Görüş
Netanyahu'nun ziyaretinden ne beklenmeli?
Netanyahu'nun ABD ziyaretiyle kişisel ilişkilerin kötüleştiği ve ciddi biçimde zarar gördüğü kesin biçimde söylenebilir. Netanyahu ortamı yumuşatmaya çalışacak olsa da bu hoşnutsuzluk kesinlikle devam edecek.
bu ziyaret, netanyahu ve obama arasındaki ilişkileri nasıl etkiler?
kişisel ilişkilerin kötüleştiği ve ciddi biçimde zarar gördüğü kesin biçimde söylenebilir. netanyahu, konuşmasıyla ortamı yumuşatmaya çalışacak olsa da bu hoşnutsuzluk kesinlikle devam edecek.
bu, israil’in bazı dostlarının yansıttığı gibi bu abd başkanı ve israil başbakanı arasında yaşanan sıradan bir aile kavgası değil. farklı faktörlerin bir sonucu diyebiliriz.
binyamin netanyahu’nun kendisine beyaz saray’da ortadoğu’daki barış hayalleriyle ilgili ders vermeye kalkışması, belli ki barack obama'yı son derece şaşırttı ve sinirlendirdi. israilli liderin geçtiğimiz başkanlık seçiminde mitt romney’e verdiği açık destek de obama nezdinde huzursuzluk yarattı.
dolayısıyla aradaki gerilim, birçok açıdan kötü politikaların ve ideolojik görüş ayrılıklarının bir sonucu.
abd'nin obama’nın seçilmesiyle sola yönelmesi, israil’in ise 6 yıl önce netanyahu’nun seçilmesiyle daha da sağa kaymasından bu yana iki lider arasındaki ilişki için en iyimser tabirle gergin denebilir.
öte yandan, 1990’larda dönemin abd başkanı bill clinton ile netanyahu arasında da iyi bir kimya olduğunu söylemek zor.
netanyahu'nun ziyareti ikili ilişkiler açısından ne gibi sonuçlar doğuracak?
ziyaretle ilgili çok şey söylendi. bunun bir basiretsizlik örneği teşkil ettiği, sorunlu ve ters tepki yaratabilecek bir hareket olduğu dile getirildi. hatta obama'nın ulusal güvenlik danışmanı susan rice, israilli liderin ziyaretini iki ülke "ilişkilerinin temelleri açısından yıkıcı" olarak nitelendirdi.
bu dramatik söylem, diplomatik yönden iki ülke arasındaki ilişkilerde kalıcı bir etki yaratacak. yeni bir örnek oluşturacak ve sınırlı bir zarara da sebep olacak, ancak yıkıcı düzeyde değil.
gerçekte ilişkiler darbe alacak, ama güçlü kalmaya devam edecek. aslına bakılırsa, bugün diplomatik münakaşa sürse de askeri, ekonomik ve hatta kültürel işbirliği bundan etkilenmeden devam ediyor. doğrusunu isterseniz, obama yönetimi, netanyahu’nun işgal altındaki filistin’e yönelik saldırgan tutumuna ya sessiz kalıyor ya da destek veriyor.
bu tartışmanın amerika’daki yahudi toplumunu ve israil lobisini nasıl etkileyeceği ise henüz belirsiz. cumhuriyetçiler bu yeni manevra sayesinde birçok etkili yahudi ve israil yanlısı demokratın, gelecek seçimlerde siyasal çizgilerinde sapma olmasını ümit ediyor.
daha da önemlisi, abd başkanlığının önde gelen demokrat ve cumhuriyetçi adayları hillary clinton ve jeb bush'un, büyük ihtimalle israil’i koşulsuz şekilde desteklemeyi sürdüreceklerini sanıyorum.
peki, bunun abd’nin iran ve ortadoğu politikası üzerindeki etkileri ne olacak?
netanyahu’nun washington ve ötesinde birçoklarının fikrini değiştireceğinden şüpheliyim. kendisinin demokratlara da, cumhuriyetçilere de söyleyecek yeni bir sözü yok.
israil başbakanı’nın, iran ile yapılacak anlaşmayı daha imzalanmadan olumsuz olarak resmetmesi, şimdiden kendisine zarar verdi. aynı şekilde netanyahu’nun, nükleer anlaşmanın israil’in varlığını tehlikeye attığı argümanı da abd’nin müzakerelerdeki ortaklarının hiçbirinin kolay kolay ciddiye almayacağı bir abartıdan ibaret.
doğrusu istenirse, washington’daki birçok kişiye göre, netanyahu, iki hafta sonraki israil seçimleri öncesinde siyaset oyunu yapmanın derdinde. seçimlerde israil'i savunan bir lider olarak bir miktar seçmen kazanabilir, ama aynı zamanda abd ile özel ilişkilerdeki pervasız yaklaşımı nedeniyle bazılarını da kaybedebilir.
fakat her halükarda, iran müzakereler kapsamındaki gereklilikleri yerine getirirse, netanyahu'nun obama yönetimini tahran ile nükleer programı üzerine anlaşma yapmaktan alıkoyması mümkün olmayacak.
kaynak: al jazeera
Yorumlar