Görüş

Tozlu topraklı grand slam yolları

Spor yazarı ve spikeri Emre Yazıcıol Roland Garros’un önemini ve turnuvadan beklentilerini Al Jazeera için kaleme aldı.

Konular: Spor, Tenis
Tek erkeklerde turnuvanın en büyük favorileri Rafael Nadal ve Novak Djokovic. [Fotoğraf: Getty Images]

tenisin dünyadaki en popüler bireysel spor dalı olduğu bir sır değil. mütemadiyen elitizm eleştirilerine maruz kalan bir spor için bu apolet hiç de fena olmamalı. fransa kralı 10. louis’nin sarayında doğduğu, 1800’lerin ikinci yarısında ingiliz soylu sınıfının çay partilerinde popülerleştiği ve hâlâ ekipmanlarının ciddi anlamda pahalı olduğu düşünüldüğünde, kafalarda tenis için böyle bir algının var olması anlaşılabilir. her şeye rağmen tenis son elli yıldır başat sporlardan biriyse ve nefesini iyiden iyiye futbol ile basketbolun ensesinde hissettirmeye başladıysa bunun önemli nedenlerinden bir tanesi zemin çeşitliliği.

futbolun çimde, basketbolun parkede, atletizmin pist yarışlarının tartan pistte tatbik edildiği herkesçe bilinir. hatta öyle ki, hemen her spor, oyun alanı ile et ve tırnak gibi bir bütün olmuştur, başka şekilde tahayyül dahi edilemez. tenis tam bu noktada diğerlerinden ayrılıyor. on aylık sezonun yaklaşık altı ayı topun nasıl sekeceğinin tahmin edilir olduğu, üzerinde hareket etmenin yolda yürümekten teorik anlamda pek de farklı olmadığı sert kortta geçerken dört aylık periyotta kendilerine has üsluplarıyla topun yüksek ve yavaş sektiği toprak ile alçak ve seri sektiği çim kort turnuvaları oynanıyor. farklı stillere, yeteneklere sahip, değişik ekollere mensup oyuncuların bu zemin geçişlerine ne şekilde reaksiyon vereceği merakı, yüzeyin maçların sonuçlarına olağanüstü derecede etki yapabilmesi, tenis sezonunu monotonluktan kurtarıyor, dinamizmi sağlıyor.

işte yine sezonun kalbi dediğimiz, toprak kort grand slami roland garros ile çim kort grand slami wimbledon’ı sadece bir buçuk aya sığdıran sürece girmiş bulunmaktayız.

şimdinin tenis yorumcusu, 80’lerin efsane tenisçisi mats wilander’in iki yıl önceki sohbetimizde bu noktayı tanımlarken söylediği “sezonun bu anı sayesinde senin, benim ve tenis endüstrisindeki herkesin bir işi var” cümlesi durumu galiba en iyi şekilde açıklıyor. bugün itibariyle sezonun ikinci grand slami roland garros perdelerini açacak ve tenis fiestası resmen başlamış olacak.

bu sene 113’üncüsü oynanacak roland garros’un kökleri 1891 yılına değin uzanıyor. 1925 yılına kadar sadece fransız tenis kulüplerine mensup oyuncuların iştirakine izin verilirken, bu tarihten sonra turnuva tüm dünyadaki amatör oyunculara açık hale gelmiş. 1928 yılında ise turnuva tarihine bir başka kilometretaşı daha ekleniyor. ülkeler arası erkek milli takımlar şampiyonası davis kupası’nı bir önceki yıl kazanan ve ‘dört silahşörler’ olarak anılan jean borotra, jacques brugnon, henri cochet ve rené lacoste’un hizmetine sunulmak için bir tesis yapılıyor ve bu tesise de i. dünya savaşı’nda ilk kez savaş uçaklarına makineli tüfek entegre etmeyi başaran, 1918’de, savaşın bitmesine bir ay kala uçağının vurularak düşürülmesi sonucu ölen fransız pilot ve mühendis roland garros’un ismi veriliyor. tesis, o gün bugündür turnuvanın evi.

grand slam turnuvalarında, maçların kaderini hava şartlarına bağlı olmaktan çıkartacak açılır-kapanır çatı düzeneğine sahip stadyumlar günümüzde elzem.

by Emre Yazıcıol

 

yaklaşık bir asırdır devam eden bu izdivacın 2011’de ciddi şekilde çatırdadığı şerhini düşmek gerekiyor. nba finalleri, dünya kupası ve olimpiyatlar gibi devasa birer spor olayına dönüşen grand slam turnuvalarında, maçların kaderini hava şartlarına bağlı olmaktan çıkartacak açılır-kapanır çatı düzeneğine sahip stadyumlar günümüzde elzem hale geldi.

