Suriye'de iç savaş

'Suriye muhalefeti siyaseten başarısız'

Suriye'de farklı grupların oluşumuyla kurulan Vatesemu Hareketi Başkanı Kays Şeyf, muhalefetin kendisini dış etkiden kurtaramadığını, bu yüzden 4 yıl boyunca başarısız olduğunu öne sürdü.

Konular: Suriye, Ortadoğu
Şeyh'in verdiği bilgiye göre, oluşum 100’den fazla silahlı grubun desteğini aldı. [Fotoğraf: Al Jazeera Türk]

suriye’nin farklı cephelerinde 7 ay süren bir hazırlık döneminden sonra bir ay önce resmen ilan edilen vatesemu (birlik) hareketi başkanı kays şeyh, al jazeera türk’e konuştu.

bugüne kadar tüm siyasi oluşumların, savaş sebebiyle suriye’yi terk edenler tarafından tesis edildiğine dikkat çeken kays şeyh, kendilerinin ise suriye içerisinden gelen bir hareket olduklarını vurguladı.

oluşumun resmi ilanı sürecine değin 100’den fazla silahlı grubun katılımı ve desteğini aldıklarını söyleyen kays şeyh, bu durumun siyasi temsil adına büyük bir avantaj sağladığını belirtti.

savaş öncesi dönemde suriye’de yargıtay başkanlığı ve anayasa mahkemesi üyeliği görevlerinde bulunan kays şeyh, "şu ana kadar sahada yer yer durgunluk, kayıp ve kazanç dönemleri yaşandı, ancak suriye muhalefeti maalesef siyaseten aradan geçen 4 yıl boyunca başarısız oldu’’ dedi.

vatesemu hareketi başkanı, saha ve siyaset ilişkisinden son döneme dair diplomatik girişimlere, suriye’nin bölünme ihtimalinden savaşın seyrine etki eden dış müdahalelere kadar birçok konuda al jazeera türk’ün sorularını yanıtladı.

vatesemu hareketi nasıl doğdu ve temel hedef nedir?

mevcut durumdan rahatsızlık duyan birçok arkadaşımızla istişareler yaparak, böyle bir hareketin gerekliliğine karar verdik. sahada olanlarla, siyasi kanatta yer alanların uyumu ve doğru temsili adına biz bu yola çıktık. amacımız önce esed rejimini devirmek, sonra da seçimle halkın iradesinin yansıyacağı yeni bir düzene geçmektir.

gelinen noktada hangi durumdasınız ve mevcut yapılardan farkınız nedir?

uzun bir hazırlık döneminden sonra hareketimizi resmi olarak bir ay önce ilan ettik. öngördüğümüz gibi ilerliyoruz. iyi bir altyapımız var. devrimin selamete ermesi için mütehassıs insanlarla uzmanlık alanında yardımlaşmaktayız. kendi içimizde tam bir uyum sağladık. gelecek adına büyük projelerimiz var. bazı şeyler söylemek için erken, ancak yakın bir zamanda önemli adımlar atacağız.

bizim farkımıza gelince. sahadan gelen bir hareket olmamız hasebiyle farkımız çok açık. dışarıdan herhangi bir desteğimiz yok. bütün gücümüzü suriye içerisinde var olan direnişten almaktayız. siyasetimizi de bu eksende oluşturuyoruz ve kimsenin etkisinde kalarak karar almıyoruz. gerek savaş süresince, gerekse de savaş sonrasında dışa bağımlı çizgi takip etmeyeceğiz. başka ülkelerden herhangi bir ideoloji de ithal etmek istemiyoruz. rejimden kurtulup, halkın kendi istediği yönetimin egemen olduğu bir ülke kuruluncaya kadar bu hareket yoluna devam edecektir. hareketimizin yüzde 60'ı siyasi alan, yüzde 40'ı da askeri kanattan oluşuyor. farklı fikirlerin tek hedef etrafında birleştiği bir hareketiz, ana hedefimiz ise esed rejiminden bir an önce kurtulmak.

şu ana dek teşekkül eden siyasi yapılar kendilerini dış etkiden maalesef kurtaramadılar ve bu strateji bizi geride kalan dört yılda başarısız kıldı. biz bu hataya düşmeyeceğiz.

cephede bulunan ve hareketinize katılan grup sayısı kaç?

