Görüş

Çim kortun denklemi

Dört büyük tenis turnuvasının en prestijlisi Wimbledon, Londra'da başlıyor. Tenis Dünyası Dergisi'nin yayın yönetmeni Şevket Furkan Erbay, turnuvadan beklentilerini ve öne çıkan oyuncuları yazdı.

Konular: Spor, Wimbledon
Wimbledon'da Federer, dört numaralı seribaşı olarak turnuvaya katılıyor. [Fotoğraf: Gety Images]

sıkıcı addedilen çim, yeniden revaçta gibi görünüyor. eskiye oranla daha yavaş tempo yapılabilen bir zemine kayan wimbledon’da, roland garros ve avustralya açık’a göre daha seyrek görülen sürprizler de son yıllarda artmaya başladı. örneğin rafa nadal, son iki yılda hiç beklenmedik oyunculara kaybetti. federer geçen yıl ilk 100’ün dışındaki sergiy stakhovski’ye mağlup oldu. kadınlarda maria sharapova, portekizli larcher de brito’ya takıldı. 2012’de ilk dört arasından yalnızca bir isim son sekize kalabildi.

genel olarak bakıldığında, eşi görülmemiş ölçüde yaşanan tek adam hakimiyeti ve çoğu tenisçinin fiziğinin yorucu toprakta performans çöküntülerine yol açması nedeniyle bayağılaşan fransa açık’ın ardından gelen wimbledon, belirgin bir şekilde öne çıkıyor.

ingiliz spor ritüellerinin önde gelen üretimlerinden wimbledon, 23 haziran’da 128’inci kez kapılarını açacak. sabah 10.00’da turnuvanın yapıldığı tenis kulübü aeltc’nin kapıların açılmasıyla bir insan selinin istila edeceği kortlarda 13 gün boyunca oynanacak maçlar, sporun en çok saygı uyandıran şampiyonlarından ikisini ortaya çıkaracak.
 

dünyanın bir numaralı tenisçisi rafael nadal, nasıl ki fransa açık dendiğinde akla gelen isimse erkeklerde tarihin en fazla tekler grand slam kupası bulunan ismi roger federer de wimbledon’ın şâhı... 

by Şevket Furkan Erbay

dünyanın bir numaralı tenisçisi rafael nadal, nasıl ki fransa açık dendiğinde akla gelen isimse erkeklerde tarihin en fazla tekler grand slam kupası bulunan ismi roger federer de wimbledon'ın şâhı... yedi kez kazandığı turnuvada büyük oranda yoluna rafa’nın koyduğu bloklar olmasaydı, dolabında daha da fazlası olabilirdi. bir kez kazananın dahi tarihe geçtiği bu özel atmosferde elde edilmiş yedi birincilik, federer’i elbette turnuva tarihinin en büyük ismi yapıyor.

onu buralara getiren yol, öncesindeki gençler şampiyonluğunu bir kenara koyarsak, bir çömez olarak karşısına çıktığı pete sampras’a karşı kazandığı beş setlik 2001 wimbledon dördüncü tur maçıyla başlamıştı. o yoldan ilerlerken çok şey gördü geçirdi. ‘bundan sonra slam alamaz’ denirken, 2012’de yine imdadına wimbledon yetişti. ancak 32 yaşındaki isviçrelinin bu yılki turnuvada bir sekizinciye uzanması düşük ihtimal.

klasmanda iki numarada olmasına karşın wimbledon’ı diğer slam etaplarından ayıran çim bazlı seri başı belirleme sistemi nedeniyle bir numaralı seri başı olarak raket sallayacak novak djokovic, tek erkekler kupasının en önemli favorisi gibi görünüyor. nole, oynadığı maçların yüzde 92’sini kazandığı 2011’de kaptığı wimbledon zaferi dışında londra’da mutlu sona ulaşamadı. geçen yıl ikinci finalini buldu ama bu kez de karşısına andy murray çıkıverdi. bir bahisçi verisi gibi görebilirsiniz ama yakında baba olacak djokovic’e bu motivasyonun önemli bir katkı yapacağını unutmamak gerekir. son dönemde aynı ruh hali içindeki atp’de bazı tenisçilerin babalık arifesinde kendilerini aşması, psikolojinin ciddi fark yarattığı bu seviyede bizlere ilginç bir bakış açısı sunuyor.

şampiyona katkı momo’dan

atp’nin dört büyükleri diye anılan tenisçilerin son dört yılda zaferleri paylaştığı wimbledon’da geçen yıl sıra andy murray’e geldi. oyunculuğu zamanında her şeyi silip süpürmesine rağmen hiç wimbledon zaferi yaşayamayan ivan lendl’ın büyük katkılarıyla britanya’ya tam 77 yıl sonra tek erkekler birinciliği getiren andy, bu yıl farklı bir taktisyenle turnuvada yer alıyor. fransızların 2006’da wimbledon kazanan kadın tenisçisi amelie mauresmo, geçen yıl yurttaşı marion bartoli’nin şampiyonluk rotasını çizmişti. bir yıl sonra ise murray’nin unvanını korumasına yardım için tribünde olacak.

