Yolsuzluk ve rüşvet operasyonu
Baykal Köşk’e çıktı
Eski CHP Genel Başkanı ve CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal, anayasal krizin çözülmesi amacıyla Cumhurbaşkanı Gül'ün devreye girmesini istedi.

baykal, gül ile görüşmesi sonrasında yaptığı açıklamada, "yaşananlar hukuk devletinin öngördüğü tablo değil. bunun süreceği anlaşılıyor. devletin temel organları arasında ciddi çatışma manzarası var. böyle bir çatışma anadolu'da, istanbul'da, türkiye'nin her yerinde hissediliyor" ifadelerini kullandı.
17 aralık'ta başlayan yolsuzluk ve rüşvet operasyonun ardından yaşanan gelişmeleri “anayasal sistemin kilitlenmesi” olarak gören baykal cumhurbaşkanı’na ”sistemin sağlıklı işletilmesi ve kuvvetler ayrılığı ilkesine uyulması için devreye girmesi gerektiği“ mesajını verdi. baykal geçen hafta chp lideri kemal kılıçdaroğlu ve ardından da tbmm başkanı cemil çiçek ile görüşmüştü.
‘çıkış stratejisi’
görüşlerini kendisine yakın milletvekilleriyle paylaşan deniz baykal "türkiye'nin çıkış stratejisine (exit strategy) ihtiyacı olduğunu söyledi. al jazeera'nin edindiği bilgiye göre baykal temasları ile ilgili şu değerlendirmeleri yaptı:
“anayasa, cumhurbaşkanlığı’nı böyle bunalım dönemlerinde sorunların çözümüne yardımcı bir kurum olarak düşünmüştür. cumhurbaşkanlığı etkinlik sergilemelidir.
yürütmenin yargıya müdahalesi kabul edilemez. yargı bağımsızlığı sağlanmalıdır. ‘benim yargım senin yargın’ görüşü kabul edilemez. herkes hukuka yargıya güvenmek zorunda. hsyk’nın bugünkü yapısını başbakan oluşturdu şimdi değiştirmeye çalışıyor.
türkiye gerçek demokrasiye geçmeli. ileri demokrasi değil, makûl demokrasi olmalı.
güçler ayrılığı ilkesine saygı gösterilmeli.
türkiye arınma süreci yaşamalı. yolsuzluk ve rüşvet operasyonlarının üzeri örtülmemeli. kim çalarsa çalsın bu soruşturulsun, türkiye bunu demek zorunda.
devlet içinde çete iddiaları var, çete ne zamandan beri var? peki yolsuzluk yok mu? ‘çete var’ diye yolsuzluk iddiaları görmezden gelinemez.”
cumhurbaşkanının görev ve yetkileri
cumhurbaşkanının görev ve yetikilerini düzenleyen anayasanın 104’ncü maddesi “cumhurbaşkanı devletin başıdır. bu sıfatla türkiye cumhuriyeti'ni ve türk milleti'nin birliğini temsil eder; anayasa'nın uygulanmasını, devlet organlarının düzenli ve uyumlu çalışmasını gözetir” diyor. buna göre cumhurbaşkanının görev ve yetkileri arasında;
anayasa’ya aykırılık gerekçesiyle yasaların, kanun hükmünde kararnamelerin iptali için anayasa mahkemesi’ne başvurmak, gerekli gördüğünde bakanlar kurulu’na başkanlık etmek ya da kurulu toplantıya çağırmak, devlet denetleme kurulu'na inceleme, araştırma ve denetleme yaptırmak da var.
anayasa mahkemesi üyelerini, danıştay üyelerinin dörtte birini, yargıtay cumhuriyet başsavcısı ve yargıtay cumhuriyet başsavcıvekilini, askeri yüksek idare mahkemesi üyelerini, hakimler ve savcılar yüksek kurulu üyelerini seçmek de gül’ün görev ve yetkileri arasında bulunuyor.
Yorumlar