Görüş

Oyunu değiştiren adam

Kimisi, bir sporu yeryüzünde en iyi yapan adamdır: Maradona gibi, Jordan gibi, Phelps gibi... Kimisi ise alır o sporu değiştirir, geliştirir, başka bir noktaya taşır. Messi’nin yaptığı da bu galiba. Messi sahadayken oynanan başka bir oyun artık. O futbolu bıraktığında, herkesin dengelendiği, herkesin tekrar eşit olduğu yeni bir futbol başlayacak belli ki.

Konular: Futbol, Spor
Lionel Messi, Barcelona altyapısından yetişti. [Reuters]

bu mesleği yaptığımız için kendimizi şanslı hissettiğimiz anlar oluyor. perşembe de öyle bir gündü, bir organizasyon vesilesiyle hamza hamzaoğlu ile bir yemek yeme fırsatı bulduk. hamza hoca o yemekte, yabancı teknik adamların türk futbolcularla sorun yaşamasıyla ilgili taze bir anekdot paylaştı: prandelli’nin galatasaray’da görev yaptığı dönemde sürekli taktik diziliş, savunma yerleşimi çalıştırdığını ve bu çalışmaların futbolcular tarafından hiç sevilmediğini söyledi hamza hoca.

aslında prandelli’yi anlıyorum. üst düzey futbol takımlarının ilk hallettiği meselelerden biri şüphesiz ki alan paylaşımı. sahayı doğru parselleme. bölge bilinci. ve türk futbolcular maalesef bu kavramlara fazla önem atfetmiyorlar. türkiye’ye gelen hemen her yabancı hoca da (belki de biraz istemeyerek) taktik parselasyon çalışması yaptırıyor.

ama bir şampiyonlar ligi finali izliyorsanız ve alan parselasyonuyla ilgili bir gariplik varsa, o zaman şaşırıyorsunuz işte.

son dönemde dünya futbolunda yükselen trendlerden birinin “düzensizliği yakalama” olduğunu biliyorsunuz. jurgen klopp’un, jupp heynckes’in aradıkları hep buydu, rakiplerini düzensiz yakalamak istiyorlardı. cumartesi gecesi şampiyonlar ligi finalinde ise luis enrique, düzensizliği kendi eliyle verdi rakibine...

her şey, lichtsteiner’in yürüyen merdivenden inmesiyle başladı...

messi’nin bu yıl kâğıt üstünde sağ açıkta oynadığı malum. ilk aylarda bu durumdan memnun olmadığı söylense de özellikle yılbaşından sonra performansı zirve yaptı: ligdeki getafe ve kupa finalindeki bilbao maçları gibi sağ açık resitalleri izletti dünyaya. belli ki juventus’un da hazırlığı barcelona’nın oyunu sağdan kuracağı üzerineydi. 

benim gibi büyük maradona hayranları için zor bir geceydi gerçekten cumartesi... maradona dininin en çok mensup kaybettiği gecelerden biridir sanırım bu! çünkü messi bu yıl sadece kupa kazandıran değil, arkadaşlarını da geliştiren bir sene geçirdi. neymar’ı, suarez’i geliştirdi, onların tekâmülüne katkı yaptı messi.

by Uğur Meleke


ama öyle olmadı. barcelona oyuna adeta sağ açıksız başladı: sol açıkta neymar, on numarada messi ve santrforda suarez’le beklenmedik asimetrik bir düzendi bu. maçı ilk 15 dakikada sola yıktılar ve açığı orada aradılar. sağ bek lichtsteiner ve orta üçlünün sağındaki marchisio’nun beklemediği sürpriz bir baskıydı bu.

maç öncesi görüntüleri izlediniz mi bilmiyorum... juventus oyuncularının tamamı, berlin olimpiyat stadı’nın merdivenlerinde sohbet ederek sahaya inerken, tek bir kişi, lichtsteiner, yürüyen merdivende yalnızdı. soğukkanlı görünüyordu lichtsteiner. ama maç sanki onun da beklediği gibi başlamadı. solda buluşan alba, iniesta, neymar ve messi, lichtsteiner’e kabus bir 15 dakika yaşattılar. golü de oradan çıkardılar zaten.

tabii ki juventus savunmasındaki bu alışılmadık geçirgenlik, sadece lichtsteiner’in formuyla alakalı değil. juventus, lichtsteiner-barzagli-bonucci-evra dörtlü savunmasıyla ilk kez bir resmi maça çıktı cumartesi gecesi. ve beklediklerinden daha fazla sorun yaşadılar. göbekte chiellini ile yer aldığında sağ stoper oynayan bonucci, barzagli ile sol stopere geçmek zorunda kaldı. normalde hemen solunda bonucci ile oynamaya alışık lichtsteiner, bu kez barzagli’yle komşuydu. bu şaşkınlık bir 45 dakika zorladı zaten juventus’u...

