Görüş

Gerginlik vs. Futbol: Asıl derbi bu!

Bağış Erten, Al Jazeera için yazdı: Galatasaray-Fenerbahçe derbisinde güzel futbol için umutlanmak mümkün.

Ligin ilk yarısında iki takım arasında Kadıköy'de oynanan maçı Fenerbahçe 2-0 kazanmıştı.
Ligin ilk yarısında iki takım arasında Kadıköy'de oynanan maçı Fenerbahçe 2-0 kazanmıştı. [AA]

daha yaşarken bir futbol efsanesi haline gelen (sadece futbol olduğundan da emin değilim!) eric cantona; derbilerin ruhunu anlamaya çalışan belgeselinde fenerbahçe-galatasaray eşleşmesine özel bir yer ayırmıştı.

manchester ve milano'dan sonra üçüncü sırada 'looking for istanbul' vardı (istanbul'u ararken). tarihten bugüne bütün görkemiyle bu büyük rekabetin satır başlarını anlatan eric, konuyu şöyle bağlıyordu: "her derbi, istanbul'un üç bin yıllık tarihine yeni bir sayfa ekler."

"futbolun rekabetleri" (futbol rivalries) adlı belgeselin dördüncü bölümüydü galatasaray-fenerbahçe. arjantin'in 'hayati' kapışması river-boca bile onun altındaydı. ilk karede görünen sultanahmet camii'nin hemen ardından polisler devreye giriyordu. sahaya meşaleler yağıyordu. şiddeti ve öfkesiyle başrole çıkmıştı derbi. belki de en çok da bu kimliğiyle tanınıyordu. aynı belgeselin son cümlesi de şuydu: "şiddetle ilgili ciddi sorunları olsa da dünyanın en tutkulu derbilerinden biri bu."

bu cümleleri duymayı çok seviyoruz. istiyoruz ki türkiye'nin derbisi sayılacak bu mücadele yedi düvelde, tüm cihanda kutsansın, kabul görsün. ama sanırım, hep aynı yerde ayağımız tökezliyor. eğer bu dünyanın en büyük derbilerinden biriyse sadece kriminal raporuyla değil sahada da bunu ispat etmeli.

beşiktaş-fenerbahçe ya da galatasaray-beşiktaş maçının ne olursa olsun kendi içinde bir karizması vardır. ikisi de neredeyse her durumda yüksek tempo, olmadık skorlar ve seyrine doyulmaz maçlar vadeder. en son ne zaman 0-0 bitti bu maçlar? hatırlamak zor. son beş yılda golsüz biten tek bir fenerbahçe-beşiktaş maçı yok, beşiktaş-galatasaray ise sadece bir kez 0-0 sonuçlanmış. tek golün atıldığı maçların sayısına bakarsak iki derbi için toplam dördü anca buluruz.
 

galatasaray ve fenerbahçe bu sezon transfere toplam 72 milyon euro harcadı. bu para barcelona'nın harcadığından fazla. 

by Bağış Erten

oysa son beş yılda memleketin en büyük derbisinde üç kez gol görememişiz, üç kez tek golle yetinmişiz. yani 15 maçın altısı, diğer bir deyişle yüzde 40'ı, yani biraz abartırsak neredeyse iki maçtan biri tatsız tuzsuz geçmiş. ama gerginlik hiç manşetten düşmemiş.

oysa pazar günü oynanacak maç için umutlanmak mümkün. kaybedecek hiçbir şeyi olmayan bir galatasaray ve kafası çok rahat derbiye çıkacak bir fenerbahçe var. kimse için ölüm-kalım maçı değil. kimse için özel bir hassasiyet, hınç, öfke yok. kimse için ‘kazanmak için her yol mübah' değil. yanlış anlaşılmasın; biliyoruz, bu derbide asabiyet için hiçbir nedene gerek yok. samanlıkta kibritle gezmek işi bu. evet, ortalıkta yaprak kımıldamazken insanlar ölümden dönebilir. yine de özel bir gerginlik vesilesi olmaması az şey sayılmaz, değil mi? bunu fırsat bilmek ve saha içine odaklanmak lazım.

