Türkiye

Kurtulmuş: Vekâlet savaşının bir limiti var

Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş "Vekalet savaşının Amerika bakımından da Rusya bakımından da artık sınırlarına gelmiştir. Bundan sonra bir barış yolu bulunamazsa, bunun sonu açık bir savaşa büyük güçlerin girmesi demektir. Amerika ile Rusya'nın açık bir savaşa girmesi demektir." dedi.

başbakan yardımcısı numan kurtulmuş al jazeera arapça kanalına konuştu. kurtulmuş, irak ve suriye'deki gelişmeleri değerlendirdi ve buradaki çatışmaların ana aktörü olan abd ve rusya'ya seslendi. kurtulmuş "vekâlet savaşının amerika bakımından da rusya bakımından da artık sınırlarına gelmiştir. bundan sonra bir barış yolu bulunamazsa, bunun sonu açık bir savaşa büyük güçlerin girmesi demektir. amerika ile rusya'nın açık bir savaşa girmesi demektir." dedi.

kurtulmuş şunları söyledi:

"amerikalıların anlamadığı bu"

"amerikalılar şu tercihi yapmak zorunda. bölgenin kilit ülkesi olan türkiye ile mi işbirliğine devam edecekler, yoksa birkaç bin militanı bulunan bir terör örgütüyle mi işbirliği yapacaklar? bunu söylerken, amerikalılara da diğer tüm müttefiklerimize de şunu söylüyoruz; biz bu bölgedeki kürtlerin, kürt kardeşlerimizin varlığına asla karşı değiliz. çünkü bizim kürt şehirlerimizle  suriye'deki kürt şehirlerini birbirleriyle akrabası olan insanların yaşadığı şehirlerdir. kobani'deki insanlar bizim dostumuzdur, kardeşimizdir, dindaşımızdır, akrabamızdır. aynı şekilde kamışlı'daki insanlar da bizim dostumuzdur, akrabamızdır. biz bu halklarla iç içe geçmiş olan unsurlarız. bizim karşı çıktığımız, bu bölgelerde bir etnik temizlik yapılarak buradan arapların ve türkmenlerin kovulmasıdır, diğer unsurların kovulmasıdır. amerikalıların anlamadığı bu. çok açık söyleyeyim."

"100 sene sonra ikinci sykes picot'yu uygulamaya çalışıyorlar"

"büyük resmi anlamadan ortadoğu üzerine konuşamayız. büyük resim şu: bundan tam 100 sene evvel sykes picot anlaşmasıyla galip devletler, ingilizler, fransızlar, ruslar, bir masanın etrafına geldiler. oturdular, ellerine cetvelleri aldılar, pergelleri aldılar, "şurası türkiye'dir" dediler, "burası suriye'dir, irak'tır, ürdün'dür, lübnan'dır" dediler. sınırlarımızın tamamı, hiçbir tarihi gerçekliği olmayan, subjektif, güç dengelerinin sonucu olarak çizilmiş sınırlardır. önce bu bölgelerin halklarını sınırları bölerek birbirinden ayırdılar. "

"100 sene sonra ikinci sykes picot'yu uygulamaya çalışıyorlar. böylece insanların zihinlerini ve gönüllerini birbirinden ayırmaya çalışıyorlar. akçakale ile tel abyad, ikisi de akçakale demektir. birisi arapça'dır, birisi türkçe'dir. bu şehirleri birbirinden arayan sadece bir caddedir. bazı yerlerde sadece tren yoludur. şimdi insanların zihinlerini bölmeye çalışıyorlar. kimisini sünni, kimisini şii diye ayırıyorlar. kimisini arap, kimisini türkmen, kimisini kürt diye ayırmaya çalışıyorlar. bu tehlikeli ve son derece sinsi bir oyundur. ortadoğu halklarının uyanması lazım."

"bizim sünniler, şiiler, araplar, türkler, kürtler, bütün bu bölgenin halkları olarak asırlardır beraber yaşadık. bir asır evvel sınırlarımızı böldüler, allah rızası için şimdi zihinlerimizi ve gönüllerimizi bölmelerine müsaade etmeyelim."

