türkiye'deki darbe girişimi davalarından balyoz'un savcısı, mahkemenin verdiği kararı temyize götürdü. savcı, beraat eden 36 sanığa da ceza verilmesini istiyor.

beraat eden 36 kişiyle ilgili dilekçesini mahkemeye veren savcı hüseyin kaplan, itiraz gerekçelerini, mahkemenin gerekçeli kararını açıklamasının ardından sunacak.

emekli orgeneral çetin doğan ve emekli albay dursun çiçek'in de aralarında olduğu 70'e yakın sanığın avukatları da 'süre tutum' dilekçesi vererek temyize başvurmaya hazırlanıyor. 

365 kişinin yargılandığı balyoz davasına bakan istanbul 10. ağır ceza mahkemesi 21 eylül'de kararını açıklamış, 325 kişi hakkında altı ila 20 yıl arasında değişen cezalar vermişti.

yedi kişi daha tutuklandı

öte yandan, davanın karara bağlanmasıyla birlikte haklarında yakalama kararı çıkarılan 69 sanıktan, iki emekli asker ile beş muvazzaf daha tutuklandı.

bu kişiler, albay devrim rehber ve nail ilbey, yarbay armağan aksakal, astsubaylar cafer uyar ve can atan ile emekli tümgeneral uğur uzal ve emekli albay turgut kedken.

yedi kişi, işlemlerinin ardından askeri ve sivil cezaevine gönderilecekler. davada şimdiye kadar kadar haklarında yakalama emri çıkarılan 69 sanıktan 30'u tutuklanmış oldu.

bahçeli'den ziyaret

muhalefetteki milliyetçi hareket partisi (mhp) lideri devlet bahçeli de, balyoz davasında 18 yıl ceza alan partisinin milletvekili engin alan'ı silivri cezaevinde ziyaret etti.

davanın sonucunun milletin vicdanında kabul görmediğini vurgulayan bahçeli, mahkemenin kararını gerekçeleriyle en kısa sürede açıklamasını istedi. bahçeli "yargıtay'a hemen gönderilmeli ve yargıtay konunun üzerinde hemen bir çalışma yaparak milletin vicdanındaki rahatsızlıkları giderebilmenin bir yolunu bulmalıdır" diye konuştu.

medya patronlarına seslenen bahçeli, mahkemede suçlu bulunan ve çeşitli hapis cezalarına çarptırılan kişilerle ilgili ailelerini üzecek türde yayınlar yapıldığını söyledi.   

bahçeli ''televizyonlar aracılığıyla, bu şahsiyetlerin ailelerini karamsarlığa itmek, üzüntüler içerisinde boğmak, yargıtay'da görüşülecek olan gelecekteki bir davaya bugünden istikamet kazandırmak isteyen yanlış zihniyete artık 'dur' demek lazımdır. bu konuda da başta sayın başbakan ve adalet bakını olmak üzere herkesin gerekli tedbiri almasında yarar gördüğümüzü ifade etmek istiyoruz" ifadesini kullandı.

'eksik teşebbüs' indirimi

2002-2003 yıllarında, birinci ordu komutanlığı bünyesinde gerçekleşen seminere katılan askerler, darbe ile hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüsle suçlanıyordu.

plan ilk olarak taraf gazetesinin 20 ocak 2010 tarihli haberiyle ortaya çıkmış, belgelerin gazete tarafından istanbul adliyesi’ne teslim edilmesi sonrası soruşturma başlatılmıştı.

soruşturma sonucu, türkiye'de ilk kez sivil mahkemenin hüküm verdiği darbe davasında, bir numaralı sanık emekli orgeneral çetin doğan, eski hava kuvvetleri komutanı ibrahim fırtına ve eski deniz kuvvetleri komutanı özden örnek hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmişti.

ancak kastın ve kusurun yoğunluğunu, güdülen amacı göz önüne alan mahkeme, cezayı, eski tck'nın 'cürme teşebbüs' başlığını taşıyan 61. maddesinin 1. fıkrası uyarınca 20'şer yıl hapis cezasına çevirmişti.

mahkeme, tutuklu sanıklardan hiçbirini tahliye etmezken, davada 36 sanığın beraatini açıklamıştı. mahkeme ayrıca, emekli tuğgeneral levent ersöz’ün dosyasının ayrılmasına karar vermişti.

savcı 20 yıla kadar hapis istemişti

savcılık 29 mart’ta sanıklar hakkındaki ceza taleplerini içeren 920 sayfalık öngörüşünü mahkemeye sunmuştu. özel yetkili istanbul cumhuriyet savcıları savaş kırbaş ve hüseyin kaplan, 30 cd ile birlikte mahkeme heyetine sundukları dosyada, 365 sanığın "türkiye cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs" suçundan, 15 ile 20'şer yıl arasında hapis cezasına çarptırılmasını istemişti.

yargılamada tartışmalar

yaklaşık iki yıllık yargılama sürecinde pek çok konu tartışma yaratmıştı. kendilerine yöneltilen 'darbe teşebbüsü' suçlamasını kabul etmeyen sanıkları savcılığın sunduğu delillerin dijital ortamda eski tarihlere dönük olarak şekilde üretildiği öne sürmüştü.

ayrıca isimsiz ihbar mektupları ve tanıkların dinlenmesi de, sanıklarla mahkeme heyeti arasında bugüne kadarki başlıca tartışma konuları arasındaydı.

eski genelkurmay başkanları hilmi özkök ve yaşar büyükanıt gibi isimlerin tanık olarak dinlenirken, bazı sanıklar dinlenmesini istedikleri tanıkların mahkeme tarafından dikkate alınmadığını savunmuştu. bu nedenle, mahkemenin adil yargılama yapmadığını ileri süren avukatlar bir süredir duruşmalara katılmayarak hakimleri protesto ediyordu.

kaynak: ajanslar