MHP
Gün gün saat saat MHP'de ne oldu?
Son 24 saatte MHP cephesinde yaşananlar sadece partinin değil Türkiye’nin hukuk tarihinin en büyük savaşlarından biri oldu. Arka arkaya bir mahkemenin aldığı kararı bir diğerinin iptal ettiği açıklanırken Adalet Bakanlığı ve Ankara Valiliği’nin devreye girmesiyle MHP’de muhaliflerin aylardır toplamaya çalıştığı kurultay yine belirsizliğe sürüklendi.

milliyetçi hareket partisi’nde 1 kasım seçim sonuçları ile başlayan genel başkan değişikliği tartışması 8 nisan’dan bu yana mahkeme kararları üzerinden bir hukuk savaşına dönüştü. son bir buçuk ayda çeşitli mahkemelerden alınan kararlar muhaliflerin 15 mayıs’ta yapılacağını duyurduğu kurultay konusunda “gel-git”leri de beraberinde getirdi. özellikle kurultay öncesi son resmi mesai günü olan 13 mayıs cuma günü yaşananlar sadece partinin değil türkiye’de hukuk tarihine geçecek gelişmeleri de beraberinde getirdi.
her şey 8 nisan’da başladı
muhalifler topladıkları imzalar yeterli olmasına rağmen genel merkez’in kurultay toplamama kararı almasını mahkemeye taşıdı. ankara 12. sulh hukuk mahkemesi 8 nisan günü kararını açıkladı. imzaların geçerli olduğunu belirten mahkeme heyeti, kurultayı toplamak üzere bir çağrı heyeti görevlendirdi. muhalifler çalışmalara başladı, çağrı heyeti kurultay tarihini 15 mayıs olarak ilan etti.
ancak kararın açıklanmasından hemen sonra “ankara 12. sulh hukuk bu kararı vermeye yetkili değil” diyen genel merkez, temyiz için yargıtay’a başvurdu. bu arada mhp yönetiminin başka bir hamle daha yaptığı mahkemelerden gelen kararlar ile anlaşıldı.
üst kurul delegelerinin ikamet ettikleri ilçelerde ankara 12. sulh hukuk mahkemesi’ne karşı başvurduğu sivas gemerek ve kastamonu tosya asliye hukuk mahkemeleri yargıtay kararı açıklanana kadar kurultayın yapılmaması için “ihtiyati tedbir”kararı aldı.
muhalifler bu kararların hukuken geçerli olmadığını, ankara 12. sulh hukuk mahkemesi kararına itirazın ancak bu mahkemeye yapılabileceğini söyledi. bu konuda bir dizi hukukçudan görüş alındı, ancak bu görüşler ortak bir zeminde birleşmedi. kimi muhalifleri haklı buldu kimi mahkemelerin kararının geçerli olduğunu savundu.
bu tartışma sürerken yargıtay 18. hukuk dairesi 3 mayıs günü mhp dosyasını 9624 esas numarası ile işleme aldı. dosya kaydedildikten sadece üç gün sonra 6 mayıs cuma günü kulislerde yargıtay’ın ankara 12. sulh hukuk mahkemesi kararını onadığı iddiası dile getirilmeye başlandı. ancak mahkemeden açıklama yapılmayınca bu haber doğrulanamadı. fakat gelen bilgiler yargıtay’ın süreci hızlandırabileceği yönündeydi.
bir mahkemenin kararını bir diğeri kaldırdı
yargıtay kararı beklenirken muhalefet kanadının avukatları yürürlük için gereken sürede başvurulmadığı gerekçesiyle tosya mahkemesi kararının ankara 25. icra tarafından kaldırıldığını açıkladı. ancak bundan hemen bir saat kadar sonra genel merkez muhaliflerin elini zayıflatan, morallerini bozan bir hamle daha yaptı. gemerek mahkemesi’nin kararının uygulanmasına dair ankara 25. icra’dan karar çıkartıldı. mahkeme tarafından ankara valiliği’ne gönderilen yazıda yer alan, “kurultayın toplanmasının engellenmesi” ifadesi muhalefet cephesinde tüm planları bozan en önemli unsur oldu.
adaylar mahkemelerin siyasi müdahalelerle bu kararları aldığını iddia ederken artık gözler sadece yargıtay’ın üzerindeydi.
yargıtay kararını verseydi…
yargıtay’ın her an kararını açıklaması bekleniyordu ancak yargıtay bunu yapmadı. onun yerine yargıtay 18. hukuk dairesi başkanı, odasının kapısına astığı bir açıklama metniyle, karar üzerinde ön incelemenin tamamlandığı ancak resmen açıklamanın “mayıs ayı içinde” yapılacağını duyurdu. yani yargıtay kararını çağrı heyetinin kurultay için ilan ettiği 15 mayıs tarihine kadar açıklamayacaktı. oysa yargıtay kararını açıklamış olsa tüm hukuki karmaşa sona erecek ve bu konudaki en yüksek organının kararı ile türkiye’nin 50 yıllık partisi mhp’yi kilitleyen kurultay konusu netlik kazanacaktı.
yargıtay kararının gelmeyeceği anlaşılınca gemerek kararını tanımadıklarını söylemelerine rağmen muhalifler bir yol daha denemeye karar verdi. genel başkan adaylarının avukatları ankara 2.icra mahkemesi’ne başvurdu. amaç ankara 25.icra’nın “kurultayın yapılmasının engellenmesi” kararının iptaliydi. bu arada 12 mayıs akşamı bir araya gelen adaylar itirazın kabulü halinde 15 mayıs günü kurultayın yapılacağı açıklamasının altına imza attı.
