Almanya

Dresden'in güneşsiz pazartesileri

Almanya'da Pegida'nın kalesi Dresden'de hava gergin. Pegidacılarla onlara karşı çıkanlar sokağı kapma savaşı veriyor. Pegida karşıtları "Artık bu kentte ırkçı görmek istemiyoruz" diyor.

Konular: Almanya
Charlie Hebdo'ya saldırıdan sonraki ilk Pegida gösterisine 25 bin kişi katıldı. [Fotoğraf: Osman Kaytazoğlu / Al Jazeera Türk]

pegida'nın pazartesi günkü gösterisinde en dikkat çeken unsur medyaya duyulan öfke. bakışlardan, davranışlardan öfkeyi görmek mümkün. gösteri boyunca gazetecilerle sık sık tartıştılar.

polis öfkenin farkında. sonlara doğru pegidacılarla karşıtlarını ayıran polis kordonunu geçip otele dönmek istediğimizde bize eşlik ettiler. otelin çevresinde minibüslerle polis bekliyordu.

neden bu kadar öfkeliler?

kendilerinin ‘nazi’ gibi sunulduğunu iddia ediyorlar. bir gösterici, “ben almanya’nın şu anki halinden şikayetçiyim. bu kadar. daha fazla konuşamam çünkü sonra söylediklerimin tam tersini duyacağım” diyor. istanbul’dan geldiğimizi söylediğimde “türk?” diye soruyor, sonra burun kıvırarak yüzünü dönüyor.

ismini vermeyen bir pegida taraftarı öğretmen olduğunu söylüyor. önce konuşmak istemiyor. sonra "neden buradasınız? buraya geldiğinize göre bir şeyler söylemek istiyor olmalısınız" diye ısrar edince "daha fazla demokrasi için geldim" diyor.

"almanya’da demokrasi yok mu?" sorumuza “eğer pegida ile ilgili gazetelerde çıkan haberleri okursanız, faşistler, yabancı düşmanları, islam karşıtları… bu doğru değil” yanıtını veriyor. o zaman pegida’nın ismini hatırlatıp, “ama karşı olduğunuz bir şey var, islamlaşmaya karşı olduğunuzu sözlüyorsunuz. dresden’de islamlaşma tehlikesi mi var?” sorusunu yönelttiğimizde gösterici uzun bir "of" çekip, “tamam yeterli, ben medyaya konuşmuyorum” diyerek konuşmayı bırakıyor.

"avrupa siyasetinin abd yönetiyor"

başka bir gösterici “daha iyi bir almanya için buradayım” derken, "daha iyi" ile neyi kastettiğini sorunca “düşündüğünü söyleyebildiğin bir almanya. gerçek demokrasi budur. sağın solun tüm siyasi ideolojilerin daha iyi konuşabildiği bir yer olmalı burası” diyor. başka bir arkadaşı geliyor "hadi gidiyoruz" diyorlar ve hemen uzaklaşıyorlar.

sadece ismini veren karl isimli bir gösterici, daha arkadan takip ediyor gösteriyi. gösteriye katılma nedenini “biz siyaset başarısız olduğu için şu an sokaklardayız. avrupa’nın tüm siyasetini amerika yönetiyor. mevcut göçmen siyasetine de karşıyız” sözleriyle açıklıyor.

"göçmen siyasetinin nesine karşısınız?" sorusuna “iş veremediğiniz, uyum sağlaması imkansız göçmenleri almanızın bir anlamı yok” yanıtını veriyor. "islam’a neden karşısınız?" diye sorduğumuzda ise pagida hareketinin artık tüm taraftarlarına ezberlettiği cevabı alıyoruz. karl da “eğer müslümanları batı’ya entegre edemiyor, onlara iş veremiyorsak burada olmalarının ne anlamı var?” diyor. almanya’ya gelen göçmenlerden amerika’yı suçlayan gösterici, “amerika’nın çıkardığı savaşlardan kaçıp, memleketlerini evlerini terkedip buraya geliyorlar” yorumunu yapıyor.

Pegida gösterilerinin özel güvenlik görevlileri 'düzeni sağlıyor'
[[Fotoğraf: Osman Kaytazoğlu / Al Jazeera Türk]]

"almanya'ya şeriat gelince..."

tam o sırada 25 bin pegida taraftarına seslenen bir pegida lideri sık sık alkışlar ve ‘biz almanya’yız’ sloganlarıyla kesilen konuşmasına başlıyor.

gelenlere teşekkür ediyor, fransa’daki charlie hebdo saldırısının bu gösterileri haklı çıkardığını savunuyor.

konuşmacı, “tüm baskılara rağmen burada olduğunuz için çok mutluyum. 3 kasım 2014’teki etkinliğimizde basın bizim hakkımızda çok farklı şeyler yazdı. ama buna rağmen bu kadar kalabalık çok mutlu edici. çünkü almanya’ya şeriat geldiğinde bir daha burada toplanmamıza hiçbir şekilde izin verilmeyecek” diye devam ediyor. ‘almanya’ya şeriat geldiğinde..’ sözünü acaba yanlış mı anladık diye yanımızdaki gazeteci arkadaşlara teyit ettiriyoruz. evet aynen böyle söylüyor.

