filistin enformasyon merkezi'nin internet sitesinde yer alan habere göre, "miles of smiles" (miller ve gülümsemeler) konvoyunun başkanı dr. isam yusuf, israil'in engelleme tehditlerine rağmen, üçüncü özgürlük filosu'nun birkaç saat içinde gazze'ye gitmek üzere atina'dan yelken açacağını belirtti.

aktivistlerin tüm tehditlere rağmen ‘iyi niyetle’ gazze'ye giderek, uygulanan ablukayı kırmada kararlı olduklarını belirten yusuf, uluslararası toplumu israil'in filoya saldırma tehditlerine karşı ahlaki sorumluluk almaya ve çok uluslu konvoyu korumaya çağırdı.

"gazze ablukasının kırılması için avrupa kampanyası" yetkilisi rami abdu da gazze’de düzenlediği 3. özgürlük filosu'na ilişkin basın toplantısında, "israil'in 3. özgürlük filosu'na saldırıda bulunabileceği konusunda uyarıyoruz. katılımcılara her kim zarar verirse uluslararası mahkemelerde takipçisi olacağız" dedi.

çok sayıda arap ve avrupalı aktivistin yanı sıra tunus'un eski devlet başkanı muhammed munsif marzuki de filoya katılmak üzere yunanistan'a gitti.

ihh üçüncü özgürlük filosu'na katılmayacak

ihh gazze temsilcisi mehmet kaya ise "geçmiş yıllardaki özgürlük filolarına katıldık. bu defa katılmayacağımızı ilan ediyoruz" diye konuştu.

kaya, "her katıldığımızda israil 'terörist örgüt' olmakla suçladı. bu defa israil'e yalnız olmadığımız ve 37 ülkenin gazze'yi desteklediğini ispatlamak için konuyu uluslararası katılımcılara bırakarak, filoda yer almamaya karar verdik" ifadelerini kullandı.

‘engelleme talimatı verildi’

israil radyosunun askeri kaynaklara dayandırdığı haberine göre ise, israil güvenlik güçleri üçüncü özgürlük filosu'nun gazze karasularına girmesinin engellenmesi için ilgili mercilere talimat verdi.

konuya ilişkin israil tarafından resmi açıklama yayımlanmadı.

israil askerlerinin 31 mayıs 2010'da gazze'ye giden yardım gemilerine saldırısı sonucu mavi marmara'da on kişi hayatını kaybetmişti.

2010’da yola çıkmıştı, israil’in saldırısına uğramıştı

abluka altındaki gazze'ye yardım malzemesi götüren özgürlük filosu kapsamında katılan mavi marmara gemisi, 2010 yılında uluslararası sularda israil askerlerinin saldırısına maruz kalmış ve müdahale sonunda 10 kişi yaşamını yitirmiş, çok sayıda kişi de yaralanmıştı. ankara’nın resmi özür talebine olumsuz cevap veren israil’le türkiye’nin ilişkileri kopma noktasına gelmişti.

bm'nin 105 sayfalık raporu, israil komandolarının gemide örgütlü ve şiddetli bir direnişle karşılaştıklarını öne sürmüş, askerlerin kendilerini korumak için güç kullanmaları gerektiğini savunmuştu.

buna karşın israil askerlerinin aşırı ve mantıksız güç kullandığını vurgulayan bm raporu, yolcuların hayatlarını kaybetmesini kabul edilemez bulmuştu ve israil askerlerinin daha sonra da yolculara kötü muamele ettiğini aktarmıştı.

rapor, israil'e üzüntüsünü uygun biçimde açıklaması ve tazminat ödemesini tavsiye etmişti.

dikkat çeken bir başka nokta ise raporun, israil'in gazze'yi deniz ablukası altında tutmasını yasalara uygun bulması olmuştu.

raporun içeriğine sert tepki gösteren türkiye, israil ile diplomatik ilişkilerin ikinci kâtip düzeyine düşürülmesi de dahil olmak üzere bir dizi kararı hayata geçirmişti.

kaynak: al jazeera ve aa