o yüzden aklımızın/tarihin pesimistliğine prim vermeyelim, iradenin iyimserliğini provoke edelim. ve bu maç nasıl güzelleşir, onun tarifini yapmaya çalışalım. neler olursa güzel olur, neler olursa gerginlik dışında aklımızda bir şey kalır? bunun mümkünü var mıdır? işte size 'ne olursa güzel bir maç olur' listesi:

- son beş resmi maçını kazanamayan galatasaray, bu zor dönemde kazanmayı bir rahatlama vesilesi olarak görürse;
- avrupa kupaları seviyesine çıkabilen iki takım tempo yapmayı tercih eder, tedirginlik yerini gol iştahına bırakırsa;
- iki takım bu sezon transfere toplam 72 milyon euro harcadı. bu para barcelona'nın harcadığından fazla. ve iki takımın gelir-gider farkına baktığımızda, fenerbahçe ve galatasaray'ın toplam zararından (65,1 milyon euro) daha kötü durumda olan sadece dört takım var: psg, monaco, manchester city ve manchester united. harcanan onca paranın karşılığını göstermek isterlerse;
- sahada pırıl pırıl parlayan yıldızlar var. dünyanın neresinden gelirseniz gelin, futbolu seviyorsanız drogba'yı, kuyt'ı, sneijder'i, sow'u, burak'ı, mehmet topal'ı, melo'yu, emenike'yi izlemek istersiniz. kalede volkan ve muslera varken güven duyarsınız. bu isimler kendi şöhretlerinin hakkını verirse;
- iki takım da zor gol yiyor. cim bom zaten ligin en az gol yiyen takımı, bu sezon ligde sekiz maçta gol yemedi. sarı kanaryalar ise dokuz maçta kalesini gole kapadı. bu maçın gol yollarını zora sokuyor. ama bir yandan da oyunu seyredeğer kılan bir veri bu. bir takım diğerinin duvarını aşmak için özel planlar yaparsa;
- galatasaray'ın 50 puanının 32'si iç sahada maçlarından. ligin iç sahadaki en iyi takımlarından biri. deplasmanın en iyisi ise rakibi. hangisinin daha önemli olduğunu göstermek isterlerse;
- sahada milli takım'ın neredeyse tüm omurgası var. kalede volkan, sağ bek gökhan, sol bek caner. göbekte semih, egemen. orta sahada mehmet topal, emre belözoğlu, selçuk inan. ileride burak yılmaz. bu isimler neredeyse türkiye'nin bel kemiğini oluşturuyor. düşünün, toplam millilik sayısı 355! sözün özü uluslararası tecrübe konuşursa;
evet, tüm bunların sadece birkaçı olursa; hakemle oynamak yerine birbirleriyle oynarlarsa, üstlerindeki baskıyı bir futbol coşkusuna çevirebilirlerse, futbolun, masa başı liginin kör gündemine değil, saha içine odaklanabilirlerse her şey bambaşka olabilir. ümit var mı? var!
ne demişti 'büyük insanlık' şiirinde nazım hikmet: "umutsuz yaşanmıyor!"

bağış erten 1973 ankara doğumlu. 1998'de istanbul üniversitesi hukuk fakültesi'nden mezun oldu. boğaziçi üniversitesi'nde yakın tarih yüksek lisansını tamamladı. eurosport türkiye genel yayın yönetmeni. cnn türk'te başladığı spor yorumculuğuna ntv spor'da devam ediyor. radikal gazetesi'nde de düzenli olarak köşe yazıları yazmaktadır. 

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera'nın editöryel politikasını yansıtmayabilir.

kaynak: al jazeera

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;