her ne kadar pegida charlie hebdo saldırısının kendi görüşlerine zemin olarak kullanmak istese de saldırıdan toplantıya geç kaldığı için kurtulan karikatürist dahil birçok çizer pegida’ya bunu yapmamaları çağrısında bulunmuştu. hatta karikatüristler, “saldırı sonrası maalesef sahte dostlarımız da oldu” diyerek pegida gösterilerine malzeme olmak istemediklerinin altını çizmişlerdi. dresden’deki gösteride karikatüristlerin bu rahatsızlığına da değinildi. bir konuşmacı, “pegida karşıtı karikatürler bize güvenin kanıtıydı. çünkü biliyorlar ki biz bu karikatürler nedeniyle onların ofislerini yağmalamayacağız, onlara saldırmayacağız” dedi.

gösteri dağıldıktan sonra kent merkezine doğru uzun bir yürüyüş başladı. ileride polisin etten duvar ördüğü küçük bir alanda 2 bin kadar pegida karşıtı gösteri yapmaya başladı. sadece bir yolun ayırdığı şehirde kızgın bir atışma başladı. pegida karşıtları “naziler dışarı” diyerek hitler’in partisine atfen “nasyonel sosyalizm’i kafanızdan söküp atın” diye bağırdılar. iki grup arasında sadece polis yoktu. kollarındaki beyaz bantlarda ‘görevli’ yazan pegida güvenlikçileri de vardı. bu kişiler de oldukça yapılı insanlardan seçilmişti. atışmalar şiddetlendiğinde ya da bir pegidacı hiddetlenip karşı tarafa saldırmak istediğinde hemen bu kişiler devreye giriyordu. pegida karşıtları ‘naziler dışarı’ diye bağırdığında pegidacı gruptan biri de aynı şekilde ‘naziler dışarı’ diye karşılık veriyor, tüm pegida taraftarlarından büyük bir kahkaha yükseliyordu. evet kısacası pegida ‘siyaseten doğru’ olanı yapmaya kararlıydı. ortam gerildikçe polis takviyesi de arttı.

madalyonun diğer yüzü: pegida karşıtları konuşuyor

pegida karşıtları ise şehirlerinin bu imajından rahatsız. onlar konuşmaya daha istekli. ama yapılan bir anonsta ‘aman dikkat aramızda neonaziler var. fotoğraflarınızı çekip sizi mimliyor olabilirler” diyor.

pegida karşıtları her zamankinden daha gergin ve daha da bölünmüş dresden’e bakıp şu görüşleri dile getiriyor:

julius: pegida insanların korkularını kullanıyor. bu korkuyu bizim en temel insan haklarımızı bastırmak için kullanıyor. insan haklarına, göçmenlere karşı düşmanlık yayıyor. her 13 şubat’ta dünyanın en büyük faşist gösterisine sahne olan bu kentte, o büyük faşist gösteriyi şimdi her pazartesi yapıyorlar. her geçen gün aynı şeyi söyleyen insanların sayısı artıyor. bu şehir bunu haketmiyor. biz bu kentte artık ırkçılığı görmek istemiyoruz.

marion: göçmen toplumuna başımızın üzerinde yeri olduğunu söylemek için burada olmamız gerekiyordu. bu çok önemli. dresden’in başka ülkelerden gelenleri pek hoş karşılamadığını söyleyenler yanlış bir kanaat yayıyorlar.

jürgen: eğer pegida sokağı ele geçirirse korkum o ki hani 2002’de rostock’ta göçmen yurtları yakılmıştı, aynen öyle şeyler yaşanabilir. bunlar başımıza gelmesin diye şimdiden sokağa çıktık. sokağı pegida’ya kaptırmamak gerekiyor.

jan (fotoğraf çektirmek istemedi): metrelerce ilerdeki insanlar, islamlaşmaya karşıyız diyorlar ama aslında göçmenlere, yabancılara karşılar. 1950’lerden önceki gibi bir almanya istiyorlar. yani aslında şu metrelerce ilerdeki insanlarla aynıyız. onlar paris saldırısından başka, biz başka sonuçlar çıkarıyoruz. paris’teki saldırıdan sonra ‘basın özgürlüğü’ sloganı atıyorlar ama burada muhtemelen sizin bulunmazından, basının bulunmasından nefret ediyorlar. biz işte böyle insanlara karşı sokaktayız.

hanna: elbette pegida’dan hiç hoşlanmuyorum. ama benim aslı korkum 13 şubat’ta her yıl düzenlenen büyük nazi gösterisi. 'bizler nazi değiliz' diyorlar, 'biz de normal insanlarız' diyorlar ama işin ilginç tarafı nazilerle aynı şeyi söylüyorlar.

henrick: pegida’ya ve ırkçılığa karşı buradayım. onların sembollerine karşı ben süpermen bayrağıyla geldim. irkçılardan kurtulmamız için bize süpermen lazım. ben çizgi romanlara bayılırım, biliyorsunuz süpermen’in s’si aslında süpermen’i değil umudu temsil eder. o yüzden pegidacılara tavsiyem aptal kafalı olmasınlar iyi birer insan olsunlar.

darina: ben pegida'nın temsil ettiği her şeye karşı olduğum için buradayım. onlar farklı kültürleri tanımıyorlar. fakrlı inançları tanımıyorlar. tanımadıkları ve tanımak istemedikleri için korku kültürünü yayıyorlar.

Osman Kaytazoğlu

1977’de tokat’ta doğdu. izmir karşıyaka lisesi mezunu. boğaziçi üniversitesi’nde matematik eğitimi aldı.gazeteciliğe radyo boğaziçi’nde başladı. üniversiteden mezun olduktan sonra 5 yıl matematik öğretmenliği yaptı. radikal gazetesi dış haberler servisinde 3 yıl çalıştı. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;