Ortadoğu
Türkmenler sahipsizlikten yakınıyor
IŞİD’in köylerini ele geçirmesiyle Erbil’e kaçan Türkmenler, kampa yerleştirildi. Maliki’nin kendilerini korumadığını, unutulduklarını söyleyen Şii Türkmenler, “Türkiye bize sahip çıksın” diyor.
Haberin Öne Çıkanları
Şii Türkmenler sığınmacı oldu
Köylerini terkettiler
Erbil'de kampa sığındılar
irak şam islam devleti’nin (işid) 6 ağustos gecesi musul’un hamdaniye (karakuş) ilçesi ve köylerini ele geçirmesiyle binlerce insan erbil’e sığındı. kaçanlar arasında bazı şii türkmen aileler de vardı. türkmenler, barzani yardım derneği tarafından kent dışında şebek ve kakai kürtleri için kurulan kampa yerleştirildi. istedikleri, türkiye’nin kendilerine yardım etmesi.
27 kişilik aile
kampta kalan en kalabalık türkmen ailesi muhtar ailesi. 27 kişilik aile hamdaniye (karakuş) ilçesi’ne bağlı yarısı şebek kürtlerinin yaşadığı karkaşe köyü’nden. onlar da şebekler gibi işid’in köylerini ele geçirmesiyle kaçtılar. aile, '100’lük yol' olarak bilinen caddenin üzerindeki boş inşaatlara sığındı. burada beş gün kaldılar, kampın kurulmasıyla buraya yerleştirildiler.
al jazeera türk’ün kampta görüştüğü türkmen aileler, diğer etnik yapılarla bir sorunlarının olmadığını hatırlatıyor ve “arap köyleriyle aramız iyiydi. ama ne oldu anlamadık, birden araplar bize düşman oldu” diyor.
“araplarla bir sorunumuz yoktu”
baba ahmet muhtar abbas’ın iki ayağı kesik. tekerlekli sandalyeye mahkum. anne hamdiye muhammed mustafa, kaçmamış olsalardı işid’in kendilerini öldüreceğini söylüyor:
“işid bize ve şebeklere düşman. bizi yakalasaydı öldürürlerdi. biz musul’da araplarla birlikte huzur içinde hiçbir sorun olmadan yaşıyorduk. ne oldu anlamadık, birden bize düşman oldular. köylerimizi aldılar, evlerimizi talan ettiler.”
türkiye’nin kendilerine yardım etmesini isteyen anne mustafa, “biz öz türkmenleriz. türkiye’nin soydaşlarıyız. bizi unutmasınlar. bize yardım etsinler, sahip çıksınlar. burada rezil olduk” ifadelerini kullanıyor.
‘türkiye bizi unutmasın’
oğlu haşim ahmet muhtar, peşmergenin çekilmesi üzerine işid’in köylerine gelmesiyle gece yarısı köylerinden çoluk çocuk kaçtıklarını hatırlatıyor. şii türkmen oldukları için kimsenin kendilerine sahip çıkmadığını dile getiren muhtar, “maliki gibi türkiye de bizi unuttu. türkiye’ye sesleniyoruz. bizi unutmasınlar” diyor.
‘arap elbiseleri giyerek kaçtım’
kardeşi, ali ahmet muhtar da, “türkiye bizi bu zalimlerden kurtarsın. tüm malımız gitti. türkler, peşmergelerle birlikte bizi korusun” derken, ağabeyi muhtar ahmet muhtar ise, musul’da irak ordusunda asker olduğunu hatırlatıyor: “işid ilk kentte girdiğinde arkadaşlarımla birlikte çatıştık. ama ordu kaçtı. mermilerim bitti. bir eve sığındım. arap elbiseleri giydim. sonra kenti terk ederek, ailemin yaşadığı köye kaçtım. işid orayı da işgal edince, yollara düştük buraya geldik. kürtçe bildiğimiz için, bizi kentte aldılar. türkmen olduğumuz için buraya girebilmemiz, bizim burada kalmamız için birinin kefil olması gerekiyor.”
hala çocukları zeynel abidin abdurrahman da unutulduklarından yakınıyor: “avrupa devletleri hemen hıristiyanlarına sahip çıktı. ama bize sahip çıkan yok. burası daha kötü olursa türkiye’ye kaçacağız.”
zeynep muhtar ise, ilkokul 3. sınıf öğrencisi. bu yıl okula nerede başlayacağı belirsiz. o da köyünden uzakta olmasının üzüntüsü yaşıyor. zeynep, arkadaşlarının hepsinin bir yere kaçtığını belirtiyor, onları ve köyünü özlediğini söylüyor.
kaynak: al jazeera
Yorumlar