şu ana kadar 100’den fazla grup bu harekete resmen katıldı. bunlar arasında suriye’nin en güçlü grupları da bulunmakta. hareket olarak 100 kişiden daha az savaşçısı bulunan gruplarla temas kurmuyoruz. ancak onları birleşme ve daha güçlü yapılar oluşturmaları yönünde teşvik ediyoruz.

herkesi aynı hedef ve ortak bir stratejiye ikna etmek için çalışmalarımız sürüyor.

nusra cephesi dışında tüm gruplarla temasımız var. işid’le ise zaten savaşmaktayız ve onlar suriye halkına ihanet ettiler.

smdk ve geçici hükümet ile olan diyaloğunuz ve bu kurumların hareketinize bakış açısı ne yönde?

resmi olarak herhangi bir bağlantımız yok. ancak halkımızın özgürlüğü için önşartsız her türden işbirliğine hazırız. aramızda esed rejimini devirme konusunda hedef birliği mevcut. kapımız bu hedef çerçevesinde herkese açık. smdk içerisinden bazı isimlerle de bu kapsamda görüşmelerimiz oldu. smdk ve hükümet üyeleri şahsi görüşlerinden vazgeçerek, halkın önceliklerini göz önüne aldığı sürece onları destekleyeceğiz. smdk’ya katılma düşüncemiz yok, bu şekliyle onların da büyüme ve sonuç alma ihtimali gözükmüyor. altyapısı buna müsait değil.

avrupa, amerika veya islam ülkelerinden hiçbiri ile herhangi bir temasınız olmadı mı?

uluslararası bağlantılar elbette kaçınılmaz zorunluluktur. fakat bu noktada ahlâki ve insani değerler çerçevesinde görüşmeler yapabiliriz. bazı ülkeler suriye halkının daha fazla ölmesini ve vatansız kalmasını istiyorlar. şartlı yardımlar devrimi geciktirmekten ve suriye’yi daha büyük açmazlara sokmaktan öte hiçbir yarar sağlamayacak.

koalisyon güçleri dört yıllık katliam için bir araya gelmezken işid tarafından bir bölge hedef alındığında ani olarak harekete geçtiler. bu tutum halkımızın zihninde çok büyük soru işaretleri doğurdu. biz de bu gelişmeleri dikkate alarak, bu ve benzeri konularda karar almada daha dikkatli davranıyoruz. 

smdk ve geçici hükümetin saha ile ilişkisini nasıl değerlendiriyorsunuz?

koalisyon ve geçici hükümet kurulduktan sonra çok ciddi hatalar yaptı. koalisyon sadece suriye halkını temsil etmesi gerekirken bazı güç odaklarının temsilcisi gibi hareket etti. suriyeliler için geçici hükümetin varlığı sorgulanma noktasına geldi. bu imajı değiştirmek ve halkın hükümeti olduğunu göstermek için kesinlikle hükümet faaliyetlerinin suriye içerisinden yürütülmesi gerekmektedir.

askeri kanadın taleplerinden doğan bir hareket olduğunuzu söylüyorsunuz. bu talepleri karşılayacak siyasi kadronuz mevcut mu?

şu an bir devrim aşamasındayız. askerler sivillerin yaptığı işleri yapabiliyor. bazen de siyasiler askeri alanda rol üstlenebiliyor. arada keskin bir ayrım mümkün değil. çünkü savaş devam ediyor. ayrıca kendimizi suriye’nin tek temsilcisi olarak da görmüyoruz.

de mistura planı sizin için ne ifade ediyor?

de mistura net bir şey sunmuyor. biz kendisi ile görüştük ve planın aşamaları konusunda fikirlerini dinledik. planın esasını sorduk. net bir fotoğraf göremedik. biz nizami bir ordu değiliz ve savaşın halep’te donması halinde sonrası için atılacak adımlar son derece belirsiz. mesela bizim halep’ten olan askerlerimizin durumu ne olacak? onlar evlerine dönebilecekler mi? bunun güvencesi ne olacak? bu plan muhalif cepheyi büyük oranda bölme planı mı, diye sorduk. staffan de mistura ise planın detayları üzerinde çalışmaların sürdüğünü ve nihai şekli verildiğinde yeniden bizimle görüşeceğini belirtti. biz de bu aşamaya gelindiğinde önce kendi içimizde, sonra da suriye’nin dostları ittifakı ile de bu süreci paylaşarak kendilerine nihai kararımızı belirteceğimizi söyledik.

ben, staffan de mistura'ya sordum. kimyasal silah krizini birkaç günde çözdüler. ancak dört yıllık katliamlara yönelik çözüm konusunda neden uluslararası toplum başarısız, diye sordum. bu sorulara net cevaplar istediğimizi de belirttim. ancak maalesef net bir cevap alamadık. biz aslında fakir ülkeler olarak şunu biliyoruz ki; birleşmiş milletler'de güç sahibi ülkeler kendi çıkarlarından öte herhangi bir siyaset gütmüyorlar. nihai olarak şunu söyleyebilirim; biz bu plandan ümitli değiliz.

abd ve koalisyon güçlerinin savaşa dahil olması sahada dengeleri hangi ölçüde değiştirdi?

