Narenciye üreticisinin derdi maliyet | Al Jazeera Turk - Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Türkiye ve çevresindeki bölgeden son dakika haberleri ve analizler

Tarım

Narenciye üreticisinin derdi maliyet

Narenciye üreticileri portakal, mandalina ve limon fiyatlarının 10 yıldır artmadığını, ancak maliyetlerin katlanarak büyüdüğünü söylüyor. Dalında mandalinanın fiyatı 25 kuruşa düştü ancak alıcı yok. Üreticiler, "Para kazanmayı unuttuk, elimizdekini muhafaza etmenin derdindeyiz" diyor.

Konular: Ekonomi, Piyasalar

türkiye’de yıllık 3.6 milyon ton civarında narenciye üretiliyor. narenciyede ilk sırayı 2013 türkiye istatistik kurumu (tüik) rakamlarına göre 1 milyon 781 bin ton üretimle portakal alıyor. portakalı 942 bin tonla mandalina, 726 bin tonla liman ve 228 bin tonla greyfurt izliyor.

akdeniz ihracatçı birlikleri rakamlarına göre, 2013 yılında narenciye ihracatı 1 milyon 371 bin ton, 2014 yılında ise 1 milyon 585 bin ton olarak gerçekleşti.

narenciye iklim özelliklerinden dolayı akdeniz ve ege bölgelerinde yetiştiriliyor. narenciye tanıtım grubu rakamlarına göre, doğrudan ve dolaylı olarak 5 milyon kişi narenciye üretiminden geçimini sağlıyor.

ancak narenciye üreticisi dertli. 10 yıldır fiyatların artmadığından ancak maliyetlerin katlanarak büyüdüğünden şikâyet eden üreticiler, ihracat rakamlarının artmasını ve iç tüketimin canlanması gerektiğini söylüyorlar.

bu yıl rusya’ya ihracatın artacağı beklentisiyle sezonun ilk defa yüksek fiyattan başladığını belirten üreticiler, rusya’da yaşanan kriz sonrası narenciye fiyatlarının geçen yılların da altına indiğini ifade ettiler.

al jazeera türk ekibi olarak mersin silifke ve hatay erzin’de limon, portakal ve mandalina yetiştiricileriyle konuştuk.

‘narenciye üretimi bitecek’

Cankat Karakurum; “10 yıl önce 70 kuruştan mandalina satıyorduk. Şimdi mandalinayı 15 kuruşa satacak yer bulamıyoruz” dedi.
türkiye’de narenciyenin en erken yetiştiği yer hatay’ın erzin ilçesi. bölge satsuma cinsi mandalinanın merkezi. aynı zamanda portakal da yetiştiriliyor. erzin turunçgil üreticileri birliği başkanı cankat karakurum, bölgenin bir sit alanı gibi korunması gerektiğini, çünkü iklim ve toprak özelliklerinden dolayı satsumanın başka bölgelerde yetiştirilemeyeceğini söyledi.

bölgede tarıma olan desteğin artırılması yerine sanayi tesisleri ve termik santraller yapılmasına izin verilerek çevrenin kirletildiğini, bunun da narenciye üretimini olumsuz etkilediğini söyleyen karakurum, böyle giderse narenciye üretiminin yok olacağını savundu.

“10 yıl önce 70 kuruştan mandalina satıyorduk. şimdi mandalinayı 15 kuruşa satacak yer bulamıyoruz” diyen karakurum, “10 yıl önce işçinin yevmiyesi 10 lira, mazot 40 kuruştu. şimdi yevmiye 50 lira, mazot 4 lira, mandalina 15 kuruş oldu. çiftçinin bunun altında kalkması artık mümkün değil. para kazanmayı çoktan unuttuk, elimizdekini muhafaza etmenin derdindeyiz” şeklinde konuştu. 

çiftçinin çok fazla dayanma gücünün kalmadığını vurgulayan üretici birlik başkanı karakurum, mandalina ve portakal kalitesinin de giderek bozulduğunu ifade etti. üretiminden para kazanamayan çiftçinin, arazisine eskisi gibi sağlıklı bakamadığını belirten başkan cankat karakurum; “ağaç başına 5 kilo gübre veriyor, dönümüne 300 lira su parası harcıyoruz. gübre, su ve zirai ilaca güç yetmiyor. yetiştirdiğiniz ürün ise para etmiyor. fiyatlarımız sürekli düşüyor, girdilerimiz sürekli artıyor. dört, beş sene sonra bu mandalinayı yiyemeyiz” dedi.

karakurum erzin’deki üreticilerin çoğunun bankalara borçlu olduğunu, çiftçinin kredi taksitlerini ödemek için çalıştığını vurgulayarak, “erzin bankalara ipotekli” şeklinde konuştu.

