'Ateşkes sürdürülebilir olmalı' | Al Jazeera Turk - Ortadoğu, Kafkasya, Balkanlar, Türkiye ve çevresindeki bölgeden son dakika haberleri ve analizler

Gazze

'Ateşkes sürdürülebilir olmalı'

İsrail ile Hamas'ın ateşkes görüşmeleri devam ederken, Dışişleri Bakanı Davutoğlu, ateşkesin sürdürülebilir olması gerektiğini söyledi. İsrail'in son saldırılarda daha cüretkâr davrandığını belirtti.

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'na göre, İsrail son saldırılarda daha cüretkâr. [Fotoğraf: Reuters]

ntv'ye konuşan dışişleri bakanı ahmet davutoğlu, gazze’ye 8 temmuz’dan bu yana süren israil saldırılarıyla ilgili türkiye'nin devrede olduğunu söyledi. 

"filistin ile ilgili her konuda devredeyiz. bölgede filistin meselesi bütün bölgeyi etkileyebilecek bir mesele. daha önce iki kez bu tarz gelişmelere maruz kaldık. 2009 sonu 2010 başında da israil saldırmıştı. 2012 kasım’da da yine biz kahire’deyken oldu. çatışmalar sürerken gazze’ye de gitmiştim. iki senede bir israil bir şekilde sebep bulup gazze’yi yıldırmaya çalışıyor. batı şeria’da öldürülen 3 gençle ilgili gazze cezalandırılıyor. bu harekâtlarda savaş hukuku da yok ediliyor. geçici ateşkeslerle bu olacak bir şey değil. gerek hamas yani halit meşal gerek fetih yani mahmut abbas tarafıyla temas halindeyiz."

"nefes borusu açılmalı"

israil ile hamas arasında belli sürelerde ilan edilen ateşkeslerle ilgili de konuşan davutoğlu, önce kanın durması, ateşkesin de sürekli olması gerektiğini ifade etti.

"hadi kanı durduralım gibi bir tutumla ateşkes sağlar ama kalıcı ateşkes sağlanmazsa bir süre sonra yine ihlâl ediliyor. evet ateşkes yapılsın ama israil’in de bir sorgulanabilirliği olsun. sahilde öldürülen çocuklar var. bunların insanlık vicdanını harekete geçirmesi lazım. mısır'daki yönetim de gazze kapılarını kapattı. israil bu kez çok daha cüretkâr bir şekilde bastırıyor. gazze tam bir abluka altında. arap coğrafyası krizlerle boğuştuğu için türkiye dışında filistin’in sahibi yok gibi bir durum var. ses çıkaracak ülke yok. filistin’de hükümet kurulduğu için israil bunu da dağıtmak istiyor. gilad şalit zamanında serbest bırakılan tüm filistinliler tekrar hapse atıldı. john kerry ile görüşmemizde de liman açılmasını konuştuk. ama bu bm, abd, ab, türkiye yani iki tarafın da güvenliği tarafların denetiminde olmalı. nefes borusu açılmalı yani. hazırlıklarımızı taraflarla paylaşıyoruz. önce kan durmalı, ateşkesin sürdürülebilir olması da önemli. ben bugün ateşkes ilan edip yarın bozuyorum derse bir taraf, lütuf gibi oluyor. yeni bir düzen kurulmazsa ateşkes devamlı olmaz. israil ve bazı arap ülkelerinin tutumunu gördükçe ateşkes konusunda çok fazla umutlu olmak mümkün değil. ama umutluyuz da. biz sesimizi çıkarmazsak vicdan uyanmıyor. çabalarımızı ne olursa olsun sürdüreceğiz."

"hamas gözardı edilemez"

israil dışişleri bakanı avigdor lieberman, türkiye ve katar'ı, mısır'ın ateşkes önerisini kabul etmemesi için hamas'a baskı yapmakla suçlamıştı. davutoğlu israilli mevkidaşına tepki gösterdi.

