partisinin grup toplantısında konuşan milliyetçi hareket partisi (mhp) genel başkanı devlet bahçeli'nin gündeminde cumhurbaşkanı erdoğan’ın mitinglerde yeni anayasa için oy istemesi, dövizin değerinin yükselmesi ve iç güvenlik kanunu yasa tasarısı vardı. bahçeli, isviçre'deki hsbc bankası’nın, zengin müşterilerinin milyonlarca dolar vergi kaçırmasına aracı olmasına da değindi:

“akp iktidara geldiğinde bu bankada türklere ait 800 hesap varken, 5 sene içinde bu sayı 2711’e çıkmıştır. akp, durmak yok, çalmaya yüzsüzce devam etmiştir.

davutoğlu kişi başına milli gelirin de 19 bin doları aştığını iddia etmektedir. imf’nin 2015’te kişi başı milli gelirin 11 bin 018 dolara çıkmasını tahmin etmesi henüz çok yenidir. başbakan isviçre bankalarına kaçırılan paraları baz alıyorsa, kişi başına geliri hesaplıyorsa açıkladığı rakam azdır. çamur ahmet bu sefer de cebir ahmet olup çıkmıştır. saraydaki şahsın milyar dolarları düşünülse zenginleşmenin tüm yönleri görülecektir. artan gelir değil, haramdır.”

bahçeli ak parti’yi “12 yıl boyunca paraleli çizen siz, doğrudan sapan siz, 17-25 aralık çemberine sığan siz, oslo’da ihanet karesine giren siz, türkiye’ye bop prizmasından bakan yine sizsiniz. sayın davutoğlu sen git de saraydaki ağabeyin gelsin. karşıma 17-25 erdoğan çıksın” sözleriyle eleştirdi.

bank asya yönetiminin tmsf'ye devri ve erdoğan’ın merkez bankası’na yönelik ifadelerini eleştiren bahçeli, “erdoğan dövizin tansiyonunu yükseltmiştir. ekonomide bütün oklar gizli devalüasyonu göstermektedir. erdoğan sözde faiz lobisine karşı mücadele verirken döviz lobisine hizmet etmiştir. erdoğan bir bankanın yönetimine kanunsuz bir şekilde el koymuştur. erdoğan kutuplaşma mimarıdır. olduğu yerde ekonomi belini doğrultamayacaktır” dedi.

'diktatörlüğünü tescillemek için oy istiyor'

bahçeli, cumhurbaşkanı erdoğan’ın mitinglerde yeni anayasa için dolaylı olarak oy istemesinin anayasa’ya aykırı olduğunu belirtti:

“anayasa’nın 104. maddesinde ifade edildiği gibi cumhurbaşkanı türk devletinin ve milletinin birliğini temsil etmektedir. latin amerika ülkelerinde turist gibi gezinen erdoğan hukuka suikast düzenlemektedir. erdoğan başkan olarak diktatörlüğünü tescillemek için oy istemektedir. ‘alışılmış cumhurbaşkanı olmayacağım’ diye yetkisini aşan erdoğan, türkiye’nin sinir uçlarıyla oynamaktadır. 92 yıllık cumhuriyet’te hangi cumhurbaşkanı bu kadar frensiz ve kontrolsüz hareket etmiş, alenen miting organize etmiştir? cumhurbaşkanlığı yemininden erdoğan neyi anlıyor? ‘çağrılıyorum, gitmeyeyim mi?’ diyor. gitsen de siyaset yapmayacaksın.”

'polis devletini tesis edecek'

iç güvenlik kanunu yasa tasarısına esastan karşı olduklarını söyleyen bahçeli, “polis devletini tesis edeceği, can ve mal güvenliğini sakatlayacağı kuşkusuzdur. akp’nin hedefi molotof atanları cezalandırmaksa bunu engelleyen yoktur. teröristler kalaşnikoflarla dolaşmaktadır. akp demokratik tepkileri bastırmaya çalışmaktadır. bu yasa tasarısının ülkeyi tehlikeye sürükleyebileceğini görebiliyoruz” dedi.

'imralı'da bölücü mü oldunuz?'

bahçeli, davutoğlu’nun kendisini ismi üzerinden eleştirmesine cevap verdi:

“adım devlet olduğu kadar, devlete de sahip çıkarım. biz yıllarca türkiye’nin izzet ve iffetini savunurken vandallarla, işbirlikçilerle hükümetin ve sen yatıp kalkıyordunuz. başbakan 13 ocak 2015’te ‘paris’te bulunduğumuzda avrupalı olarak, semerkand’da hoca ahmet yesevi gibi konuşuruz. saraybosna’da evlad-ı fatihan gibi konuşuruz’ dedi. itiraf ediniz, imralı’da cani başıyla konuşurken bölücü mü oldunuz? kandil’de pkk’yla aynı masayı paylaşırken terörist mi kesildiniz? biz her yerde konuştuğumuz gibi olur, olduğumuz gibi konuşuruz. müslüman türk olarak âleme sesleniriz. sayın davutoğlu sana ve zihniyetine farklı farklı konuşma konusunda başarılar dilerim, yüzünüzün de kızarmayacağını biliyorum. bu ülkeyi sizlere bırakmayacağız. tezgâhlarınızı, senaryolarınızı inşallah başınıza yıkacağız. bu da size devlet sözü olsun.”

kaynak: al jazeera