menneğ hava üssü, suriyeli muhaliflerin türkiye ile son bağlantı noktası olan bab el selame ile halep arasındaki yol üzerinde yer alıyor. üssün pyd tarafından ele geçirilmesi, muhalifler açısından esed güçlerinin eline geçmesiyle eşdeğer.

bölgede savaşan muhalif güçlerden biri de cephe el şamiyye. halep’in kuzeyinde savaşan başlıca muhalif güçlerin bir araya gelmesiyle oluşan cephenin siyasi büro üyesi muhammet edip’e göre, cephede kaybettikleri muharebelerin temel sorumlusu, kendilerine yeterli silah yardımında bulunmayan başını amerika’nın çektiği batılı ülkeler.

“özellikle tanksavar ve uçaksavarlar bizim açımızdan çok büyük bir eksiklik. oysa karşı tarafa en modern rus uçakları hava desteği sağlıyor. t90 tankları ve son derece gelişmiş mühimmat ile donatıldılar. irak’tan gelen şii milis güçler de beraberlerinde modern amerikan silahları getirdi. sahada olup bitenlerin en büyük sebebi güçler arasındaki dengesizlik.”

şubat ayı itibarı ile başlayan rusya destekli esed güçlerinin taarruzu ile birlikte pyd’nin de menneğ hava üssü’nü taciz eden saldırılar düzenlediğini hatırlatan edip’e göre, amerika olup biteni izlemekle yetindi:

“pyd menneğ hava üssü’nü ele geçirmeden önce rus uçakları bölgeyi yoğun bir şekilde bombaladı. arkadaşlarımızın verdiği bilgiye göre, aynı adla anılan menneğ köyü bombardımanda yerle bir edildi. amerika, rusya’nın yaptıklarını izliyor, pyd’yi destekliyor. bunun amacı türkiye’yi suriye konusunda kendi şartlarına uymaya zorlamak.”

Yarbay Abdülcabbar Agayidi, 2012'nin başlarında Suriye ordusundan ayrılarak muhaliflere katılmıştı. [Fotoğraf: Can Hasasu / Al Jazeera Türk]

"amerika artık suriye halkının dostu değil"

halep eski askeri meclisi başkanı yarbay abdülcebbar ageydi, “suriye’nin dostları” platformunda başı çeken amerika’nın, son tutumu ile kendisiyle çeliştiğini düşünüyor:

“amerika artık suriye halkının dostu değil. obama hükumeti ‘suriye halkının yanındayız’ söylemleriyle dünyayı kandırıyor. pasif duruşları ve sahayı rusya’ya terk etmeleriyle, suriye halkını öldüren rusya ile ortak haline gelmiş durumda”.

irak şam islam devleti’nin (işid) kobani’ye yönelik kuşatmasında pyd güçlerine imdada giden özgür suriye ordusu (öso) birliklerinin komutanlığını da yapan yarbay agaydi, amerika’nın işid’a silah gitmesini engellemek adına, silahlı gruplara tek tek yardım ulaştırmaya başlamasının muhalifleri böldüğünü düşünüyor:

“bu toprakları özgür suriye ordusu (öso) savaşarak kazandı. öso’nun genel kurmayı ve muhaliflere ait her ilde askeri meclisleri vardı. başta amerika olmak üzere batı ülkeleri bu teşkilatı ortadan kaldırmak için çalıştı. amerika önderliğinde kurulan müşterek operasyon merkezi (mom) oluşturduğumuz askeri organizasyonu desteklemek yerine, teker teker gruplara destek verdi. eskiden halep askeri meclisi bölgedeki bütün güçleri kumanda ediyordu ve 2012-2013 yıllarında halep’in %70’ini özgürleştirdik, başarımız ortadaydı. bu askeri meclisler lağvedilip mom devreye girince gerileme başladı.”

türkiye birliği yeniden sağlamalı

‘halep düşerse türkiye’nin güvenliği de tehlikeye düşer’ diyen yarbay agaydi, türkiye’nin suriyeli muhalif güçlere daha fazla destek vermesini istedi. agaydi'ye göre, rusya ve iran destekli esed güçlerine karşı başarı sağlanması için tek çare, muhalif güçlerin birleştirilmesi ve merkezi bir komuta sistemine bağlanması:

“türkiye, suriyeli silahlı muhalifler tarafından büyük saygı görüyor. bu rolü ile türkiye, suriyeli silahlı muhalifleri bir an önce tek çatı altında toplanmaya davet etmeli. diğer suriye dostlarını da bu çabaya desteğe çağırmalı. güçlerimizi birleştirmek hiç bu kadar gerekli hale gelmemişti. daiş ve pyd gibi türkiye’nin güvenliğini çok ciddi şekilde ilgilendiren gruplar var. bunlarla etkin mücadele için suriyeli muhaliflerin birleştirilmesi şart.”

kaynak: al jazeera