"israil dışişleri bakanı’nı ciddiye almadım, tutumu belli çünkü. hem işgal ediyor hem de tasfiye edilmelerini istiyor. israil barışı sabote etmemiş olacak türkiye filistinlilerin haklarını savundu diye sabote edecek. öyle mi? türkiye’de de tarafsız kalalım diyenlerin durumu bu. 2010’da ateşkesin çift taraflı olmasını sağlayan türkiye’dir. 2012’de de sayın başbakanımız ile mursi sık sık konuştu. israil’in sürekli çocukları katletme hakkı kabul edilsin, filistin tarafını savunan taraflar sabotaj ile itham edilsin. bu doğru değil. hamas bir taraf ve onu gözardı ederek yapılan ateşkes çağrısı gerçekçi değil."

"vatandaşlarımızın vicdanına güveniyoruz"

türkiye’de sayıları bir milyonu aşan suriyeli sığınmacıların durumu son günlerde tekrar öne çıktı. adana, gaziantep ve kahramanmaraş’ta pazar gününden bu yana gerginlikler yaşandı. başbakan tayyip erdoğan bunu “provokasyon” diye niteleyip, ana muhalefeti suçlamıştı. davutoğlu aynı tavrı sergiledi ve bölgede yaşayanlara seslendi.

"önemli bir sorun, bunu kabul etmemiz lazım. ama herkesin insafla düşünmesi lazım. çevre bölgemizde yüzyılın depremi yaşanırken ki hafif bir deprem değil. ukrayna, suriye, mısır... yangın yerindeyiz ve hiçbirini türkiye tetiklemedi. aksine türkiye katkı yapmaya çalıştı. çevre ülkelerin en seçkin insanları da dahil türkiye’yi sığınılacak bir ada olarak görüyorlar. bölgedeki her çatışmada kaçanalar türkiye’yi sığınak olarak görüyor ve bunla gurur duymamız gerekiyor. buradan bölgedeki vatandaşlarımıza seslenmek istiyorum: biliyorum ki çok küçük bir marjinal grup yapıyor. milletimizin derin irfanına güveniyorum. bm mülteciler yüksek komiseri guterres de söyledi; türkiye, suriye konusunda takip ettiği mülteci politikasıyla bir destan yazmıştır. vatandaşlarımızın ahlâkına, vicdanına güveniyoruz. tahriklere kapılmayacaklarını biliyoruz. nasıl almanya’da türklere saldırdıklarında üzülüyorsak, bu konu da böyle. kaldı ki bizim suriye ile aramızda kültür farkı da yok. bize yakışmayan bu provokasyonlara karşı durmalılar. cumhurbaşkanlığı döneminde bize özellikle yapıldığını da biliyoruz."

"musul'u musullular sahiplensin"

davutoğlu, işid krizinin devam ettiği irak'ın bölünme riskiyle ilgili de şunları söyledi:

"2006-2007’den sonra baktık ki irakta, amerika’nın bıraktığı miras, merkezi yönetim sünni bir diktatörden sonra şii bir diktatöre yöneliyor bu da yanlış diyerek mümkün olduğu kadar vilayetlere yetki verilsin, insanlar kendi geleceklerini şekillendirsinler dedik. irak’ın yeniden inşa edilmesi için sahiplenme gerek. ulusal düzeyde olmuyorsa yerel düzeyde olması gerek. musul’u musulluların sahiplenmesi lazım. irak’ı bir arada tutabilmek için yetki devri lazım. ya merkezi yönetimle güç ve kaynak paylaşımı gerek. kerkük’te dahil hepsinin geleceği buna lazım. maalesef öteki denendi ve olmadı, bu yöntemi daha doğru buluyoruz."

