantının sonuç bildirisinde, birleşmiş milletler güvenlik konseyi'nin (bmgk), başta irak şam islam devleti (işid) ve nusra cephesi olmak üzere, irak ve suriye'de faaliyet gösteren örgütlere yönelik karar tasarısını kabul etmesinden duyulan memnuniyet dile getirildi.
bildiride "terörle mücadele için bölgesel ve uluslararası çabaların artırılması ve terör suçları işleyenlerin adalete teslim edilmesi gerektiğine" işaret edildi.
'ateşkese bağlı kalınmalı'
filistinli gruplar ile israil arasında ateşkes sağlanmasından ve bu konuda mısır'ın yürüttüğü çabalardan memnun olduklarını belirten kik üyeleri, ateşkese bağlı kalınması gerektiğine işaret etti. bildiride, israil'in filistin halkına yönelik işlediği suçlardan sorumlu olduğu da vurgulandı. gazze'ye insani yardımların en kısa zamanda ulaştırılması çağrısında bulunuldu.
libya'daki çatışmalar ve şiddet olaylarının doğurduğu istikrarsızlıktan duyulan endişenin de dile getirildiği bildiride, bu durumun ülkenin güvenlik ve geleceğini etkilediği kaydedildi.
bildiride, şiddetin durması ve başta parlamento olmak üzere anayasal kurumlara verilen destekle meşruiyetin hakim olması gerektiği belirtildi.
esed rejimine kınama
kik bildirisinde, suriye'deki durum için de, esed rejiminin ölüm ve yıkımlara devam etmesi kınandı. sivillere yardımların ulaştırılması için tüm engellerin kaldırılması çağrısında bulunulan bildiride, suriye'nin bağımsızlığı ve toprak bütünlüğünün korunması gerektiği vurgulandı.
kik üyeleri, yeni bm suriye özel temsilcisi staffan de mistura'ya görevinde başarılar diledi.
irak konusunda ise en kısa zamanda hükümet kurulması ve ulusal birliğin güçlendirilmesi temenni edildi.
iran'a kınama
iran'ın, birleşik arap emirlikleri'nin (bae) 3 adasını elinde tutmaya devam etmesinin kınandığı bildiride, iran'a, ada krizinin çözülmesi için bae'nin sarfettiği çabalara doğrudan müzakereler ya da uluslararası adalet divanı'na başvurarak cevap verme çağrısı yapıldı.
bildiride, bölge ülkelerinin egemenliğine saygı temeli üzerinde, içişlerine müdahale edilmeden, tehdit ve güç kullanılmadan kik ile iran arasında işbirliğinin önemi vurgulandı.
kriz büyükelçilerin çekilmesiyle büyümüştü
suudi arabistan, bae ve bahreyn, 5 mart'ta katar'ın kik içinde imzaladığı güvenlik anlaşmasını fiili olarak yerine getirmediği gerekçesiyle mart ayında katar'ın başkenti doha'daki büyükelçilerini çekme kararı almıştı.
ortak açıklamada körfez işbirliği teşkilatı üyelerini birbirine bağlayan ilkelerin olduğu ve işbirliğini geliştirmek için çaba gösterildiği dile getirilerek, katar’ın da bu ilkelere imza atmasına rağmen fiili olarak gereklerini yerine getirmediği öne sürüldü.
katar ile suudi arabistan, mısır başta olmak üzere birçok konuda zıt politikalar izliyor. suudi arabistan ve birleşik arap emirlikleri, mısır’daki darbe yönetimine en çok mali yardımda bulunan iki ülke.
buna karşın katar, müslüman kardeşler grubundan olan eski cumhurbaşkanı muhammed mursi’nin darbeyle devrilmesine ve ardından yüzlerce göstericinin öldürülmesine net bir tepki gösterdi.
katar, mısır'da göstericilere yönelik şiddet ve müslüman kardeşler'in 'terör örgütü' ilan edilmesini de eleştirmişti. suudi arabistan ise mısır yönetiminin bu kararını söylemleriyle destekliyor.
kaynak: al jazeera ve anadolu ajansı
Yorumlar