dışişleri bakanı ahmet davutoğlu bugün belki de bu göreve geldiğindenbu yana ortadoğu’daki en kritik ziyaretlerinden birini gerçekleştiriyor. mart ayından bu yana halk ayaklanamalarının devam ettiği ve ordunun düzenlediği operasyonlarda yüzlerce sivilin öldüğü suriye’de gerçekleşen bu ziyaret ankara-şam ilişkilerinin geleceği açısından tarihi bir öneme sahip. davutoğlu ülkede akan kanın durdurulması konusunda türkiye’nin yanısıra, batı dünyası ve bölge ülkelerinin mesajlarını da net bir şekilde cumhurbaşkanı esad’a iletecek.
dışişleri bakanlığı görevine geldiğinden bu yana türk dış politikasını bölgesel olarak güçlendiren ahmet davutoğlu’nun özellikle son aylarda gerçekleştirdiği ziyaretler kritik öneme sahipti.
ortadoğu ve kuzey afrika’da temaslarda bulunan davutoğlu’nun gündeminde bölgede yaşanan halk ayaklanmaları sonucu yaşanan gelişmeler vardı.
mısır, 2 temmuz 2011
davutoğlu’nun ortadoğu ve kuzey afikayı kapsayan gezisinin ilk durağı mısır oldu. davutoğlu’nun ziyareti arap baharı’nın derinden etkilediği bölgenin türkiye’nin takibinde olduğu mesajının verilmesi açısından önem taşıyordu.
ahmet davutoğlu kahire’de ilk olarak başbakan isam şeref ile birayaya geldi ve ardından ülkenin yeni dışişleri bakanı muhammed el urabi ile görüştü. iki bakan görüşmenin ardından basın toplantısı düzenledi.
davutoğlu, ortadoğu’daki gelişmeler konusunda türkiye’nin net bir duruş sergilediğini ve önceliğin reformların hayata geçirilmesi olduğunu anlattı.
şiddetin önüne geçilmesi için yönetimlere çağrı yapan davutoğlu, "prensibimiz, kardeş ülkelerdeki sorunların iç dinamiklerle çözülmesi" dedi.
dışişleri bakanı kahire gezisi sırasında arap birliği genel sekreteri nebil el arabi ile de görüştü. görüşmeden sonra davutoğlu, arap birliği genel sekreteri’ne "ağabey" diye hitap ettiğini belirterek, bir çok konuda arap birliği ile birlikte çalışacaklarını kaydetti.
libya, 3 temmuz 2011
libya’da başlayan halk ayaklanması sonucunda bingazi’de oluşturulan ulusal geçici konseyin tanınması açısından önem taşıyan bir ziyaretti. dışişleri bakanı davutoğlu bingazi’de görüştüğü konsey başkanı mustafa abdülcelil’le türkiye’nin desteğini iletti.
libya'nın ramazan ayına kadar sorununu çözmesini dileyen davutoğlu, yol haritasında ateşkes ilan edilmesi ve tüm şehirlere insani yardım gitmesinin bulunduğunu belirtti.
“ömer muhtar’ın temsilcisi olduğu bu halk dünyaya insanlık onurunun ne olduğunu gösterecektir" sözleriyle diplomatik temaslarında tarihe atıflara önem verdiğini bir kez daha gösterdi.
suudi arabistan, 10 temmuz 2011
temaslarına hız kesmeden devam eden davutoğlu suudi arabistan’a geçerek, arap baharı’nın bölgede yarattığı hareketliliğin nabzını tutmaya devam etti. davutoğlu’nun dışişleri bakanı suud el faysal’la başbaşa gerçekleştirdiği görüşmede arap dünyası ve bölgede yaşanan gelişmler ele alındı.
iran, 11 temmuz 2011
davutoğlu’nun kuzey afrika ve ortadoğu’yu kapsayan gezileri arasında önemli bir duraktı. görüşmelerde suriye’de yaşanan şiddet olayları gündemi oluşturdu.
cumhurbaşkanı mahmud ahmedinejad ve dışişleri bakanı ali ekber salihi ile görüşen davutoğlu, yaptığı açıklmada “suriye'deki ayaklanmalarla ilgili iran ile görüş birliğinde olduğumuz konular olduğu gibi ihtilaflar da var" dedi.
bölge ülkelerini ahşap evlere benzeten davutoğlu, “çıkan bir yangın sadece orada kalacak sanmasın, o yangın hepimizi sarar” diyerek iran yönetimine bölgede yaşanan halk ayaklanmalarına karşı kayıtsız kalmaması konusunda mesaj verdi.
Yorumlar