Faili meçhuller
‘Silopi Kayıpları’nı DNA çözecek
Silopi’de 2001’de gözaltına alındıktan sonra kendilerinden bir daha haber alınamayan Serdar Tanış ile Ebubekir Deniz için Mardin Dargeçit’te yapılan kazı ailelere umut oldu. DNA testi sonucunu bekleyen aileler, dava açılarak faillerin yakalanmasını istiyor.
Haberin Öne Çıkanları
Silopi Kayıpları için Dargeçit'te kazı yapıldı
Kemikler DNA için Adli Tıp'a gönderildi
Aileler, davanın bir an önce açılmasını istiyor
serdar tanış ile ebubekir deniz. kamuoyu onları “silopi kayıpları” olarak biliyor. şırnak’ın silopi ilçesi’nde yaşayan tanış ve deniz türkiye’de 1990’lı yıllarda başlayan faili meçhul cinayetler ve gözaltında kaybedilmelerin son örneğiydi. tanış, demokratik halk partisi (dehap) silopi ilçe başkanı, deniz ise ilçe yöneticisiydi. 25 ocak 2001’de iki dehap’lı silopi merkez ilçe jandarma karakol komutanlığı’ndan çağrıldı. kürt siyasetçiler evlerine dönmeyince aileleri, jandarmaya, emniyete ve savcılığa başvurdu. ama sonuç değişmedi. o günden sonra tanış ile deniz’den bir daha haber alınamadı. aradan 13 yıl geçti.
mezar bekçisi anlattı
mardin’in dargeçit ilçesinde o yıllarda mezarlık bekçisi olan hacı akar, serdar tanış’ı battaniyeye sarılı bir şekilde mıcır safa mezarlığı’nda bir mezara gömdüklerini anlattı. akar’ın savcılığa da konuyla ilgili ifade vereceğini belirtmesi üzerine aile harekete geçti.
battaniyeye sarılı kemikler çıktı
soruşturma dosyasına bakan diyarbakır başsavcılığı hacı akar’ın ifadesini ihbar kabul etti, ardından söz konusu mezarlıkta kazıya karar verdi. mezarlıkta, 2 ocak 2014’te kazı çalışması başlatıldı. mezar açıldı, battaniyeye sarılı kemiklerden iki parça alındı. kemik parçaları, serdar tanış’ın annesi rabia tanış, babası şuayip tanış ve ebubekir deniz’in kızı ceylan’dan alınan kan örnekleriyle birlikte dna testi için istanbul adli tıp kurumu’na gönderildi.
‘faili meşhur dosya’
serdar tanış’ın kardeşi avukat hakim tanış, soruşturma dosyası kapsamında en önemli şüphelinin, dönemin şırnak alay komutanı levent ersöz olduğunu belirtiyor:
"soruşturma hâlâ diyarbakır’daki tozlu raflarda bulunmaktadır. bir adım yol alınmadı. adı faili meçhul dosya olarak bilinir. ama faili meşhur. o faili meşhur şahıs da levent ersöz’dür. ifadesi alınmayan bir şahıs varsa soruşturma etkinliği dile getirilemez."
tanış'ın suçladığı ersöz, ergenekon davasında 22 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. ancak bu dosyayla ilgili olarak ifadesi dahi alınmadı.
‘levent ersöz’ün ifadesi alınsın’
adli tıp’tan çıkacak sonucu beklediklerini söyleyen avukat hakim tanış, ersöz’ün ifadesinin alınarak davanın açılmasını istiyor.
baba şuayip tanış, oğlu gözaltına alınmadan önce levent ersöz’ün kendisini şırnak alay komutanlığı’na çağırdığını hatırlatıyor. oğlu gözaltına alınmadan önce levent ersöz ile yaptığı telefon görüşmesini de hiç unutamamış: "bana ‘hani serdar gelecekti’ dedi. ‘komutanım bildiğim kadarıyla serdar sizinle telefonla konuştu’ dedim. ‘evet, konuştu ama geç kaldı. bir daha şırnak topraklarına ayak basarsa onu öldüreceğim’ dedi."
anne rabia tanış ise adli tıp’a gönderilen kemiklerin oğluna ait olduğu kesinleşirse, cenazelerini silopi’ye getirmek istediklerini söylüyor. anne tanış, "13 yıldır yüreğimiz serinlemedi. dua edebileceğimiz bir mezarımız olur" ifadelerini kullanıyor.
‘kardeşim ebubekir de dargeçit’te’
tanış ailesinin ardından ebubekir deniz’in evine uğruyoruz. deniz’in kızı ceylan, eşi divan ve ağabeyi mehmet atar deniz’den gözaltı gününü, yaşadıkları acıları ve taleplerini dinliyoruz. ağabey deniz, yaptığı araştırmalar sonucu kardeşinin öldürüldükten sonra dargeçit’teki çelik karakolu’nun çevresindeki bölgede gömüldüğünü öğrendiğini belirtiyor.
ceylan beş yaşındaydı
kızı ceylan babası gözaltına alındığında beş yaşındaymış. o günü hiç unutamadığını dile getiriyor:
"babam o gün evden çıktı bir daha geri dönmedi. biz her günkü gibi çarşıya ya da şoförlük yaptığı için irak’a gidip geleceğini zannediyorduk. babam dönmedi. kimse bize bir şey anlatmıyordu. yedi yaşımda her şeyi öğrendim. babamın o gün evden çıkışını yıllardır unutmadım."
‘eşimin kemiklerini istiyorum’
eşi divan deniz ise, çocuklarının artık büyüdüğünü, babalarının kemiklerini istediklerini belirtiyor ve şöyle devam ediyor: "13 yıl geçti ama bizim için 13 yıl geçmedi. sanki binlerce gün geçiyor. her gün her sabah her saat her saniye bizim için aylar gibi geçiyor. eşimin kemiklerini istiyorum. devlet aldı, nereye gömdülerse versinler."
serdar tanış ile ebubekir deniz’in aileleri şimdi, istanbul adli tıp kurumu’na gönderilen kemik parçalarıyla ilgili dna testi sonucunu bekliyor.
kaynak: al jazeera
Yorumlar