Son yerel seçimde başkanlığı CHP'li rakibi Mustafa Akaydın’a kaptıran AKP'li Menderes Türel, milletvekilliğini bırakarak yeniden Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'na aday. Bu seçimlerde kırsal oyların öne çıkması üzerine iki aday da ilçe ilçe, belde belde geziyor.
Antalya'da kent meydanında bulunan bir parkın amfi tiyatrosu gökkuşağı renklerine boyanmış. [Fotoğraf: Güray Ervin-AJT]
2009'da antalya büyükşehir belediye başkanlığı'nı kazanamayan adalet ve kalkınma partisi (ak parti / akp), akdeniz kıyısındaki en önemli kalesini kaybetmişti. bu kayıp akp yönetiminde büyük şaşkınlık yarattı. 2004 yerel seçimlerinde antalya büyükşehir belediye başkanı seçilen ak partili menderes türel, aslında, yönetimi boyunca başarılı işlere imza atmıştı. kentin trafik sorununu çözmek için birçok kavşak ve yol inşa etmiş, modern metro sistemiyle toplu taşımaya yeni bir soluk getirmişti. ancak bütün bu yatırımlara rağmen türel, 2009 yerel seçimlerinde başkanlığı cumhuriyet halk partisi’nin (chp) adayı prof. dr. mustafa akaydın’a kaptırınca; “nerede hata yaptık” diyen akp yönetimi, antalya için özel olarak çalışmaya başladı. ak parti 2011 genel seçimlerinde oyların yüzde 39,37’sini alarak birinci parti oldu ve menderes türel’i milletvekili olarak ankara’ya gönderdi. anlaşılan o ki türel, 2009 yılındaki sürpriz mağlubiyetin rövanşını almaya kararlı. milletvekilliğini bırakıp yeniden antalya büyükşehir belediye başkanlığı için aday oldu.
chp adayı köy ve beldelerde
CHP'nin Antalya Büyükşehir Belediye Başkan adayı Mustafa Akaydın, Akseki ilçesinde köy muhtarlarını dinledi. [Fotoğraf: Mustafa Pilavcu]
2009 yılından beri antalya büyükşehir belediye başkanlığı'nı yürüten mustafa akaydın, yeni büyükşehir belediye yasasından sonra köy ve nahiyelerin daha da önem kazandığını biliyor. akaydın’dan randevu talep ediyoruz ama onu antalya merkezde bulmak ne mümkün. köy köy, ilçe ilçe seçim bölgesini dolaşıyor. yolumuz akseki’de kesişiyor. akaydın, bölge köylerinin muhtarlarıyla kahvaltılı bir toplantıda. öyle anlaşılıyor ki bölgedeki köylerin en önemli sorunu su. doğal rezervleri yeterli olmayan dağ köylerine en yakın kaynaktan su bağlanması gerekiyor. akaydın, su için projenin yapıldığını ama akpli hükümet nedeniyle bir türlü uygulamaya geçilemediğini iddia ediyor. akaydın, yeni büyükşehir belediye yasası ile bu türden projelerin yapım sorumluluğunun da kendilerine geçeceğini söyleyerek köylülerden yeniden kendilerini desteklemelerini istiyor.
hocamın bir bildiği var
akdeniz üniversitesi'nin eski rektörü olan profesör mustafa akaydın’ın asıl mesleği tıp doktorluğu. bu yüzden birçok kişi akaydın’a “hoca” diye hitap eder. chp’nin seçim kampanyasını yürütenler de, halkın benimsediği bu hitap biçimini seçim afişlerine taşımış. “hocamın bir bildiği var” yazılı afişleri kentin her yerinde görmek mümkün. ancak chp’nin son beş yıllık icraatı seçmende “hocanın” bildikleri konusunda bazı şüphelere yol açmış gibi görünüyor. akp'liler zaten memnun değil, o ayrı. ama bazı chp'li seçmenler bile hocanın beklentiyi karşılayamadığından yakınıyor.