karşı plan: morata vs. mascherano

juventus’un barcelona’ya karşı yakaladığı pozisyonların altındaysa bir başka düzensizlik yatıyordu: genç santrfor alvaro morata, maçın başlangıç düdüğünden itibaren sağ çizgiye deplase oldu. sol stoper mascherano’yu sürekli sol çizgiye taşıdı ve ona karşı net bir üstünlük kurdu. morata’nın sahadaki en yüksek özgüvenli juventus’lu olmasında da mascherano’ya attığı çalımların ve kurduğu fiziksel üstünlüğün net bir payı vardı.

her iki devreye presle başlayan juventus’un ikinci yarının başındaki planının tutmasında tabii ki evra’nın pogba’yla birlikte soldan bindirmeye başlamasının büyük payı var. malum, messi on numara gibi oynuyor sahada. bu durum, juventus orta saha dörtlüsüne karşı barcelona orta sahasının da dörtlenmesi gibi bir avantaj sağlasa da, sağ savunmada alves’i tamamen yalnızlığa itti. messi şeklen bile sağ açıkta olmadığı için evra rahatladı ve kariyerindeki beşinci şampiyonlar ligi finalinde çok rahat çıktı hücuma ikinci yarıda. ama bir maçın içinde messi varsa, diğer herkes ve her şey, detay seviyesine inmeye mahkum oluyor maalesef.

öğrenilmiş çaresizlik: messi

yarı finalde bayern münih’e karşı kaydedilen 5 golün ikisini atıp, üçünü hazırlamıştı messi. finalde de bıraktığı yerden devam etti. birinci golde sola attığı 30 metrelik harika pas, juventus savunmasının dengesini bozdu. ikinci golde topu orta yuvarlakta alıp dripling yaptığında aslında juventuslular golü yemeye başlamışlardı. imkanınız varsa o dripling sırasında lichtsteiner’in haline bakın: 25 metre boyunca çaresizce geriye kaçıyor. onun geriye kaçışını gören barzagli çıkmak zorunda kalıyor messi’nin önüne, ama çalımı yiyor. 25 metre geriye kaçan lichtsteiner, şut sırasında da yere diz çöküp baraj yapma uğraşında. messi’nin daha önce attıklarından o kadar etkilenmiş ki, adeta bir “öğrenilmiş çaresizlik” sergiliyor ikinci gol öncesinde. suarez’e de sadece skoru yapmak kalıyor zaten.

barcelona’nın üçüncü nizami sayısı hüseyin göçek tarafından iptal ediliyor, adeta kader, bir golün içinde messi’nin asisti olmamasına izin vermiyor finalde! bence neymar’ın kafasından eline giden topta kolun pozisyonu doğal. hareket bütüncül. hüseyin göçek, hentbol olduğunu iddia etse bile ben çakır’ın bu doğallığı sezip golü iptal etmemesini beklerdim. cüneyt hoca maçı genel olarak iyi yönetti, pogba’nın penaltı beklediği iki pozisyondaki kararları doğru. vidal’e göstermediği 2 sarı kart dışında en büyük hatası, iptal ettiği goldü milli gururumuzun.   

sonra finalin ipini kesen üçüncü gol geldi zaten. organizasyonda yine messi var attığı uzun pasla. pası verdikten sonra golü atmak için koşmadı bile genç adam. arkadaşlarının atması ve kupayı ona getirmeleri yeterliydi onun için.

benim gibi büyük maradona hayranları için zor bir geceydi gerçekten cumartesi... maradona dininin en çok mensup kaybettiği gecelerden biridir sanırım bu! çünkü messi bu yıl sadece kupa kazandıran değil, arkadaşlarını da geliştiren bir sene geçirdi. neymar’ı, suarez’i geliştirdi, onların tekâmülüne katkı yaptı messi.

geçenlerde mourinho’nun messi’yle ilgili söyledikleri çok haklıydı sanırım: messi futbolu bıraktığında dünya futbolunda herkesin eşitlendiği yeni bir dönem başlayacak. çünkü o varken hiç kimse, hiçbir şey eşit değil şu anda.

uğur meleke, milliyet gazetesi spor yazarı.

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera’nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.


kaynak: al jazeera
 

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;