türkiye’nin her yerinde bu yazıyı görmek mümkün. duvarlarda, alt geçitlerde, trafik tabelalarında… aslında bu, 2009’da kurulmaya çalışılan muhalif bir partinin yarım kalan öyküsünü, sıradışı propaganda yöntemini özetliyor. o partinin genel başkanı mustafa sarıgül ise ana muhalefet partisi chp’nin, iktidardaki ak parti ve öncüllerinin istanbul’da 20 yıldır sürdürdüğü seçim başarısını sonlandırmak için en büyük umudu. mustafa sarıgül, istanbul’un iş merkezlerini barındıran önemli ilçesi şişli’nin 3 dönemdir belediye başkanlığını yapıyor. farklı sosyal demokrat partilerden aday olmasına rağmen her seferinde kazanmasını bildi. meslek hayatına da belediyelerde çalışarak başlamıştı. kâğıthane belediyesi’nde ve istanbul büyükşehir belediyesi’nde çalıştıktan sonra kamu görevinden istifa etti ve ticaret yapmaya başladı. siyasi hayatı da bundan sonra başladı.

“ siyasetin her kolunda çalıştım”

sarıgül 30 yıllık siyasi geçmişini böyle tanımlıyor. chp gençlik kolları başkanlığı, ilçe başkanlığı, il başkan yardımcılığı görevini yaptıktan sonra 1987’de o döneme kadar seçilmiş en genç milletvekili olarak, 31 yaşında shp’den meclise girdi. 1994 yılında shp’den aday olduğu şişli belediye başkanlığı için bir seçim daha beklemesi gerekti. 1999’da bu defa dsp’den aday oldu ve kazandı. daha sonra saflarına katıldığı ismail cem liderliğindeki yeni türkiye partisi’nden ayrılarak chp’ye geçti ve 2004’te bu partiden yeniden şişli belediye başkanlığı’na seçildi. ilçede oyların % 65’ini aldı. artık daha büyük oynamanın zamanının geldiğini düşünüyordu.

sarıgül’ün chp’den ihracı

2004 yerel seçimlerinden ak parti, türkiye genelinde % 40 oy oranı ile güçlenerek çıktı. chp ise %20 oy oranında kaldı. bu seçimin ardından chp içinde genel başkan deniz baykal’a karşı muhalefet başladı ve muhaliflerin başını sarıgül çekiyordu. baykal önce partiden güvenoyu alıp gücünü tazeledi daha sonra da sarıgül’ün ihracı için parti disiplin kuruluna başvurdu. 7’ye karşı 8 oyla bu talep reddedildi. baykal kararın rüşvetle alındığını iddia etti ve ocak 2005’te olağanüstü kurultay yapılmasını istedi. gergin geçen kurultayda baykal, sarıgül karşısında 674’e 460 oyla başkanlık yarışını kazandı. sarıgül 2 ay sonra da “kurultayı arbede ve şiddet ortamına çevirdiği” gerekçesiyle partiden ihraç edildi.

türkiye değişim hareketi

yeniden üyesi olduğu dsp’den 3. defa şişli belediye başkanı seçildi. 2009’da buradan istifa ederek kendi siyasi oluşumunu, türkiye değişim hareketi’ni kurdu. türkiye çapında mitingler yaptı ve harekete katılımlar oldu. bu dönemin en dikkat çekici yanı da hareket taraftarlarınca türkiye’nin dört bir yanına yazılan “çare sarıgül” sloganlarıydı. sarıgül genel olarak chp ve onun sosyal demokrat kitlesini hedef alıyordu ancak bu partide 2010’da yaşanan değişim tdh’nin de kaderini değiştirdi. chp’nin başkanlığına kemal kılıçdaroğlu seçilmişti. mustafa sarıgül, haziran 2010’da bir basın toplantısı düzenleyerek tdh’nin partileşmeyeceğini ve 2011 genel seçimlerinde chp’yi destekleyeceklerini açıkladı.

chp’den adaylık süreci

yaklaşan 2014 yerel seçimlerine doğru şişli belediye başkanı’nın adı bir kez daha ön plana çıktı. bu sefer istanbul belediye başkanlığı’na adaydı. bunu da siyasete başladığı chp’de yapmak istiyordu. chp’de de sarıgül ismini gölgede bırakacak bir isim gündemde yoktu. parti’de de bu yönde eğilim olduğunu gördü ve ön şartlar öne sürdü; ihraç edildiği chp’den davet bekliyordu. bunun yanında tdh’deki taraftarlarının chp’ye delege olarak alınmasını istiyordu. istanbul ilçe belediye başkanlarını belirlemek istediği de öne sürüldü ama bu iddiayı reddetti. sarıgül’ün her fırsatta tekrarladığı taleplerine cevap ekim ayı sonunda chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu’ndan geldi. tdh’yi ve sarıgül’ü partiye davet etti.

son mu ? başlangıç mı ?

mustafa sarıgül şişli belediye başkanlığı dönemi boyunca halkla ve basınla olan ilişkisini hep canlı tutmayı başardı. yönetimde yaptıklarından dolayı kimi zaman iktidarın elindeki bakanlıklardan dahi takdir gördü. bazı kesimlerce şov meraklısı olmakla suçlanırken, bir kesim tarafından şişli belediyesi sınırlarını aşan hizmetleriyle anılıyor. chp seçmeninin neredeyse tamamı istanbul’un anahtarını elinde tutan sağ seçmene ulaşma ihtimali olan tek sosyal demokrat aday olarak o’nu görüyor. zira sarıgül şişli’de chp’den daha fazla oy alıyor.

“seçkinci değil; halkçıyım”

sarıgül, kendini böyle tanımlıyor. bu konuda sosyal demokrat siyasette yeni olduğunu iddia ediyor ve eski yönetimleri eleştirmekten geri durmuyor. ekim ayında hürriyet gazetesi’nden ayşe arman’a verdiği mülakatta “ ben ne yaptıysam tek başıma yaptım, seçkinci değilim. diğerleri seçkinci, inönü seçkinci, ecevit seçkinci, baykal seçkinci…” ifadesini kullandı. şu anki chp genel başkanı kemal kılıçdaroğlu’nu ayrı tutsa da onun da bürokrasiden geldiğini söyledi ve ekledi “ ilk defa her kademeden geçen mustafa sarıgül zirveyi zorluyor.” sarıgül chp'nin istanbul büyükşehir belediye başkan adayı. ancak seçim süreci ve sonrasında uğraşması gereken tek şey rakip partiler değil. chp diğer partilerle olduğu kadar kendi içindeki çekişmelerle de adından söz ettiren bir parti. bu parti içinde sarıgül’ün bir umut olduğunu düşünen kadar onun parti yönetimini ele geçirmesinden korkanlar da var. her ne kadar hakkında ortaya atılan yolsuzluk iddiaları mahkemece ve parti yönetimince reddedilse de ileriki dönemde başını ağrıtacak bir diğer konu olabilir.