Profil

Portre: Fazıl Say

Her yıl yüzün üzerinde konser veren sanatçı, yalnızca müziği ile değil Twitter'a yazdığı mesaj yüzünden hapis istemi ile yargılandığı dava ile de dünyanın gündeminde.

Konular: Yaşam

fazıl say 1970 yılında ankara’da dünyaya geldi. oyuncak enstrümanlar sayesinde müzik ile tanıştığında üç yaşındaydı. beş yaşında ilk profesyonel adımlarını attı ve piyano çalmaya başladı.

müzik eğitimine 12 yaşında itibaren ankara üniversitesi devlet konservatuarı’nda devam etti. burada 'özel statü' öğrencisi olarak kamuran gündemir ile piyano, ilhan baran ile kompozisyon çalıştı.

ankara’da david levine ve aribert reimann’ın atölyelerine katılan say, bu müzisyenler sayesinde almanya’nın düsseldorf kentindeki robert schumann enstitüsü’nde, beş yıl boyunca burslu olarak müzik eğitimini sürdürme imkanı buldu.

ilk eseri ‘black hymns’ı 16 yaşında besteledi. 1991 yılında berlin senfoni orkestrasıyla birlikte piyano ve viyola konçertolarını çaldı.

1992-1995 yılları arasında berlin müzik konservatuarı’nda devam etti.

bu arada 1994 yılında abd’nin new york kentinde düzenlenen genç konser sanatçıları uluslararası seçmeler ödülü yarışmasında birinci oldu.

dünyaya 'ipek yolu' ile açıldı

say, ‘silk road’ (ipek yolu) adlı bestesinin dünya prömiyerini 1996’da boston’da yaptı. o artık uluslararası müzik çevrelerince tanınmaya başlayan genç bir müzisyendi.

kariyeri boyunca new york filarmoni, israil filarmoni, baltimore filarmoni, st. petersburg filarmoni, bbc filarmoni, orchestre national de france’ın da aralarında bulunduğu dünyanın önemli orkestraları ile çalıştı.

lucerne festivali, ruhr piyano festivali, rheingau müzik festivali, verbier festivali, montpellier festivali, beethoven festivali’nde defalarca yer alan say, aralarında amsterdam’da bulunan concertgebouw, berlin philharmonie, vienna musikverein, tokyo’daki suntory hall, new york’daki carnegie hall ve avery fisher hall’ın da bulunduğu dünyanın birçok önde gelen konser salonlarında çaldı.

fransa'nın 'yerleşik sanatçısı'

ilk kaydı olan mozart diskini 1998 yılında yayınlandı. bu kayıtla 2001 yılında ‘echo-preis klasik’ ve alman müzik eleştirmenleri tarafından verilen ‘yılın en iyi albümü’ de dahil olmak üzere birçok uluslararası ödül kazandı.

aynı zamanda bir caz tutkunu olan say, 2000 yılında ney virtüözü kudsi ergüner ile birlikte bir ‘worldjazz’ dörtlüsünü kurdu. grup, montrö’den istanbul’a kadar dünyaca ünlü caz festivallerinde sahne aldı.

kültür bakanlığı’nın siparişi üzerine nazım hikmet’in şiirlerinden esinlenerek bestelediği nazım oratoryosu’nu cumhurbaşkanının da katıldığı prömiyer ile 2001 yılında sahneye koydu.

say 2003-2005 yılları arasında radio france tarafından ‘yerleşik sanatçı’ seçildi. radio france ve kurt masur tarafından sipariş edilen 3. piyano konçertosunu 2002’de besteledi. konçertosu’nun dünya prömiyerini paris’te eliahu inbal yönetimindeki fransız ulusal orkestrası’yla birlikte gerçekleştirdi.

altıok ağıtı'na sansür

sivas katliamının 10'uncu yıl etkinlikleri çerçevesinde bestelediği 'metin altıok ağıtı' oratoryosu 2003’te tamamladı. eser, 2 temmuz 1993'te madımak oteli'nde can veren, aralarında şair metin altıok’un da bulunduğu 37 aydını temsilen, 37 metronom vuruşuyla sona eriyordu.

ancak oratoryonun istanbul festivali kapsamında harbiye açıkhava tiyatrosu’nda gerçekleştirilen prömiyeri sansürlendi. dönemin kültür bakanı erkan mumcu, eserin final bölümünde yer alan, can dündar’ın sivas belgeseli’ne ait madımak görüntülerinin ve müziğin çıkarılmasını, aksi takdirde bakanlığa bağlı devlet çoksesli korosu’nu programdan çekeceğini söyledi.

sansürlenen görüntüler eşliğinde altıok’a ait “heybesinde yılan işaretleri/ baldıran zehri yüzüğünün içinde/ ve yanında kav taşıyan ben/ tekinsizim size göre/ ibret için yakılması gereken” dizelerinin geçmesi planlanıyordu.

say, daha sonra milliyet gazetesine verdiği bir röportajda yaşadıklarını şöyle anlatıyor: “sahneye çıktığım için 5-4 yenildim, sahneye çıkmasaydım 8-0 yenilmiş olurdum. korodan vazgeçseydim eserin yüzde 90’ı giderdi. koroyla, orkestrayla türkiye’de müzik yapamayacak mıyız? sansürlü mü dolaşacağız?”

