Görüş

Türkiye askerî müdahalede bulunacak mı?

TBMM'de kabul edilen tezkere sonrası olası Türk müdahalesi, Suriye'deki kriz sürecinde stratejik bir değişim noktası oluşturacaktır. Bu müdahale, koalisyon ülkelerinin IŞİD'e karşı düzenlediği hava saldırılarından daha etkili olacaktır.

Türk ordusu, IŞİD'in kuşattığı Suriye'nin Ayn El Arap (Kobani) kentinin karşısındaki sınır bölgesine büyük askerî yığınak yaptı. [Fotoğraf: Reuters]

türk parlamentosunun hükümete, suriye ve irak'ta 'islam devleti' örgütü işid'e karşı askerî operasyonlarda bulunma yetkisinin yanı sıra yabancı güçlerin de bu amaçla türk topraklarını kullanmasına izin veren tezkereyi onaylaması sonrası suriye'de olası türk askerî müdahalesine zemin hazırlanmış oldu. 

bu müdahalenin boyutu, zamanlaması ve hedefleri etrafındaki soru işaretleri ise varlığını koruyor. tezkere, türkiye'nin işid'in elindeki diplomatlarını geri alması sonrası meclise sunuldu. eş zamanlı olarak örgütün bir süredir kuşatma altında tuttuğu suriye'nin kuzeyindeki ayn el arap (kobani) kentine bakan sınır bölgesine büyük bir askerî yığınak yapıldı. bu sırada başbakan ahmet davutoğlu türkiye'nin kentin düşmesini engellemek için elinden geleni yapacağını vurguladı.

tezkerenin geçmesi, abd'nin işid'le savaşmak için oluşturduğu uluslararası koalisyona türkiye'nin doğrudan katılması anlamına gelmiyor ancak hükümete koalisyona girme imkânı veriyor. tezkerenin geçmesi müdahalenin etkinliği, dengeleri değiştirme gücü ve özellikle de suriye'nin kuzeyindeki operasyonların yapısı açısından ankara'nın elini rahatlattı. kendi şartlarını, hedeflerini ve askerî müdahalesinin zamanlamasını abd'ye ve koalisyonun diğer ülkelerine sunmasını sağladı. 

tezkere siyasi açıdan türk hükümetine, koalisyona girmek için açıkladığı şartlar etrafında abd ile güçlü şekilde müzakere etme özgürlüğü veriyor. 

by Ömer Kuş

müdahalenin şartları ve sebepleri

tezkere siyasi açıdan türk hükümetine, koalisyona girmek için açıkladığı şartlar etrafında abd ile güçlü şekilde müzakere etme ve manevra özgürlüğü veriyor. türkiye'nin şartlarından biri suriye'nin kuzeyinde (rejim uçaklarının üzerinde uçuşunun yasaklanması ve hedef almasının engellenmesi anlamında) güvenli bölge oluşturulması. ayrıca, gelişmiş silahların türkiye'nin bir süredir başlattığı iç barış sürecine rağmen hâlâ terörist örgüt olarak gördüğü pkk'nın suriye kolu pyd savaşçılarına ulaşmayacağının garantisini istiyor.

bir diğer şart da suriye rejiminin bu operasyonlardan yararlanmayacağının teminat altına alınması, hatta beşşar esed rejiminin düşürülmesine çalışılması. türkiye cumhurbaşkanı recep tayyip erdoğan, esed'in düşürülmesinin türk yönetimi açısından öncelik olduğunu açıklamıştı.

stratejik ve jeopolitik açıdan ise parlamentonun tezkereyi onaylaması, türk hükümetine suriye krizindeki siyasi rolünü geliştirme ve etkinleştirme fırsatı veriyor. esasında türk yetkililer birçok nedenle başından beri bu krize dahil oldular. şu anki başbakan ahmet davutoğlu, dışişleri bakanı olarak görev yaptığı dönemde 2012 yılı başıyla birlikte esed rejimiyle bağları koparmadan önce şam'a otuzdan fazla ziyaret gerçekleştirmişti.

