Spor Portre
Portre: Oscar Pistorius
11 aylıkken bacakları diz altından kesildi. En büyük hedefi normal bir insana kafa tutabilmekti. Olimpiyatlarda yarışan ilk engelli atlet oldu. Çok geçmeden kız arkadaşını öldürdü ve artık sporla değil cinayetle anılıyor.
Konular:
Diğer Sporlar, 2012 Londra Olimpiyatları
oscar pistorius, spor tarihinin en farklı hikayelerinden birini yazıyor. doğuştan fibula kemiği olmamasına karşın olimpiyatlara kadar uzanan bir azim hikayesine imza atıyor önce. 2012 londra olimpiyatları'nda usain bolt'tan sonra en çok o konuşuluyor. olimpiyatlara katılan ilk engelli atlet unvanını kazanarak ayakta alkışlanan pistorius, bu onurunu yaşamasından kısa bir süre sonra, bir 14 şubat 2013 akşamı, sevgililer günü'nde sevgilisini öldürüyor.
hayatı beyaz perdeye uyarlanması beklenen pistorius'un artık profesyonel spora dönmesi oldukça zor. fakat cinayetten önceki hayatı her engelli sporcu için bir rehber niteliğinde.
pistorius 1986 doğumlu. tam adı oscar leonard carl pistorius. mahalle arkadaşları, ridley scott'ın ünlü filminden esinlenerek ona 'blade runner' diyordu, daha sonra buna 'çita' lakabı da eklendi.
aile kökenleri italya'ya dayanan güney afrika doğumlu pistorius, doğuştan yürüme engelli. kemiksiz bacaklarla dünyaya geldi ve onlar da 11 aylıkken diz altından kesildi. onu hayata bağlayan spor aşkı oldu. önce rugby, ardından su topu daha sonra da tenise merak saldı. yetmedi, bir engelli için en zorunu istedi.
2004 yılında koşmaya başladı. 18 yaşında atina paralimpik oyunları'nda altın madalya kazandı. daha fazlasını isteyen oscar pistoruis'un hedefi normal insanlara kafa tutabilmekti, protez bacaklarla normal atletlerin karşısına çıkma talebini gerekli yerlere iletti.
incelemeler yapıldı. protez bacaklarla koşanların yüzde 25 daha az enerji harcadığı ve yüzde 30 daha az mekanik hareket yaptığı ortaya çıktı. pistorius'un bu isteği spor kamuoyunda çeşitli tartışmaları da yanında getirdi. medya, gözlerini keskinleştirmek için lazer ameliyatı olan beyzbolcuları örnek gösterdi.
fakat uluslararası atletizm federasyonları birliği (iaaf), pistorius'un sadece engellilerle birlikte yarışabileceğini yineledi. bunun üzerine güney afrikalı atlet, spor tahkim mahkemesi (cas)'ne itiraz etti.
cas, 16 mayıs 2008 yılında protez bacakların pistorius'a avantaj sağlamadığı yönde karar kılarak engelli atletin önünü açtı. fakat bu karara karşın güney afrika federasyonu onu 2008 pekin olimpiyatları'na götürmedi. sırada daegu'daki dünya şampiyonası vardı.
tarihler 19 temmuz 2011'i gösterdiğinde oscar 400 metrede 45.07 saniyelik derece yaparak herkesi şaşırttı. dünya şampiyonası ve olimpiyat barajını geçti. önünde hiçbir engel bulunmayan 24 yaşındaki atleti kadroya almaktan başka seçeneği bulunmayan güney afrika onu da kadroya dahil etti.
bu, spor tarihinde daha önce eşine rastlanmayan bir durumdu. bir engelli atlet ilk kez büyük bir şampiyonada normal atletlerle birlikte mücadele edecekti.
tarih yazmanın eşiğine gelen pistorius "hayatım boyunca uluslararası bir şampiyonada koşabilmeyi hayal etmiştim. herkesten hızlıyım. kazanacağım. bu yaşamının en gurur verici anı. o gün en büyük günüm olacak" açıklamasını yaptı ve güney kore'ye doğru yola çıktı.
400 metrede tüm gözler üzerindeydi. 45.39'lık derecesiyle üçüncü olarak yarı finalde yarışmaya hak kazandı. derecesi türkiye rekorundan bile üstündü. güney afrika teknik ekibi her ne kadar onun bir sonraki yarış kadrosunda tercih etmese de arkadaşları iyi bir performans sergileyerek onun madalya alan ilk engelli atlet olmasını da sağlayacaklardı.
olimpiyatlardaki ilk engelli atlet
oscar'ın sıradaki hedefi olimpiyatlarda mücadele eden ilk engelli atlet olmaktı. güzel haber 4 temmuz'da güney afrika olimpiyat komitesi'nden geldi.
komite, iki bacağı olmayan pistorius'un londra olimpiyatları'nda 400 metre yarışlarında yer alacağını açıkladı. pistorius twitter'dan yaptığı açıklamada "bugün hayatımın en mutlu günü. hem olimpiyat hem de paralimpik oyunlarında yarışacağım" ifadesini kullanırken yıllarca çalışmanın, kararlılığın ve fedakarlığın bu başarının temeli olduğunu söyledi.
londra'da bolt, phelps kadar gözler onun da üzerindeydi. 400 metre yarı final elemelerinde büyük bir başarı örneği sergileyerek 45.44'lük derecesiyle ikinci olan güney afrikalı yarı final vizesi görmekle kalmamış, kendi adına yılın en iyi derecesini elde etmişti.
final elemeleri sonunda ise en büyük alkışlar birinci gelen kirani james'ten fazla sonuncu olan oscar pistorius'a gidiyordu. james'in yarış sonunda oscar'ın yanına gidip karın bölgesinde bulunan isimliğini isteyip alması ise olimpiyat tarihinin en muhteşem karelerinden birini ortaya çıkarıyordu.
sevgilisini öldürdü
14 şubat 2013'te güney afrikalı atlet bir yıldan beri birlikte olduğu kız arkadaşı reeve steenkamp'ı öldürdü. evden defalarca silah sesi duyulmuştu. pistorius sevgilisini kasten öldürmediğini onu eve giren bir hırsız zannederek vurduğunu söyledi.tutuklanan pistorius dört gün süren soruşturmanın ardından kefaletle serbest bırakıldı. tutuksuz yargılanan engelli atlet, o günden bugüne spor organizasyonlarında yer alamadı. pistorius'un davası mart 2014'te başladı.
spor tarihinde çok önemli bir yere sahip olan güney afrikalı atlet, kız arkadaşını taksirle (kazara) öldürmekten suçlu bulundu. pistorius'a beş yıl hapis cezası verildi.
Yorumlar