Ergenekon davası
Başbuğ tahliye istedi
Ergenekon Davası'nda 'darbeye teşebbüs' suçundan müebbet hapis cezası alan Emekli Orgeneral İlker Başbuğ tahliye talebinde bulundu. Dilekçede, Başbakan Erdoğan’ın, konuşmalarında devlet içindeki çetelerden söz ettiğine vurgu yapıldı.

eski genelkurmay başkanı emekli orgeneral ilker başbuğ'un avukatı ilkay sezer, istanbul 13. ağır ceza mahkemesi'ne tahliye dilekçesi verdi.
başbakan'ın "çeteler var" sözü emsal gösterildi
ilker başbuğ’un yüce divan’da yargılanması gerektiğini yineleyen avukat sezer dilekçesinde, "gelinen noktada türk silahlı kuvvetleri'ne ve personeline yönelik asılsız iddialar ve suçlamalar yöneltildiği herkes tarafından kabul ve beyan edilmektedir. mahkemenizin görmekte olduğu tüm davaları birleştirmeden önce görülmekte olan 2010/106 e. sayılı davanın katılanı olarak tarafı durumunda bulunan ve tanık olarak göstermiş olduğumuz başbakan sayın erdoğan’ın, günümüzde devlete, emniyete ve yargıya sızmış olduğunu beyan ettiği ve daha önce de devlet içinde devlet şeklinde nitelendirdiği konuda mahkemeniz tanık olarak beyanlarını alsa idi bugün asıl suçlular ortaya çıkarılır onların gerekçeli kararı yazılmakta olurdu" dedi.
adli kontrol uygulanabilir
tahliyesini talep eden avukat ilkay sezer, müvekiline tahliyle halinde 'adli kontrol tedbiri'nin de uygulanabileceğini vurguladı.
aylık tutukluluk incelemesi yapılmıyor
mahkemenin 5 ağustos'ta karara bağlanmasının ardından başbuğ'un 'bir tedbir olarak tutukluluk halinin devamına' karar verildiğini hatırlatan avukat sezer, müvekkilinin yasa gereği aylık olarak yapılması gereken tutukluluk incelemesinin yapılmadığını için tahliye dilekçesi verdiklerini söyledi.
yargıtay'a gidene kadar yetki mahkemede
dilekçede, henüz gerekçeli kararı açıklanmayan ve yargıtay'a gönderilmeyen dava dosyasının, yargıtay'a gönderilene kadar, hükmü veren mahkemenin tutuklama kararına ilişkin karar vermesş gerektiği belirtildi.
dilekçede mahkemenin en geç 30'ar günlük sürelerle tutukluluk halinin devam edip etmeyeceğini incelemesi gerektiğine vurgu yapıldı.
"ceza muhakemesi kanunu 232/3 maddesi 'hükmün gerekçesi, tümüyle tutanağa geçirilmemişse açıklanmasından itibaren en geç on beş gün içinde dava dosyasına konulur' hükmü ile hiçbir takdir yetkisi tanımaksızın hükmün gerekçesinin 15 gün içerisinde dosyaya konulmasını zorunlu görülmüştür. oysa mahkemeniz, aradan geçen 5 aya yakın sürede gerekçeli kararı dosyaya koymamış, tutuklu sanıkların tutukluluk halini de incelememiştir" denildi.
dilekçede, "mahkemenizin bugüne kadar verdiği tutukluluğun devamına dair kararların, kısaca, hukuka ve anayasa'ya aykırı olduğu tespit edilmiştir. mahkemeniz kararının hukuka aykırı olduğuna dair tespitin yalnızca sanık mustafa balbay'a ilişkin olduğu da düşünülemez" ifadeleri yer aldı.
darbeye teşebbüs suçundan müebbet
ilker başbuğ hakkında, internet andıcı soruşturması kapsamında şubat 2012’de dava açıldı. bu dava ergenekon davası ile hukuku ve fiili irtibat olduğu gerekçesiyle birleştirildi.
5 ağustos 2013'te davayı karara bağlayan istanbul 13. ağır ceza mahkemesi, ilker başbuğ’u 'hükümet'i yıkmaya teşebbüs' suçundan müebbet hapse mahkum etti.
kaynak: al jazeera
Yorumlar