davutoğlu bu ziyaretlerde beşşar esed'e türk yönetiminin nasihat ve tavsiyelerini götürdü, hatta suriye'ye tedricî reform ve değişim programları sundu. ancak esed, türk önerilerini hafife aldı. çünkü esed uluslararası standartlarda bilinen anlamda bir siyaset adamı değil, suriye devriminin ilk gününden itibaren kendi halkına karşı kapsamlı savaş açan bir diktatördür.

hiç kuşkusuz olası (ve belki çok yakın olan) türk askerî müdahalesi, suriye krizi sürecinde stratejik bir değişim noktası oluşturacaktır. bu müdahale, koalisyon ülkelerinin işid'e karşı düzenlediği hava saldırılarından daha etkili olacaktır. zira türkiye, suriye ile 850 km'yi geçen uzunlukta bir sınıra ve en modern silahlarla donanımlı güçlü bir orduya sahip. ayrıca abd genelkurmay başkanı martin dempsey'in işaret ettiği gibi abd'ye bu savaşta incirlik gibi dev askerî üssünü kullanmasına izin verilmesi, koalisyona büyük destek olacak ve sonraki süreçte uçuş yasağına imkân tanıyacaktır.

belki nato, kendi sözleşmesinin beşinci maddesini devreye sokmak ve türkiye'nin koalisyona katılmak için şart koştuğu güvenli bölgeye hava örtüsü sağlanmasına katkıda bulunabilir. bu yüzden abd yönetimi, türkiye'nin koalisyona katılma kararının öneminin farkında ve suriye krizinin gelişmeleri ve sonuçları hususunda türk yönetimiyle siyasi ve askerî koordinasyondan kaçışı yok. gerçi israil'in abd ile türk yönetimi arasındaki anlaşmazlıkları kullanmaya ve türkiye cumhurbaşkanı'nın, esed rejimini düşürme amaçlı çalışmalarını başarısız kılmaya çalıştığı da malum.  

tezkere kararı, türkiye'nin işid karşıtı koalisyona yönelik sergilediği tereddüt ve oyalamalardan sonra geldi. türkiye 'cidde bildirisini' imzalamamış ve insani destek sözüyle yetinmişti. ancak bu tutum suriye'de ve özellikle de erdoğan'ın birçok vesileyle 'terörist' diye nitelediği ve azılı düşman olarak gördüğü beşşar esed rejimine yönelik amerikan stratejisinin belirsizliğinden kaynaklanıyor. amerikan yönetimi esed'in işid operasyonlarından istifade etme olasılığı konusunda hiçbir açıklamada bulunmadı. hava ve füze saldırıları yapılması ve işid'le savaşmaları için suudi arabistan'da suriyeli muhalif unsurların eğitilmesi gibi sadece askerî boyutu bulunan bir strateji belirlendi. bu da suriye krizinin, işid ve benzerlerinin yükselişinin temel sebebi olan esed rejiminin göz ardı edilmesi sebebiyle stratejiye yönelik türkiye'nin temkinli yaklaşımını güçlendirdi.

abd yönetimi, türkiye'nin koalisyona katılma kararının öneminin farkında ve suriye krizinin gelişmeleri ve sonuçları hususunda türk yönetimiyle siyasi ve askerî koordinasyondan kaçışı yok.

by Ömer Kuş

hiç kuşkusuz esed rejimine yönelik amerikan stratejisinin belirsiz oluşu, irak'ta işid'le savaşması için peşmerge güçlerine dayanması ve onlara gelişmiş silahlar vermesi, abd yönetiminin benzer şekilde suriye kürtlerine ve özellikle de pyd'ye bağlı 'asayiş' güçlerine destek olma ihtimali türk yetkilileri endişelendiriyor. bu destek suriye kürtlerinin ayrılıkçı eğilimini besler, türkiye'deki kürt sorununu ve bu sorunun çözümü için erdoğan'ın başlattığı barış sürecinin seyrini etkiler. bu yüzden türk liderler kürtlerin ayrılıkçı eğilimlerinin önünü kesmek için suriye'nin kuzeyinde güvenli bir bölge kurulması fikrine yoğunlaşıyorlar.