antalyalılara göre kentin en büyük sorunu trafik. hoca’ya bu sorunu çözmek için ne yaptıklarını ve yeniden seçilmeleri halinde daha neler yapacaklarını soruyoruz. akaydın, kentteki trafiğin artmasını, göç ve nüfus artışı nedeniyle doğal buluyor. hatta diğer büyükşehirler ile karşılaştırıldığında antalya’nın iyi durumda olduğunu savunuyor. artan ihtiyaç karşısında yolların yetersiz kaldığını kabul ediyor ama akp hükümetinin çevre yolları ve büyük projeler konusunda özellikle kenti ihmal ettiğini de iddia ediyor.
antalyalıların ikinci büyük sorunu: çarpık yapılaşma. kentin doğal ve tarihi güzelliklerinin kontrolsüz inşaat projelerine ve ranta kurban edilmemesini istiyorlar. akaydın, yapılan inşaat çalışmalarının birçoğunun merkezi hükumetin yetki sahasında olduğunu ve kendilerine bir söz düşmediğini söyleyerek topu yine akp’ye atıyor. örnek olarak ta phaselis antik kentinin bulunduğu koruma altındaki alanı gösteriyor. tarihi sit bölgesine yapılacak otel inşaatından son anda haberdar olduklarını ve bunu engellemek için de her türlü yola başvurduklarını anlatıyor.
turizm kenti olan antalya’da seçmenin en çok şikayet ettiği hususlardan bir diğeri de “her şey dahil” sistemiyle çalışan oteller ve turizm tesisleri. antalyalılar yeni seçilecek belediye başkanının kenti turistler için daha cazip bir merkez haline getirmesini istiyor. akaydın, sözlerine esnaf örgütlerini eleştirerek başlıyor. ona göre antalya esnafı hiçbir tematik ve turistik özgünlüğü olmayan, birbirine benzer işler yapan dükkanlarını yan yana diziyor. esnafın turisti çekmesi için daha yaratıcı ve gerçekçi yatırımlar yapmasını istiyor. antalya’ya yeni cazibe merkezleri kazandırmak amacıyla bir akvaryum yaptıklarını ve bu akvaryumun bir yıl içerisinde çoğu yabancı 1 miyon turist çektiğini söylüyor. turizm firmalarının pazarlama yöntemlerine karışamayacaklarını söyleyen akaydın, “her şey dahil” sisteminin son yıllarda ispanya ve yunanistan gibi avrupa birliği (ab) ülkeleri tarafından da uygulanmaya başladığının altını çiziyor.
güreşe doymayan pehlivan
AKPli Menderes Türel, Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı için milletvekilliğinden ayrılarak adaylığını koydu. [Fotoğraf: Güray Ervin-Al Jazeera]
antalya’yı köy köy dolaşan bir diğer belediye başkan adayı da menderes türel. ne milletvekilliği ne de ak parti'de genel başkan yardımcılığı ona antalya büyükşehir belediye başkanlığı kadar haz veriyor. 2009 yılındaki mağlubiyetinden dersler çıkartarak yeniden seçim kampanyası için yollara koyuldu. yenilen pehlivan güreşe doymazmış, derler. türel ile yağlı güreş pehlivanlarıyla ünlü finike’de randevulaşıyoruz.
türel gelmeden akp’nin finike belediyesi başkan adayı nail dülgeroğlu, onu bekleyen ilçe halkıyla, peşreve başlamış bile. adayları birer pehlivana benzetiyor: “pehlivan vardır kalıbının adamıdır, pehlivan vardır sadece konuşur” diyor. eleştirdiği kişi chpli aday mustafa akaydın. 2009 seçim kampanyasında bedava elektrik ve 100 bin iş vaat eden akaydın’ın güreş meydanında bir varlık göstermediğini söylüyor. chp'li belediye başkanını halka iş bulmak, çiftçinin sorunlarına çözüm getirmek yerine, kaynaklarını festivallere harcamakla suçluyor.