wimbledon ve avustralya açık bu sorunu uzun süre önce çözmüşken roland garros’taki belirsizlik az kalsın bir büyük maziyi kül ediyordu. wimbledon ve avustralya açık tesisleri 20, amerika açık tesisleri 14 hektar alan üzerine kuruluyken roland garros’un 8.5 hektarlık mütevazı iskanı restorasyon çalışmalarına, yeni bir stadyumun inşa edilmesine olanak tanımıyordu. fransa tenis federasyonu, ilk etapta paris belediyesi’nden beklediği yardımı göremeyince taşınma seçeneğini de gündeme aldı, ama sonuçta anlaşma sağlandı ve 2018 itibariyle, 11 hektarlık alanda, yeni bir merkez kortla fransa açık için heyecan verici bir dönem başlayacak.

bu seneki durum

erkeklerde son on seneye damga vuran ve geçen sene turnuvayı sekizinci kez kazanıp belli bir grand slami en fazla kazanan oyuncu olan rafael nadal’ın yine büyük favori olduğu açık. zira paris’teki 59-1’lik karneye yan bakmak mümkün değil. ancak nadal bu toprak kort sezonunda, kendi yüksek standartları göz önüne alındığında tatmin edici olmaktan uzaktı. katıldığı dört turnuvadan sadece madrid’de mutlu sona ulaşabildi ve 2004’ten beri ilk kez bir toprak sezonunda üç mağlubiyet aldı. özellikle de en büyük rakibi novak djokovic’e italya açık finalinde boyun eğmesi 2014 roland garros’u daha da ilginç hale getiriyor. nadal kazanarak grand slam toplamını 14’e taşıyıp efsane pete sampras’ı yakalamak arzusunda.

djokovic penceresinden baktığımızda ise iddia aynı ölçüde, hatta belki daha büyük. daha önce kazanmadığı roland garros’ta şampiyon olup seti tamamlamak, kariyer grand slami yapmak istiyor. 1968’den beri devam eden modern dönem’de bunu başarabilen sadece dört isim var: laver, agassi, federer ve nadal. djokovic kazanırsa, geçen sezonun sonunda nadal’a kaptırdığı ‘dünya bir numarası’ unvanını da geri almış olacak.

kabus gibi geçen bir 2013’ün ardından bu sene yeni raketi ve koçu stefan edberg ile toparlanan, oldukça iyi bir form düzeyi yakalayan roger federer, bu iki ismin arkasında hata bekleyecek. monte carlo masters yarı finalinde djokovic’i mağlup etmeyi başararak final oynaması kayda değer. bir diğer isviçreli, bu yılın avustralya açık ve monte carlo şampiyonu stanislas wawrinka plase.

tek kadınlarda serena williams tökezlerse maria sharapova kupa için en ciddi aday.

by Emre Yazıcıol

 

kadınlarda geçen senenin şampiyonu ve dünya 1 numarası serena williams’ın durumu biraz rafael nadal’ı andırıyor. yine en büyük favori olmakla birlikte williams’ın bu sene ivanovic, cornet ve cepelova’ya karşı aldığı mağlubiyetler soru işareti yaratıyor.

2012 şampiyonu maria sharapova ise toprakta son üç yıldır serena williams haricinde sadece bir oyuncuya, ana ivanovic’e geçen hafta roma’da kaybetti. 2004’ten beri williams’ı mağlup edemeyen sharapova, amerikalı tökezlerse kupa için en ciddi aday. bu yılın avustralya açık şampiyonu li na ise dizindeki sakatlık sebebiyle toprakta sadece iki turnuva oynayabildi, ideal bir form durumuyla paris’e gelmiyor.

dolayısıyla williams ve sharapova dışında bir oyuncu kupayı kaldıracaksa, kazandığı 2008’den beri çok fazla etrafta olmayan ancak son iki ayda müthiş bir form grafiği yakalayıp stuttgart’ta final, madrid’de çeyrek final ve son olarak roma’da yarı final oynayan ana ivanovic’in ismi öne çıkıyor. plase ise son bir buçuk yılda inanılmaz bir çıkış yaparak 4 numaraya oturan madrid finalisti simona halep.

toplamda 25 milyon euronun dağıtalacağı 2014 roland garros’ta tekler şampiyonları 1.650.000 euroluk ikramiye kazanacak. bu, geçen seneye göre %10’luk bir artışa tekabül ediyor. tenisin iyi çocuklarının paris toprağında prestijli kupalar için üstlerini başlarını kirleterek verecekleri amansız mücadelenin tenisseverlere vadettiği ise iki haftalık coşku, adrenalin ve keyif.


marmara üniversitesi siyaset bilimi ve kamu yönetimi bölümünden mezun olan emre yazıcıol 2006 yılından beri tematik spor kanalı eurosport’da spiker ve editör olarak görev almaktadır. ayrıca 2009 yılından beri tenis dünyası dergisi’nde köşe yazarlığı yapmaktadır.

bu makalede yer alan fikirler yazara aittir ve al jazeera'nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.
 

Emre Yazıcıol

Spor yazarı ve spikeri Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;