türkiye'nin işid karşıtı koalisyona katılmak için koştuğu şartlardan güvenli bölgeye yoğunlaşması aynı zamanda suriye muhalefetine ve geçici suriye hükümetine yeni hareket üssü oluşturmayı ve muhalefetin içinde bulunduğu parçalanmışlık halini kırmayı hedefliyor. ayrıca türkiye yüz binlerce suriyeli arap, kürt ve türkmen sığınmacının geri dönüşünü ve suriye toprakları içinde onlara güvenli sığınak sağlanmasını hedefliyor; ancak böyle bir adım koalisyon ülkeleriyle işbirliği olmaksızın başarıya ulaşamaz. bu adım türkiye'nin tek başına gerçekleştiremeyeceği güçlü bir uçuş yasağını gerektirmektedir.

müdahalenin kıvılcımı

türkiye'nin suriye'de askerî müdahalede bulunmak için ilave gerekçelere ihtiyacı olmadığını, birçok vesileyle bölgedeki krizin sarsıntılarına maruz kaldığını ifade etmek önemli olacaktır. hatırlatmak gerekirse, esed rejimi güçleri türk savaş uçağını düşürdü. türkiye'nin birçok bölgesinde patlamalar meydana gelirken topraklarına kasıtlı veya kasıtsız şekilde bombalar düştü.

türkler suriye'de 'caber kalesi' bölgesinde bir toprağa sahip. osmanlı devleti'nin kurucusunun dedesi süleyman şah'ın türbesi burada bulunuyor. tbmm ile suriye'deki fransız manda hükümeti arasında 20 ekim 1921'de imzalanan ankara antlaşması'na göre türk toprağı olduğu için türk askerleri tarafından korunuyor. fırat nehri üzerinde kurulan baraj kaleyi sular altında bırakacağı için türbe 1973'te karakozak köyüne nakledildi.

türk parlamentosunun hükümete türkiye dışında askerî operasyonlarda bulunma yetkisi veren tezkerenin hazırlıkları sürerken türbe konusu tekrar gündeme geldi ve yetkililer türbeye veya türbeyi koruyan askerlere dokunulmaması yönünde işid'e birçok kez uyarılarda bulundular. genelkurmay başkanı necdet özel türbeyi koruyan askerlere seslenerek "orada yalnız değilsiniz. sizden tek bir haber geldiğinde türk silahlı kuvvetleri'nin anında yanınızda olacağından emin olun" dedi.

bu uyarılar, işid'in türbeyi ve türbeyi koruyan askerleri kuşattığı yönündeki iddialar üzerine geldi. bu bağlamda her saldırgan adım, türkiye'nin askerî müdahalesi için yeterli bir gerekçe olabilir. ayrıca müdahale konusu türbe ve korumasına bağlı olmayıp siyasi hesaplara, türkiye'nin güvenlik ve ulusal çıkar hesaplarına da taşınmaktadır. önümüzdeki günler türkiye'nin suriye ve bölgedeki rolüne bağlı olarak vereceği kararın ciddiyetini gözler önüne serecektir.  

ömer kuş, suriyeli yazar ve araştırmacı. halep üniversitesi fizik bilimleri fakültesi'nden mezun oldu. arap basınında periyodik olarak yazıları yayımlanan kuş'un 'yeni imparatorluk: kavramların değişmesi ve hakların farklılığı', 'modern eleştirisel eğilimler', 'amerikan radikalizmi' ve 'irak savaşı ve geleceğin ipotekleri' adlı kitapları bulunuyor.

bu makalede yer alan görüşler yazara aittir ve al jazeera’nin editöryel politikasını yansıtmayabilir.

Ömer Kuş

suriyeli yazar ve araştırmacı. halep üniversitesi fizik bilimleri fakültesi'nden mezun oldu. yüksek lisansını fizik alanında yaptı. uluslararası birçok konferans ve panele konuşmacı olarak katıldı. Devamını oku

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;