suriye savaşı uzadıkça daha karmaşık bir boyut kazanmakta. işid faktörü ve şii grupların savaşa dahil olmasından sonra abd ve koalisyon güçleri de savaşın aktif tarafı oldular.

bu da bize siyaseten kendi gücümüze güvenme zaruretini bir kez daha gösterdi. dış yardımlardan ibaret politik çizginin yanlışlığını gördük. abd kendi planını tatbik ederken suriye halkının menfaatlerini öncelemiyor. biz tamamen suriye halkının iradesi ve hedefleri doğrultusunda yolumuza devam etmeyi düstur edindik. mevcut gücümüzün farkında olursak ve bunu harekete geçirebilirsek, müspet manada yapılacak dış destekler de gücümüze güç katacaktır.

uzunca bir süredir savaşa dair uluslararası toplumun sessizliği ve yanlışlarından şikâyet edilmekte. size göre savaşın ve suriye’nin geleceğine kim karar verecek?

bu sorunuza verebileceğim en kısa cevap elbette ve hiç şüphesiz suriye halkı kendi geleceğine karar verecek pozisyonda olmalıdır. ancak kimin planı uygulansın denildiğinde o zaman kendi kaderimizi başkalarının eline terk etmiş oluruz. haddizatında şu an ortalıkta barış planı olarak gezen tüm öneriler bizi rejimle barıştırma çabasından öte anlam taşımıyor. kan akmasını önleme girişimleri gibi gözükse de maalesef asıl gerçek bu. şayet bu dış vesayet devam eder ve pansuman tedbirlere suriye halkı razı edilmeye zorlanırsa, bu savaş çok uzun yıllar daha devam eder. biz bir kere savaşın gölgesinde de olsa özgürlüğü soluduk, yeniden esed’in esaretine dönmemiz mümkün değil. halkımızın onuru ve özgürlüğünü önceleyen müspet tekliflere elbette açığız, ancak şu ana kadar bu yönde samimi adımlar göremedik.

esed rejimi bu savaşla birlikte iran’la daha fazla yakınlaşırken diğer komşularınızla da ciddi sorunlar yaşanmasına sebep oldu.  rejimin kalması halinde çevre ülkelerle olan sorunların da daha fazla büyümesi ihtimali var mı?

esed, iran dışında kalan ülkelerle aramıza çok büyük fitne tohumları ekti. çevremizde dost ülke kalmadı. kendi bekası için halkını ve topyekûn ülkesini feda etti. böyle bir ihtimal yok ancak rejim ayakta kalsa bile, suriye izlenen yanlış politikalardan dolayı hiçbir biçimde güvenli bir ülke olmayacaktır. çünkü etrafında dost kalmadı. suriye halkını hem kendi içinde hem de komşu ülkelerle düşman etmeye çalışan bir yönetim var karşımızda. onlarca yıl sürse de bu rejimden kurtulmaktan başka önümüzde hiçbir makul seçenek bulunmuyor.

esed rejimi açısından bakıldığında bu savaş daha ne kadar sürdürülebilir?

şayet suriye muhalefeti azınlıklara daha güvenilir ve net teminatlar verebilseydi, bu savaşın ömrü çok daha kısa olabilirdi. esed hiçbir olumlu vaatte bulunmadığı halde azınlıklar onun yanında yer aldı. rejimin karakteri zaten farklılıklara tahammülü olmayan bir yapıdadır. o hiçbir fikri zenginliğe ve de etnik, dini farklılığa tahammülü olmadığını geride kalan 40 yıl boyunca bize çok net olarak gösterdi. ancak azınlıklar konusunda netleşememek muhalefetin aleyhine oldu. suriye’yi topyekûn kucaklayan bir strateji ve bu yönde verilecek pozitif mesajlar halen birçok şeyi değiştirebilir. bizim halk olarak birlik içerisinde olmamız rejimin sonunu belirleyecek en etkin unsurdur.

size göre nusayri çoğunluk bölünmüş bir suriye ister mi?

kesinlikle hayır. bu haritayı görmek isteyen tek güç iran. mezhep merkezli bir bölünmeyi iran kışkırtmakta. iran toplumumuzda korku ve güvensizliğin hakim olmasını ve net bir biçimde çözülmemizi istiyor. iran’ın gayesi kendi güdümünde bir şii – nusayri alan oluşturmaktır. kesin bir biçimde ifade etmeliyim ki, demografik olarak suriye’yi bölme imkânı yoktur. bu konuda tüm projelerin iflas ettiğini hep birlikte göreceğiz. suriye halkı bütün olmaya ve ayakta kalmaya mecbur.

kaynak: al jazeera

Yılmaz Bilgen

1973 yılı aksaray doğumlu. haberciliğe 1991 yılında gaziantep olay tv de başladı. sırasıyla kanal 6, ankara kanal a  ve euro star tv'de programlar hazırladı. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;