geçen yıl ağustos ayında meydana gelen olayda, d.k. adlı kadın pazarcılık yapan 33 yaşındaki eşini kafasını piknik tüpüyle vurduktan sonra bıçaklayarak öldürmüştü. bugün, kocaeli 2'nci ağır ceza mahkemesi'nde görülen davanın duruşmasında tutuksuz yargılanan kadın son kez savunmada bulundu.

iki çocuk annesi d.k., evli kaldığı 15 yıl boyunca eşi tarafından sürekli şiddet ve hakarete maruz kaldığını belirterek, şunları söyledi:

"eşimin tehditleri nedeni ile kendim özellikle de çocuklarım zarar görmesin diye evden de ayrılamadım. eşim sürekli alkol kullanıyordu. eve yabancı erkekler getiriyordu. biz o anlarda çocuklar ile bir odaya kapanıp, korku içinde beklerdik. çocuklarım babasının eve gelmesinden bile korkuyorlardı. babaları eve gelecek diye akılları çıkıyordu. anlık bir korku ve yaşadıklarımın etkisi ile eşimin de uyandığını görünce bana zarar verecek diye bu şekilde davrandım. zaten olay günü gün boyunca tekme, tokat hakaret içinde geçmişti. korkum hat safhadaydı. eşim gün içerisinde sebepsiz yere defalarca beni dövmüştü, olay bir anda gelişti. yaşananlardan pişmanım. 15 yıldır çile çektim, böyle olsun istemezdim. hep çocuklarımı korumaya çalıştım, 2 kız çocuğum için bunca yıldır her şeye boyun eğdim."

mahkeme heyeti d.k'nın cinayeti meşru müdafaa koşullarında işlediği gerekçesiyle beraatına karar verdi. kararda şöyle denildi:

"her ne kadar d.k hakkında eşi olan f.k'yı kasten öldürdüğü iddia edilmiş ise de; maktulün, sanık ile evlendiği tarihten itibaren 15 yıl boyunca aralıksız olarak sanığa sözlü ve fiili şiddet uyguladığı, çocukları ile birlikte sürekli kötü yaşam koşullarına maruz bıraktığı, suç tarihinde de sanığı sebepsiz yere ve birden fazla, çocukları ile birlikte darp ettiği, sanığın suç tarihinden sonra da çocukları ile birlikte sürekli olarak ağır şiddete ve kötü yaşam koşullarına maruz bırakılacağı ihtimalinin muhakkak olduğu, maktulün sanığa yönelik olarak 15 yıldır süregelen saldırılarının devamlılık taşıdığı, sanığın saldırılarının devam edeceği korkusuna kapıldığı, her seferinde kaçma ya da resmi makamlara başvurmaya cesaret edemediği, suç tarihinde maktul tarafından ağır şiddete maruz bırakıldığı, öldürmek ile birden çok tehdit edildiği, meşru müdafaa koşullarının oluştuğu anlaşılmakla ceza verilmesine yer olmadığına ve beraatına."

mahkemenin beraat kararına çok sevinen d.k., "allah razı olsun sizlerden. adaletten allah razı olsun" diyerek mahkeme salonundan çıkıp çocuklarına sarıldı.

kaynak: dha