"oyunun esas adı budur, ikinci sykes picot uygulanıyor. ve yeniden buralarda yeni bölünmeler, yeni farklılıklar ortaya çıkarılmaya çalışılıyor. bu önlemenin ilk yolu, kim nerede oturuyorsa, orada oturmaya devam edecek, kıyamete kadar da o bölgenin insanı olarak varlığını koruyacak. türkiye olarak bizim istediğimiz budur."

"sadece çıkarları için bazı unsurları kullanıyorlar"

"sünni'nin şii'den başka bir kaderi yoktur. arap'ın, türk'ün, kürt'ün birbirinden farklı bir kaderi yoktur. bu bölge halkları olarak hem tarihimizi, geçmişimizi, kültürümüzü birleştireceğiz, hem de ortak bir geleceği oluşturmaya yeniden inşa etmeye çalışacağız. "

"bütün dostlarımız, bu bölgede yaşayan coğrafyanın halkları şunu bilsinler ki, meselâ kürteri çok seviyorlar da türklerden nefret ediyor değiller. ya da arapları çok seviyorlar da kürtlerden nefret ediyor değiller. bu bölgein insanlarına karşı hiçbir şekilde ortak bağları yok, kimseye karşı bir sevgi sempati beslemiyorlar. sadece çıkarları için bazı unsurları kullanıyorlar. buna karşı uyanık olmak mecburiyetindeyiz."

"bundan sonrası böyle devam etmez"

"bir kere bu bölge üzerinde her iki ülkenin de başka ülkelerin de bir takım hesapları olduğunu gösteriyor. ve burada yeniden soğuk savaş sonrası dönemde çok üst düzeyde bir askeri varlığın olduğunu görüyoruz. bu çok tehlikeli."

"şimdi vekâlet savaşı yapmak bu ülkeler için kolay gibi görünüyor. çünkü kendi ellerini sıcak sudan soğuk suya sokmuyorlar, kullandıkları maşalarla sahada, o örgüt, bu örgütün üzerinden ya da biri rejimi tutuyor, diğeri başka bir grubu tutuyor. bunun üzerinden bir mücadele veriyorlar."

"ama her vekâlet savaşının bir limiti, bir sınırı var. şimdi bölgedeki suriye üzerinden yürütülen, buna şimdi irak'ı da katabiliriz.  vekâlet savaşının amerika bakımından da rusya bakımından da artık sınırlarına gelmiştir. bundan sonra bir barış yolu bulunamazsa, silahları susturmak için amerika, rusya başta olmak üzere ülkeler samimi gayret sarfetmezse, bunun sonu açık bir savaşa büyük güçlerin girmesi demektir. amerika ile rusya'nın açıkbir savaşa girmesi demektir. herhalde bunu göze almazlar, almamaları gerekir. onun için hepsinin yapması gereken şu, bırakın bölgeyi bölge haklarına.

"bundan sonrası böyle devam etmez. ya barış masası kurulacak ve burada haklarının dediği olacak ya da allah muhafaza bölgesel bir karışıklığın içine gireceğiz."

"halep ve musul bölgenin geleceğini belirleyecek"

"musul operasyonunun, bölgedeki gerilimleri düşürmek için büyük imkân olduğunu görüyorum.  uluslararası camia musul operasyonunda doğru adım atabilirse, deaş'tan temizledikten sonra orayı etnik temelli başka güçlerin eline yani pyd, ypg güçlerinin eline bırakmazsa bırakmazsa, bölgedeki demografik yapının olduğunu yerde durması yönünde kararlı bir adım atılırsa bu bir başlangıç olabilir."

"bölgenin geleceği konusunda halep ve musul, iki kentin geleceğinin bölgenin geleceğini belirleyecek olduğunu söyleyebilirim. her tarafın akıllı bir şekilde hassas bir şekilde davranması lazım."

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;