sansürün ardından

eth zürich tarafından sipariş edilen ‘einstein’ı düşünmek’  adlı 4. piyano konçertosu mayıs 2005’te lucerne’de dinleyici ile buluşturdu. 

isviçreli yönetmen hans-ulrich schlumpf’un ‘ultima thule’ adlı filmi için mayıs 2005’te ilk film müziğini besteledi.

rapsodik piyano kompozisyonu ‘black earth’ü 2005’te, solo piyano için yazdığı ‘inside serail’ı 2006’da, ilk keman konçertosu ‘harem’de 1001 gece’yi 2008 yılında tamamladı. say’ın kendisine ait solo bir bölümü olmayan ilk orkestral çalışmasının dünya prömiyerini lucern’de yaptı.

aynı dönemde genco erkal’ın yazıp yönettiği ve ilk kez 2008 yılında sahneye koyan belgesel nitelikli ‘sivas 93’ oyununun müziklerini besteleyen say,  daha sonra yurtdışında izleyici ile buluşabilmesi adına 'sivas 93 operası’nın almanca olarak besteledi.

‘istanbul senfonisi’ 2010’da almanya’nın dortmund kentinde dünya prömiyerini yaptı. musikalische akademie des nationaltheater-mannheim orkestrası’nın siparişi üzerine bestelediği ‘hezarfen ney konçertosu’ mart 2012’de yine almanya’nın manheim kentinde ilk kez dinleyici ile buluştu.

türkiye'den gitme tartışmaları

say’ın 2007’de yılında alman süddeutsche  gazetesine verdiği röportajda "bizim türkiye rüyalarımız biraz öldü. tüm bakan eşleri türban takıyor. islamcılar zaten kazandı, biz yüzde 30, onlar ise yüzde 70. başka yere taşınmayı düşünüyorum" sözleri uzun süre kamuoyunun gündemini meşgul etti.

o yıl avrupa komisyonu tarafından 2008 kültürler arası dialog çalışmalarında 'ambassador-elçi' unvanıyla görevlendirilen say, söyleşisiyle ilgili soruları şöyle yanıtladı: "şu anda değil ama ileride türkiye'den ayrılmayı düşünüyorum. biz artık azınlıkta kaldık, dışlanıyoruz. çankaya'daki davete bile beni çağırmadılar. böyle giderse, bir kızım var onu da alır yurt dışına giderim."

sekiz yıllık bir aradan sonra yeniden istanbul müzik festivali’ne katılan say,  festivalin siparişi üzerine bestelediği son eseri ‘mezopotamya’ başlıklı 2. senfoni’sinin dünya prömiyerini haziran ayında  yaptı.

twitter ile gelen hapis cezası

ancak 2012, say'ın müziğinden çok, hakkında açılan dava ile gündeme geldiği bir yıl oldu. 

başka bir kişinin, sosyal paylaşım sitesi twitter’a yazdığı ve ömer hayyam’a ait olan "irmaklarından şaraplar akacak diyorsun, cenneti ala meyhane midir? her müminine iki huri vereceğim diyorsun, cenneti ala kerhane midir?" mısralarını alıntılamasının ardından yine twitter üzerinden devam eden tartışma sonucu say hakkında ‘islam dinine ve bu dine mensup kişilere ağır hakaret' iddiasıyla suç duyurusunda bulunuldu ve  ardından hapis istemiyle dava açıldı.

türkiye'de protesto gösterilerine neden olan dava, yabancı basında da geniş yer buldu. fransız la figaro gazetesi say'a ilişkin haberi, "fazıl say: islamcı türklerin taktığı piyanist" başlığıyla verirken, ingiliz financial times "laik sistem test ediliyor" diye yazdı.

'halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağıladığı' suçlamasıyla yargılandığı davada mahkeme sanatçıya 10 ay hapis cezası verdi.  sanığın sabıkasız oluşu dikkate alınarak beş yıllık denetimli serbestlik şartıyla cezası geri bırakıldı.

'yurdum adına çok üzgünüm'

davanın açılmasının ardından verdiği röportajlarda sık sık yapılanların 'iktidarın kendisini itibarsızlaştıma çalışması' olarak tanımlayan say, aynı suç beş yıl içerisinde tekrarlarsa hapis yatacak.

say karar ile ilgili "yurdum adına çok üzgünüm" dedi. yaptığı yazılı açıklamada "hiçbir suçum olmamasına rağmen ceza almış bulunmam şahsımdan çok, türkiye'deki ifade ve inanç özgürlüğü adına kaygı vericidir" ifadesi yer aldı.

karar ile ilgili bir başka yorum da avrupa birliği (ab) komisyonu'ndan geldi. hapis cezasına kararından endişe duyduğunu bildiren ab komisyonu sözüsü maja kocijancic "ab komisyonu, türkiye'nin avrupa insan hakları sözleşmesi ve avrupa insan hakları mahkemesi kararları doğrultusunda ifade özgürlüğüne tam saygı göstermesinin öneminin altını çiziyor" dedi.

kaynak: al jazeera ve ajanslar

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;