Görüş

Mısır'da demokrasiye son darbe

Darbe ile başa gelen rejimin otoriterliğin dozunu giderek arttırdığı Mısır'da, Al Jazeera çalışanı gazetecilerin hapse mahkûm edilmesi, uluslararası toplum için bir ikaz olmalı ve rejime yönelik destek acilen durdurulmalıdır.

Baher Muhammed, Peter Greste ve Muhammed Fehmi hapse mahkum edildi. [Fotoğraf: Al Jazeera]

francois-marie arouet ya da bilinen ismiyle voltaire'e atfedilen bir söz vardır: "düşüncelerine katılmıyorum, ama onları savunma hakkını sonuna kadar destekleyeceğim."

aslında bu sözün sahibi, ingiliz yazar evelyn beatrice hall. yazar bunu voltaire'in ifade özgürlüğüne ne denli önem verdiğini anlatmak için söylemiş.

ifade özgürlüğü önemli olmaktan öte, demokrasi açısından hayati bir konu. özgür basın, sadece günün meselelerine dair haber yapmak için değil, hükümetlerin halka hesap vermesini ve insanların seslerini duyurabilmesini sağlamak için de vardır.

İNFOGRAFİK - MISIR'DA GAZETECILERE BASKI

mısır'da 23 haziran günü alınan mahkeme kararı, hesap verme ilkesini bir kez daha erozyona uğratmış, ülke demokrasisine son bir darbe daha vurmuştur. insanlık dışı, onur kırıcı koşullarda gözaltında tutulan al jazeera çalışanı üç gazeteci, 'teröristlere yardım etmek ve ulusal güvenliği tehlikeye atmak' suçlamalarıyla 7 ile 10 yıl arasında hapis cezasına çarptırıldı. gazetecilerin yargılandıkları koşullar, rejimin adalet tanımazlığının ve demir yumruğunun açık bir göstergesi idi.

mısır'da son dönemde adaleti hiçe sayan sayısız dava görüldü. bunların pek çoğu, yargı sisteminin, muhalefeti susturma ve bir komediyle seçilmiş mısır hükümetinden farklı görüşlere sahip olanları cezalandırmaya yönelik bir devlet aracı olarak kullanıldığını gösterdi.

yeni bir darbe

al jazeera çalışanlarıyla ilgili yargılama süreci ve mahkûmiyet kararı ise, ülkeye yeni bir darbe indirerek, yeniden otoriter bir devlet olma yolunda ne denli ileri gidildiğini gözler önüne serdi.

bu noktada değerlendirilmesi aynı derecede önemli bir diğer husus da, mısır kaos ve otoriter bir iktidara doğru sürüklenirken, uluslararası toplumun ne tepki verdiği. şu anda mısır'ın ihtiyacı olan şey, mevcut hükümetin izlediği son derece tehlikeli yolun uluslararası toplum tarafından dikkate alınmasıdır. ne yazık ki, askeri darbenin yarattığı tüm kaygıya rağmen, hem avrupa birliği, hem de amerika birleşik devletleri çirkin bir riyakarlık gösteriyor. her ikisi de mısır'daki değişim çığlığını alkışlamıştı. her ikisi de muhammed mursi'nin cumhurbaşkanı seçildiği ülkenin ilk özgür ve bağımsız seçimlerini desteklemişti. fakat hiçbiri, darbeyi ve ardından yüzlerce, belki de binlerce kişinin ölümüne yol açan askeri eylemleri kınamadı.

binlerce insan tutuklandı, yüzlercesi idama mahkûm edildi. peki hukuk devletinin temelinin çürütülmesini, insanların temel haklardan mahrum edilmesini ayıplayan oldu mu? olmadı. aksine, bunun tam tersi bir pozisyon alındı.

mesela ab dış ilişkiler ve güvenlik politikasından sorumlu yüksek temsilcisi barones catherine ashton, mısır'ın demokrasi yolunda attığı adımlardan duyduğu memnuniyeti ifade etti. söz konusu adımlar, muhalefetin cezalandırılması, özgür basına ket vurulması, devletin hoşuna gitmeyen haberler yapanların tutuklanıp alıkonulması anlamına geliyorken, insan bundan nasıl memnun olabilir? böyle bir yaklaşımı savunmak ayıptır.

absürt bir süreç

mısır'da şu anda karşı karşıya olduğumuz durum bu. öyle görünüyor ki, abd ve avrupa birliği, zorla iktidara gelmiş, komediye benzer bir seçim sürecinden dolayı halktan yetki aldığını iddia edebilecek konumda dahi olmayan, otoriter bir rejimi destekliyor.

mısır'da hukuk devleti çökmüştür. uluslararası toplum, sesini yükseltmeli ve gazeteciler serbest bırakılıncaya kadar diplomatik ilişkileri askıya almalıdır. 

by Toby Cadman

sorulması gereken şu: batı nasıl olur da sadece mevcut durumu haber yaptıkları için gazetecileri tutuklayıp hapse atan bir rejimi destekler? uluslararası toplumun itibar ettiği, silah sağladığı rejim bu mu olmalı?

abd'nin, halka zulmedildiğini ve insanların temel haklarından mahrum bırakıldığını bile bile son dönemde rejime yeniden askeri yardımlarda bulunmaya başlaması dikkat çekici. mısır konusunda abd ve avrupa birliği'nin yürüttüğü politika, otoriter bir iktidara destek ve diktatörlüğe dönüşmüş bir rejime uluslararası itibar sağlama yönünde.

uluslararası toplum, al jazeera çalışanları ile ilgili mahkeme kararını bir uyarı işareti olarak almalıdır. üç gazeteci 7 yıl hapis cezasına, gıyaben yargılanan üç gazeteci ise 10 yıla mahkûm edildi. bu, ilerici bir hükümet değildir. hukuk devleti çökmüştür. uluslararası toplum, sesini yükseltmeli ve söz konusu kararlar iptal edilip gazeteciler serbest bırakılıncaya kadar diplomatik ilişkileri askıya almalıdır. abd, askeri yardımları hemen durdurmalıdır. avrupa birliği, desteğini hemen geri çekip kararları kınamalıdır.

şu anda uluslararası toplumun verebileceği tek meşru tepki, mısır politikasını ciddi biçimde yeniden gözden geçirmektir.

ortada başka bir seçenek yok, çünkü yapılanları hoş görmek, teşvik etmek ile aynı şeydir.

uluslararası ceza hukuku uzmanı ve omnia strategy llp'nin ortağı toby cadman, londra'daki nine bedford row international chambers'ta avukat ve lahey uluslararası suç bürosu üyesi olarak görev yapıyor.

twitter'dan takip edin: @tobycadman

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Toby Cadman

uluslararası ceza hukuku uzmanı ve omnia strategy llp'nin ortağı toby cadman, londra'daki nine bedford row international chambers'ta avukat ve lahey uluslararası suç bürosu üyesi olarak görev yapıyor. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;