‘limon fiyatı 10 senedir değişmedi’

türkiye’de limonun en fazla yetiştirildiği yerlerin başında mersin’in silifke ilçesi bulunuyor. silifkeli üreticiler limon fiyatlarının 10 yıldır aynı kalmasından dertli.

Sait Levent, gübre, zirai ilaç, mazot ve işçilik maliyetlerine yetişemediklerini anlattı.
silifke narenciye üreticileri birliği başkanı sait saydan levent, 10 yıldır ilk defa bu sezonda limon fiyatlarının ihracatın artacağı beklentisiyle yükseldiğini, ancak rusya’daki ekonomik kriz nedeniyle bu sevincin çok kısa sürdüğünü anlattı.

“yaklaşık 10 senedir limonun kilosu 40-60 kuruş arasında satılıyor” diyen levent, ihracat beklentisiyle bu yıl piyasanın kiloda 1 liradan açıldığını, hatta bir ara 1.4 liraya kadar yükseldiğini ancak, kısa süre içinde tekrar 50 kuruşa gerilediğini söyledi.

portakal ve mandalina da ise bu düşüşün çok daha fazla olduğunu ifade eden birlik başkanı levent; “şu anda portakal ve mandalinayı 25 kuruşa alan yok. çünkü portakal ve mandalinada tüketimimiz çok fazla değil. portakal ve mandalina üreticisi perişan oldu” dedi.

levent üretim maliyetleri ile ilgili şu bilgileri verdi:

“üretim maliyetlerimiz çok yüksek. gübre, zirai ilaç, mazot ve işçilik maliyetlerine artık yetişemiyoruz. maliyetler sürekli artarken, limonun fiyatı 10 yıldır aynı kaldı. önümüzdeki yıl çok daha kötü günler bekliyor bizi. ab bizden narenciye almıyor, çünkü italya, ispanya ve fransa’da da narenciye üretiliyor ve bize ihtiyaçları yok. bir tek rusya vardı, onları da ekonomik kriz vurdu. seneye narenciye üreticisi biter.”

birlik başkanı sait saydan levent, devletin üreticiye verdiği desteğin ise yeterli olmadığını, yılda dönüm başına 8-9 lira arasında bir mazot desteği aldıklarını vurguladı.

‘tarsim kolaylaştırılmalı’

Şahap Şimşekli limon tüketiminin iç pazarda yaygınlaştırılması gerektiğini vurguladı
silifkeli limon üreticisi şahap şimşekli, ihracat beklentisi azalan türkiye’de limonun iç pazardaki tüketiminin artması gerektiğini söyledi. şimşekli “özellikle doğu illerinde hâlâ limonu bilmiyor, limon tuzu kullanıyorlar. devlet o bölgelerdeki okullara ve kışlalara limon dağıtarak, bölge halkına ucuz limon yedirmenin yollarını bulsa, bizim ürünümüz de para eder” dedi.

tarım sigortası (tarsim) ile ilgili görüşlerini sorduğumuz şimşekli, sigorta yaptırmanın elbette faydalı olduğunu, ancak sigortadaki bazı şartlar nedeniyle ekstra maliyetlerin altına girmek zorunda olduklarını söyledi. şimşekli tarsim’in her yıl 1 nisanda başlayıp şubat ortalarına kadar sigorta yaptığını, donun en tehlikeli olduğu şubat ortası ve mart aylarında sigorta yaptırabilmek için ayrı ücret ödemek gerektiğini vurguladı. şimşekli, devletin tarım sigortasını kolaylaştırmasının, tarım sigortasını yaygınlaştıracağını vurguladı.

‘devlet halden yer vermeli’

Mehmet Ulu kooperatifler aracığıyla hallerde satış yapılması gerektiğini söyledi.
erzinli portakal ve mandalina üreticisi, aynı zamanda erzin narenciye üreticileri kooperatifi başkanı mehmet ulu, çiftçinin artık maliyetleri kaldıramadığını anlattı. hâlâ kaliteli üretim yapmaya çalıştıklarını söyleyen ulu, devletin üretici kooperatiflerine hallerde yer vermesini istedi.

mehmet ulu bu konuda şunları söyledi: “devlet türkiye’nin beş büyük halinde bize satış yeri verse, ürettiğimizi tüketiciye ucuza satarız. hem biz kazanırız hem de tüketici ucuza kaliteli mandalina ve portakal yer. devlet üretimi kayıt altına almış olur. birçok üretici bugün ihracata gönderdiği malın ıskartaya ayrılmış kısmını iç piyasaya sürüyor. oysa bizim satış yerlerimiz olsa, orada en kalitelisini kayıt altında satarız. biz de daha iyi para kazanmak için daha kaliteli üretim yaparız“ dedi. 

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;