tam da bu sırada menderes türel geliyor. uzun kumsalı ile bilinen sahil ilçesi finike’nin başlıca gelir kaynağı tarım. halk çoğunlukla seracılıkla uğraşıyor. yeni büyükşehir belediye yasası merkez dışında ve kırsalda yaşayanların oyunu daha da önemli hale getirdi. türel, rakibi akaydın’a göre, kırsaldaki seçmene daha yakın duruyor. finikelilere, başbakan ile ilgili olarak çıkan ses kayıtlarının montaj olduğunu söyleyen türel, bu türden oyunlarla yerel seçimlerde ak parti’ye zarar verilmek istendiğini savunarak, seçmenden destek istiyor.
seçim gezisine röportaj molası
finike’deki programı bitince sahildeki bir kafede röportaj molası veriyoruz. menderes türel belediye başkanlığına seçilmesi halinde kentin trafik sorununu çözmek için planlarının hazır olduğunu, kendi başkanlığı döneminde başlattığı köprülü kavşakların inşasına devam edeceklerini söylüyor. türel’lin kendisine ve hükümetine güveni tam gibi görünüyor.
antalya’da bugüne kadar yanlış bir yapılaşma olduğunu inkar etmeyen türel, kırcami ve çakırlar gibi bölgelerin imara açılmasının gündemde olduğunu ve burada örnek bir imar planlaması ile kendi belediyecilik anlayışlarını sergileme fırsatlarının olacağını belirtiyor. chpli akaydın’ın da zikrettiği, son günlerin tartışma konusu olan tarihi sit alanı phaselis’e otel inşasıyla ilgili olarak ise; antalya’da bir tek ağaç kesilerek, çevreye en ufak bir zarar verecek hiçbir yatırımın yanında olmayacaklarının altını çiziyor.
antalya kent merkezini bir cazibe merkezi haline getirmek için projeler hazırladıklarını söyleyen türel’e göre kendi başkanlığı döneminde kaleiçi bölgesindeki tarihi evlerin restorasyonu için o zamanın parası ile 30 trilyon türk lirası harcadıklarını hatırlatıyor. yeniden seçilmeleri halinde bu türden yatırımlarının süreceğini ve antalya kent merkezini bir cazibe merkezi haline getireceklerini vaat ediyor.
antalya’nın nabzı
dağlık ve geniş bir alana sahip antalya’da çok sesli ve çok renkli bir yapı var. kent, türkiye’nin birçok ilinden olduğu gibi rusya ve almanya gibi ülkelerden de göç alıyor. bir önceki yerel ve genel seçim sonuçlarına göre chp ve akp oyların yüzde 60’ından fazlasına sahip. mhp de yüzde 20’lere kadar ulaşan oy oranı ile peşlerinde. gittiğimiz her yerde halkla konuşmaya, onların eğilimini anlamaya çalıştım. konuştuklarımızın büyük bir çoğunluğu kentte bir duraklama devrinin yaşandığını ve başta ulaşım olmak üzere birçok alanda yatırımların aksadığını düşünüyor. trafik herkesin ortak sorunu. hızlı bir şekilde büyüyen kentin adil, çevreci ve planlı bir şekilde büyümesi yine çoğunluğun talebi. turizmin önemini tüm antalyalılar biliyor. herkes kendi anladığı, yaşadığı veya faydalandığı kadarıyla sürdürülebilir bir turizm istiyor. bütün antalyalılar milyonlarca dolar girdi sağlayan bu sektörün nimetlerinden faydalanmak, özellikle 'her şey dahil' sistemine alternatif projelerin yerel yönetimlerce desteklenmesini istiyor.
siyasi olarak antalyalılar da türkiye’nin geri kalanı gibi gündemi yakından takip ediyor. gezi olayları, yolsuzluk ve rüşvet operasyonu ile cemaat - hükümet kavgası onların da gündeminde. ama benim konuştuğum antalyalıların çok azının görüşünü etkilemiş durumda.
Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
Yorumlar