cumhurbaşkanı abdullah gül tutukluluk süresini 10 yıldan 5 yıla indiren düzenlemenin ardından yaşanan tahliyeleri değerlendirdi.

gül, nijer cumhurbaşkanı issoufou mahamadou ile çankaya köşkü'nde düzenlediği ortak basın toplantısında gazetecilerin sorularını yanıtladı.

uzun tutukluluk sürelerininin cezaya dönüştüğünü söyleyen abdullah gül, uzun sürede davalarla ilgili kesin karar verilememesinin kabul edilemez olduğunu belirtti. danıştay saldırısı faili için verilen tahliye kararını örnek gösteren cumhurbaşkanı abdullah gül, hizbullah davasındaki tahliyeleri hatırlattı:

"burada tabii esas sorun mahkemelerin kararlarını vermesinde bu kadar uzun zamanın geçmesi. 5 yıl içerisinde eğer suçüstü yapılan olaylarla ilgili bile, failleri yakalanmış olaylarla ilgili bile kesin kararlar verilemiyorsa hepimizin ciddi ciddi düşünmemiz ve bu noktaya bakmamız gerekir. hatırlarsanız bir süre önce hizbullah davasında 10 yıl içerisinde mahkemeler neticelenmediği için tahliyeler gerçekleşmişti. esas bakılması gereken nokta bu. tartışmalı değil, suçüstü yapılmış. failleri belli. danıştay davasında da aynı durum değil mi? failler bulunmamış olsa, yakalanmamış olsa hadi diyebilirsiniz ki, bu kadar uzun sürebilir. aynı gün failler yakalanmış ama bu kadar süre geçmiş. dolayısıyla bunların çok ciddi şekilde konuşulması ve gerekli tedbirlerin yargı sürecimiz içinde hızlandırma ile ilgili alınması gerektiğine inanıyorum."

cumhurbaşkanı gül bununla ilgili düzenlemeler yapıldığını, yargıtay'ın ve danıştay'ın biriken dosyalarla ilgili yükünün hafifletilmesi için üye sayısının arttırıldığını hatırlattı. gül, siyasi olmayan davalarda yaşanan tahliyelerle ilgili "onların belki derdi, acısı, sıkıntısı hiçbirimize ulaşmıyor. o yüzden ülke olarak buna ciddi bir şekilde çözüm bulmamız gerekir" değerlendirmesini yaptı. 

çağlayan'ın sözleri

gül, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu kapsamında oğlu gözaltına alınıp ardından serbest kalan eski bakanlardan zafer çağlayan'ın 17 aralık girişimine ilişkin "bunu yapan zerdüşt olsa, ateist olsa anlarım. ama bunları yapan müslüman" sözleriyle igili soruyu da yanıtladı:

"bu tip söylemleri tasvip etmek mümkün değildir. onlar tasvip edilemez. her şeyden önce ben ne kadar çok kendi inancıma, düşünceme, dinime başkasının saygı göstermesini istersem, başkasının da dinine, inancına, görüşüne aynı saygıyı göstermek durumundayım. buna herkesin, hepimizin çok dikkat etmesi gerekir." 

kaynak: al jazeera ve aa