Musul operasyonu

Türkiye’nin Telâfer kaygısı

Türkiye ile Irak arasında Başika krizini çözmek için görüşmeler sürerken Ankara Telâfer’de katliam ihtimalini görüşmelerin en temel konularından biri olarak masada tutup Bağdat’ı uyarıyor. Irak yönetiminin, Musul’a girmemeleri karşılığında Şii milislerin elini Telâfer’de serbest bırakma sözü vermiş olması ihtimali Ankara’yı kaygılandırıyor.

yapılan görüşmelerde yazılı olmasa da sözlü mutabakat kısmen sağlandı. 17 ekim’de bağdat’a giden dışişleri bakanlığı müsteşarı ümit yalçın başkanlığındaki heyetin görüşmeleri ‘olumlu’ geçti. iraklı yetkililer, türkiye’nin şii milislerin musul’a girmemesi ve pkk’nın desteklenmemesi konusunda türkiye’nin hassasiyetlerini anladığını belirtti. başika için de prensipte uzlaşıldı. buna göre abd öncülüğündeki koalisyon dâhilinde koordinasyon sağlanacak, bu süre içinde fiili durum devam edecek.

al jazeera’nin ankara’da üst düzey bir dışişleri yetkilisinden edindiği bilgiye göre ankara, başika üzerinde sağlanan uzlaşmayı yazılı mutabakat haline getirmek istiyor. sebebi; sözlü mutabakatın bağlayıcılığının olmaması. yazılı mutabakat olmaması halinde yaşanacak olası bir gerilimde kamp tekrar krize yol açabilir. şimdi bağdat’tan bir heyetin gelmesi ve kampın koalisyon içindeki pozisyonunun yazılı metne bağlanması bekleniyor.

al jazeera’ye ismini vermemek kaydıyla konuşan iraklı bir yetkili henüz heyetin gelip gelmemesi konusunda bağdat’ta kesin bir karar verilmediğini söyledi. yetkiliye göre türkiye ile uzlaşılacak metin önerisi üzerinde çalışmalar sürüyor. 

başika kampı’ndan topçu atışı mart 2015’ten beri sürüyor

metinde sadece, işid karşıtı koalisyonun bir parçası olan türkiye’nin 2015 başında kurduğu başika kampı’nın da koalisyona dâhil olması yok. aynı zamanda ninova muhafızları isimli musullu sünni arap savaşçıların eğitimine devam edilmesinin yer alması önerisi görüşülüyor.

görüşmelerde sözlü olarak sağlanan uzlaşıya göre başika kampı’nda türk askeri eğitim faliyetlerine devam edecek. zaten mart 2015’ten bu yana türk jetleri ve türk topçusu işid’e yönelik operasyonlara destek veriyor. dışişleri bakanı mevlüt çavuşoğlu 24 ekim’de yaptığı bir basın toplantısında “başika kampı'nda bulunan kuvvetlerimiz musul operasyonu'na kadar 700'den fazla daeş teröristini etkisiz hale getirmiştir” demişti.

aralık 2015’te iran’ın etkisiyle krize dönüşen başika kampı için yazılı mutabakat sağlanmasını washington da destekliyor. abd savunma bakanı carter, 21 ekim'de ankara'ya, bir gün sonra da bağdat'a gitmişti. dönüş yolunda gazetecilere "ankara ve bağdat’ın, irak’ın daveti olması durumunda türkiye’nin musul operasyonunda yer almasıyla ilgili anlaştığını düşündüğünü" söylemişti.

“musul’a girmeme karşılığında telâfer sözü verildi” kaygısı

görüşmelerde musul’a şii milislerin girmemesi ve sincar'da pkk’ya izin verilmemesi konusunda sözlü mutabakat sağlansa da telâfer için aynı sözler verilmedi. iraklı yetkililer "telâfer’le ilgili hassasiyetinizi anlıyoruz" demekle yetindi. 

ankara, bağdat'ın şii milislere musul'a girmemeleri karşılığında telâfer sözü vermiş olmasından endişe ediyor. şii milisler bağdat'ın itirazı olmadan telâfer'e girerse, sünni türkmenlere yönelik katliamdan korkuluyor. böyle bir durumda sünni türkmenlerin kaçmak için tek yolu, güneydeki işid bölgeleri...

türk yetkililer, türkmenlere yönelik katliam yaşanmaması için gerekli adımları atacağını iraklı yetkililerle yaptığı her görüşmede dile getiriyor. telâfer, irak’taki tek homojen türkmen bölgesi.

çavuşoğlu da çarşamba günü düzenlediği basın toplantısında “telafer ve diğer bölgelerde saldırı olursa, yine burada bize yönelik bir tehdit oluşursa burada da tedbir alırız. ayrıca buradaki türkmen kardeşlerimizin hak ve hukukunu da koruma konusunda kararlılığımız da var allah’a şükür muktediriz de. oradaki kardeşlerimizi hiçbir zaman yalnız bırakmadık. onlara yönelik saldırılar olursa elbette biz de buna duyarsız kalmayız” dedi.

cumhurbaşkanı erdoğan da perşembe günü yaptığı bir konuşmada telâfer'de mezhep çatışması yaşandığını söyledi ve türkmenlere 'şii-sünni kavgasına son vermeleri' çağrısı yaptı.

işid haziran 2014'te telâfer'e girdi. öncesinde ilçenin nüfusu 250 bindi. bu nüfusun yarısını sünni, yarısını da şii türkmenler oluşturuyordu. işid sonrası şii türkmenlerin neredeyse tamamı güneydeki necef ve kerbela’ya kaçmıştı. ilçede kalan sünni türkmenlerin de işid’le işbirliğini yaptığını iddia etmişlerdi.

haşdi şâbi milislerine katılan telâferli şii türkmen aşiret üyeleri, işid’le mücadele operasyonları kapsamında telâfer’e girmeyi bekliyor. telafer’e girmeyi planlayan haşdi şâbi güçlerinin komutanlığını yapan kasım muhammed şerif, 19 ekim’de al jazeera’ye şunları söylemişti:

“irak ordusuyla birlikte hareket edeceğiz. emrimde yaklaşık 300 kişilik bir güç var, irak ordusunun ardından bu güçlerle telafer’e gireceğiz. kuzeyde zaten peşmerge birlikleri de var. bu bölgelere gitmek istemeyen sivillerin kaçışı için ilçenin güneyi açık olacak. ilçede kalanlar sivillerin güvenliğini de biz sağlayacağız.”

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;