10 ağustos'ta yapılan cumhurbaşkanlığı seçiminin, ysk tarafından 15 ağustos'ta açıklanan sonuçları resmi gazete'de 28 ağustos'ta yayınlanmıştı. bu gecikmeyi yargıya taşıyan yarsav'ın eski başkanı ömer faruk eminağaoğlu ile halkın kurtuluş partisi (hkp) avukatlarının dönemin başbakanlık müsteşarı fahri kasırga ve mevzuatı geliştirme ve yayın genel müdürlüğü'nden sorumlu başbakanlık müsteşar yardımcısı, başbakanlık mevzuatı geliştirme ve yayın genel müdürü mustafa özyar hakkında "anayasa'yı ihlal" iddiasıyla bulundukları suç duyurularına ilişkin soruşturmada takipsizlik kararı verildi

"ysk'nın daha önce itiraz üzerine verdiği kararlardan da görüleceği üzere erdoğan'ın, cumhurbaşkanı adayı olması sırasında veya sonrasında ya da cumhurbaşkanı seçimi sonuçlanıncaya kadar başbakanlık görevini sürdürmesinde bir hukuka aykırılık veya tck açısından suç oluşturan bir eylem bulunmadığı gibi, somut olay kapsamında da şüpheliler tarafından müşterek fail sıfatıyla gerçekleştirilmiş bir anayasa'yı ihlal suçu bulunmadığı anlaşılmıştır."

"erdoğan kamu gücünü kullandı" iddiası

başsavcılığa verilen şikâyet dilekçelerinde, "ysk'nın seçim sonuçlarını açıkladığı tarih itibariyle erdoğan'ın cumhurbaşkanlığının kesinleştiği, anayasa'ya göre, cumhurbaşkanlığıyla birlikte milletvekilliği, başbakanlığı ve parti genel başkanlığı görevlerinin sona erdiği" belirtilmişti. şikâyetçiler, "erdoğan'ın, anayasa'nın emredici hükümlerine rağmen cumhurbaşkanlığı seçimine ilişkin ysk kararını, kamu gücünü de kullanmak suretiyle resmi gazete'de yayınlatmayarak, 28 ağustos 2014'e kadar başbakanlık görevini sürdürdüğü, hatta parti kongresine genel başkan olarak katıldığını" savunmuştu.

dilekçelerde, "erdoğan'ın, bu şekilde anayasa'yı ihlal suçunu işlediği" öne sürülerek, "eylem ve hareketleriyle dönemin başbakanlık müsteşarı kasırga, mevzuatı geliştirme ve yayın genel müdürlüğü'nden sorumlu başbakanlık müsteşar yardımcısı ve başbakanlık mevzuatı geliştirme ve yayın genel müdürü mustafa özyar ve diğer ilgililerin de bu suça katıldıkları" öne sürülmüştü.

başsavcılık ise takipsizlik kararında, "anayasa'yı ihlal" suçunun oluşabilmesi için gereken cebir ve şiddet kullanımının bulunmadığına işaret etti. 

başsavcı hakan yüksel, erdoğan'ın, seçim sonuçlarının resmi gazete'de yayınlandığı 28 ağustos tarihine kadar başbakanlık görevini yapmasında hukuka aykırılık olmadığını belirtti.