13 mayıs cuma günü saatler süren bekleme süreci sonunda ankara 2. icra muhalefeti haklı buldu, 25. icra’nın kararını durdurdu. yani gemerek kararı değil ama uygulaması durdurulmuştu. mesai saatinin bitimine dakikalar kala gelen bu karar muhalefet cephesinde bayram havası estirdi ama sadece bir süreliğine…
genel başkan adayları sinan oğan ve meral akşener kurultayın kesinleştiğini açıkladılar ve 15 mayıs pazar günü üst kurul delegelerini ankara’da kurultay için hazırlıklar yapılan büyük anadolu oteli’ne davet ettiler. tüzük değişikliği ve seçimli kurultay için sunulacak önergelere son hali verilmeye başlandı. hatta basın akreditasyonları için görüşmeler yapıldı. koray aydın ve ümit özdağ ise bu süreçte sessizliklerini korudu.
adalet bakanlığı devreye girdi, her şey değişti
kararın açıklanmasından bir saat sonra genel merkez avukatı yücel bulut, basın toplantısı için kameraların karşısına geçti. bulut, ankara 2.icra mahkemesi hâkimini “kim olduğunu, mazisini iyi biliyoruz” sözleriyle eleştirdi, kararın geçerliliği bulunmadığını çünkü bu durum önceden öngörüp başka bir hukuki yola başvurduklarını anlattı. bu yol, gemerek mahkemesi yazı işleri müdürlüğü’nün kararın uygulanması için ankara valiliği’ne yaptığı resmi bildirimdi.
sadece bu da değil, bundan birkaç saat sonra adalet bakanlığı’ndan bildirilen bir görüş uyap’a düştü. ankara 25. icra müdürlüğü’nün talebine istinaden görüş yazan genel müdür yardımcısı fatih mehan, “gemerek asliye hukuk mahkemesi’nin aldığı ihtiyati tedbirin devam ettiği ve infazına ilişkin hükümler gereğince işlemlere devam edilmesinde sakınca bulunmadığı anlaşılmıştır” dedi.
bu muhalefet cephesinin kurultay konusundaki kararlılığını bozan en önemli etken oldu. bu karardan bir süre sonra cuma günü geç saatlerde ankara valiliği de mhp kurultayının yapılamayacağını duyurdu.
oysa adaylar, yani akşener ve oğan salonda olacaklarını duyurmuşlardı. üstelik bazı illerden delegeler çoktan yola çıkmış, ankara’ya gelmek üzereydiler. dört genel başkan adayı gece geç saatlere kadar kendi aralarında toplantı yaptı. aralarından bazıları kurultay kararlılığının zarar görmemesi gerektiğini ifade etti, bazıları ise kurultayın yapılması durumunda salona girmek için polis ile karşı karşıya gelmek istemediklerini. sonunda adaylar yargıtay kararını beklemek üzere 15 mayıs pazar günü kurultayın yapılmasından vazgeçti. ortak bir açıklama metni hazırlandı. hükümetin ağır bir dille suçlandığı metinde, akp’nin milliyetçi hareket partisi’nin kurultayına doğrudan müdahale ettiği ve bunun kabul edilemez bir durum olduğu belirtildi.
“milliyetçi hareket partisi’nin bir iç meselesi olan tüzük kurultayı akp ve hükümetin meselesi haline gelmiştir. bir saatte başbakan değiştiren, iki saatte kongre kararı alan zihniyet milliyetçi hareket partisi tüzük kurultayı yaptırmamak için hukuku ayaklar altına almıştır. unulutmasın ki, adalet bir gün herkese lazım olacaktır. hukuku ayaklar altına alan bu hükümetten ülkücüler bunun hesabını mutlaka soracaktır. bu hükümetin siyasi komplolarına alet olan bürokratlar da hukuk önünde hesap vereceklerdir.”
bu metinde kurultayın iptal edildiği bilgisi yer almadı, bu resmi görevli olan çağrı heyetine bırakıldı. adaylar bunun yerine 15 mayıs pazar günü saat 10’da kurultay salonunda olacaklarını açıkladılar. adayların polisle gerilim yaşamamak için izin verilen noktaya kadar gidip orada açıklama yapacakları bilgisi verildi.
kaynak: al jazeera
Yorumlar