"maliki ısrar ediyor"

"bütün olumsuzluklar içinde olumlu bir süreç var. meclis başkanı seçildi. bütün sünni liderlerin hepsini ankara’da ağırladık, birer gün birer gün. hepiniz toplanın kim en fazla adayı alırsa o olsun dedik. böylece meclis başkanı problemi açıldı. pazartesi günü sayın barzani geldi, cumhurbaşkanı adayını belirleyin, maliki’ye bahane vermeyin dedik. onlar da şu anda iki isme indiler. bu isimler üzerinde 1-2 günü kadar mutabakat sağlanır. sonra sıra başbakan’a geliyor. maliki kalmak için ısrar ediyor. yeni bir başbakan ihtiyaç var. bununla ilgili tüm aktörlerle görüşüyoruz. bağdat’ta sürdürülebilir bir süreç olursa kürtlerin ayrılma talebi biter. kimse kürtlerin maaşını alamadığını söylemiyor."

irak meclis başkanlığı'na önceki gün selim abdullah cuburi seçilmişti.

"amaç zor durumda bırakmak"

davutoğlu, abd'nin ankara'ya atanacak yeni büyükelçisi john bass'ın, senato'daki onay toplantısında karşılaştığı 'türkiye’de otoriterleşme eğilimi olduğu' yönündeki sorularla ilgili de değerlendirmelerde bulundu. davutoğlu buna, "nerede otoriterleşme eğilimi var?" diye sorarak karşılık verdi.

davutoğlu'na göre amaç, ak parti’nin başarılarındaki meşruiyet zeminini yıkmak ve seçimler öncesinde iktidarı zor durumda bırakmak. dışişleri bakanı, "otoriterleşme sübjektif bir iddiadır. bu, abd’de de avrupa’da da var, nasıl sonuçlar doğurduğunu görüyoruz." dedi.

"soğuk savaş mantığı"

ukrayna’nın özellikle doğusundaki gelişmeler de durulmuyor. son olarak ukrayna, rusya’nın bir savaş uçaklarını düşürdüğünü açıkladı. bu konuyu da değerlendiren ahmet davutoğlu'nun hedefinde birleşmiş milletler vardı.

"bm, suriye ile ilgili karar alabilseydi şimdi ukrayna’da durum böyle olmazdı. çünkü güven sarsıldı. istikrara duyulan güven önemlidir. ancak bm hiçbir soruna çözüm bulamaz hale geldi. bm tarihindeki en kötü dönemi yaşıyoruz. güneyimizde suriye kuzeyimizde ukrayna, iki tarafta da bir soğuk savaş mantığıyla karşı karşıyayız. gidişat iyi değil yeni bir düzen kurulması gerekiyor. türkiye bu ateş çemberinin dışında kalabilen bir dış politika takip etti, gurur duymamız lazım."

"kundak ihtimali düşük"

davutoğlu, fransa’daki yangında 3 türk’ün ölmesiyle ilgili ise, “bize intikal eden bilgilere göre kundaklama ihtimali çok düşük. ama takip etmeye devam edeceğiz.” dedi.

ve ilk turu 10 ağustos'ta yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimleri. davutoğlu, başbakan erdoğan'ın seçilmesi halinde ak parti'nin karışacağı tartışmalarına tepki gösterdi. "köşk seçimine kadar bu tartışmayı başlatmak doğru değil." dedi. partisinin bu süreci olağanüstü bir durum olmadan aşacağını söyledi.

kaynak: ntv

Yorumlar

Bu sitede yer alan içerikler sadece genel bilgilendirme amacı ile sunulmuştur. Yorumlarınızı kendi özgür iradeniz ile yayınlanmakta olup; bununla ilgili her türlü dolaylı ve doğrudan sorumluluğu tek başınıza üstlenmektesiniz. Böylelikle, Topluluk Kuralları ve Kullanım Koşulları'na uygun olarak, yorumlarınızı kullanmak, yeniden kullanmak, silmek veya yayınlamak üzere tarafımıza geri alınamaz, herhangi bir kısıtlamaya tabi olmayan (format, platform, süre sınırlaması da dahil, ancak bunlarla sınırlı olmamak kaydıyla) ve dünya genelinde geçerli olan ücretsiz bir lisans hakkı vermektesiniz.
;