murray, sakatlıktan çıkıp başladığı 2014’ün geride kalan bölümünde tek bir final göremedi. en iyi turnuvasını çıkardığı roland garros’ta yarı finale kaldı ancak nadal’a karşı korttan silindi. geçen yılki seviyesinin çok uzağında olan iskoç’un, mauresmo’nun katkıları olsa bile şampiyonluğa ilerlemesi zor. djokovic’le oynaması muhtemel yarı final öncesinde kevin anderson, grigor dimitrov veya david ferrer isimlerinden birisi bile murray’a soğuk duş etkisi yaşatacak durumda…

ana tablonun alt bölümünde rafael nadal, oldukça sert bir kura çekti. kariyerinin 14’üncü slam zaferiyle tüm zamanlar listesinde ikinci pete sampras’ı yakalayan nadal, iki kez şampiyon olduğu wimbledon’da 2012 ve 2013 turnuvalarını pek hatırlamak istemiyor. bu yıl da çim korttaki tek maçını kaybeden nadal, istikrarlı servislere karşı problem yaşayabiliyor. tablodaki bölümünde fransızların başarılı tenisçisi ve eski wimbledon yarı finalisti richard gasquet, ace kralı milos raonic gibi önemli seri başları bulunan rafa, yarı finalde ezeli rakibi federer’in karşısına dikilmenin planları içinde. böylesi bir yarı final eşleşmesinde ise ibre elbette oynadıkça açılan ispanyol’dan yana… hele 2007 wimbledon finalinden bu yana federer’in rafa’yı psikolojinin büyük rol oynadığı slam turnuvalarında yenemediğini düşünürseniz ikili arasındaki makas hayli açılıyor.

avustralya açık şampiyonu stan wawrinka, uzun yıllar boyunca en zayıf karneyle evine döndüğü wimbledon’da kendisini aşmaya çalışacak ama zor kurası isviçrelinin işini zorlaştıracak.

ilk 10’da yer almasa da, bu sezonun çıkıştaki oyuncularından olan eski wimbledon gençler şampiyonu grigor dimitrov ise yeni bir dönem açmak için londra’nın yeşil zemininde olacak. melbourne’deki çeyrek finalinden sonra fransa’ya ilk turda nokta koyan grigor, geçen hafta sonu ‘öncü wimbledon’ olarak bilinen prestiji yüksek queen’s club turnuvasını zaferle noktalamayı başarmıştı.
 

tek kadınlar ana tablosu, son beş yılda üç kez bu kupayı kazanan serena williams’ın egemenlik alanı olarak tanımlanıyor. ancak abd’li süper tenisçinin sağı solu belli olmadığından beklenmedik sonuçlar da çıkabilir. 

by Şevket Furkan Erbay

kadınların gözü serena’da

tek kadınlar ana tablosu, son beş yılda üç kez bu kupayı kazanan serena williams’ın egemenlik alanı olarak tanımlanıyor. ancak abd’li süper tenisçinin sağı solu belli olmadığından beklenmedik sonuçlar da çıkabilir. roland garros’ta erkenden garbine muguruza’ya takılarak turnuvanın akışını etkileyen serena’yı büyük maçlarda yenmek imkansıza yakın. problem yaşadığı son slam turnuvalarında serena’nın hep erken turlarda gittiğini görünce, çeyreğe kadar olan bölümde eugenie bouchard, maria sharapova gibi isimlerle eşleşme olasılığını buraya not etmekte fayda var.

wimbledon’da en çok merak edilen kadın tenisçilerin başında simona halep geliyor. uzun süredir suskun romanya’yı harekete geçiren genç raket, fransa açık’taki yürekli finalinden sonra çimde de dikiş tutturabilmenin yollarını arıyor. kötü kura çekmeyen halep’in yarı finali bulması, kariyeri adına yeni bir atılım olacak.

bir süredir büründüğü suskunluk sarmalından önümüzdeki hafta çıkmayı planlayan belaruslu vika azarenka, sekiz numara olarak girdiği wimbledon’da ne yapacağı muamma isimler arasında bulunuyor. aynı şekilde eski slam şampiyonları petra kvitova ve sam stosur da durgunlar arasında kendilerine yer edindiler. avustralya açık’ın galibi li na, iyi bir kura çekti ve yarı final göremediği tek büyük turnuvada bu şanssızlığını sona erdirmek için hatırı sayılır bir şansa sahip. ancak fransa açık’taki ilk tur şokunun zihinsel etkisini hâlâ hissediyor olması da ihtimaller dahilinde…

bu yılki turnuva, iki haftalık hazırlıkla oynanacak son wimbledon mücadelesi anlamını da taşıyor. önümüzdeki yıldan itibaren çim kort slam’i için hazırlık üç haftaya çıkacak ve profesyonel turdaki çim kort bölümü ise toplamda altı haftaya ulaşacak. bu sayede topraktan çime adaptasyondaki kırılmalar ve yol kazalarının asgariye indirilmesi hedefleniyor. hem oyunun geleceğini tehdit eden sakatlıkları azaltmak, hem de çim oyuncularına fırsat eşitliği tanımak için gelecek yıl başlanacak yeni uygulamanın olumlu olduğunu düşünüyorum.

şevket f. erbay, tenis dünyası ve atletizm dünyası dergilerinin yayın yönetmeni. eurosport türkiye’de farklı branşlarda spikerlik yapıyor. uzun bir yol-popüler wta tour tarihi (1973-2004) kitabının yazarı.

bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve al jazeera'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

kaynak: al jazeera

Şevket Furkan Erbay

şevket f. erbay, tenis dünyası ve atletizm dünyası dergilerinin yayın yönetmeni. eurosport türkiye’de altı yıldır farklı branşlarda spikerlik yapıyor. uzun bir yol-popüler wta tour tarihi (1973-2004) kitabının yazarı.  Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;