demokratik toplum kongresi'nin 1. olağan genel kurulu'nda konuşan eşbaşkan hatip dicle, öcalan'ın müzakere taslağı ve kendisiyle yaptıkları son görüşmeye dair konuştu. öcalan'ın, "barış ve müzakere taslağı'nın, dört, beş aylık süreçte, 15 nisan'a kadar tüm aşamalarının bitmesi gerekiyor, aksi takdirde sabrımın son sınırındayım" dediğini aktaran dicle şunları söyledi:

“geldiğıimiz nokta çok önemli, öcalan aynen şöyle dedi: ”hükümete söyleyin, ben kimseyi tehdit etmiyorum ama bu son şanstır. bu barış ve demokratik çözüm için son şanstır. barış ve demokratik çözüm taslağı üzerinde bir şekilde, dört, beş aylık süreçte, en geç nisan 15’e kadar tüm aşamaları bitmek üzere, mutlaka bir çözümü, bir siyasi çözümü yakalamalıyız. aksi takdirde sabrımın son sınırındayım. böyle sürdüremeyiz. bir hafta, 10 gün sonra sizi bekliyorum” dedi. bugün ayın 13’ü, 14 gündür daha biz adaya gidip öcalan’a kandil’in mesajını iletebilecek durumdayız. hükümet taslak üzerinde ne diyecek, bilmiyoruz. gelinen tarihi halkayı önemsemek lazım."

"çözüm fırsatı kaçırılırsa ortadoğu’da başlayan üçüncü dünya savaşının, komşularda alevlerini gördüğümüz, türkiye’ye bütün etkilerinin yansıdığı savaş girdabına yuvarlanırız" diyen dicle, "sayın öcalan bu konuda elinden gelen bütün çabaları sarf ederek, görüştüğü devlet heyetlerine bunu göstermeye çalışıyor" ifadelerini kullandı.

dtk kongresi 

cigerxwin kültür merkezi'nde düzenlenen demokratik toplum kongresi 1. olağan genel kurulu'nda konuşan diğer eşbaşkan selma irmak ise, kürtler ve diğer halklar için "özerklik" talebinde bulundu. 

“ulus devlet artık kendini değiştirmek zorundadır, bu şekilde gitmez. ulus devletin halklara giydirdiği deli gömleği yırtıldı. bu nedenle yeni bir sözleşme yapmalıyız, yeni bir elbise dikmeliyiz. bu elbise halkların eliyle dikilecek. bu elbise ne olacak? oturup konuşacağız. kürtler kendi kimlikleriyle ve yeni bir statüye kavuşacak ki biz buna 'demokratik özerklik' diyoruz. bu yalnız kürtler için değil elbette, çünkü hakları çiğnenen sadece kürtler değil. asuriler, süryaniler, ermeniler, türkmenler, laz, pomaklar, terekemeler için, inançlar için; aleviler, hııristiyanlar, yahudiler ve diğerleri için özerklik istiyoruz.”

Mardin'in Artuklu Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Yaşayan diller Enstitüsü Başkanı Prof.Dr. Kadri Yıldırım da kurula katılanlar arasındaydı.

[[Fotoğraf:Mahmut Bozarslan/Al Jazeera Türk]]

adım beklentisi

irmak, öcalan’ın hükümete sunduğu çözüm taslağına da değindi. irmak, dtk’nın taslağın arkasında olduğunu ve adım atılması gerektiğini vurguladı.

“önümüzdeki üç, dört ayda müzakarenin kaderi belli olacak. ya müzakere ilerleyecek ve adım atılacak ya da müzakerini rengi değişecek. çünkü halk devletin bu yaklaşımını artık kabul etmiyor. devlet diyor ki ‘süreç ilerliyor, süreçte sorun yok. biz kararlıyız, devam edeceğiz, baldıran zehiri içiyoruz.’ bunların bir anlam ifade edebilmesi için bir şeyler görmemiz lazım. taslak, bizim için temel, taslaktır. biz de bu çerçevede müzakarelerin yürütülmesini istiyoruz. eğer bu taslak devlet tarafından yol haritası olarak görülmezse, tartışılmaz ve adım atılmazsa şartlar değişir. sadece müzakerelerle yürümez, mücadele de edeceğiz. müzakere ve mücadele birlikte yüreyecektir.”

dtk'nın iki gün sürecek genel kurulunda alacağı kararlar basın toplantısıyla açıklanacak.